Bir insan bir kaplanı öldürmek istediğinde buna spor diyor, kaplan onu öldürmek istediğinde buna vahşet diyor. -Bernard Shaw |
|
||||||||||
|
Kayboluşları yırt at, parçala. Unutmalısın ayrılığımızı. Hasret bağrımızı kanatmamalı. Bir sen varsın bir de ben. Unut komutanları. Biliyorsun yarınlar güzel olacak. Askerden çıktığın gün sevinç ve özgürlük çığlıkları atıp havalara sekebileceksin, bana istediğin gibi sarılabileceksin aşkım. Kavuşacağız 362 gün sonra. Ah, nasıl uzun geliyor bana bu 362 gün ve 4 saat. Bilebilir miydim asker beklemenin bu denli zor olduğunu. Dilimdeydi askerlik lafı, gönlümde değildi inan bana. Pişman olduğunu söyledin. Ama mecburdun aşkım. Tıpkı benim burada yapayalnız kalmaya mecbur olduğum gibi. Seni bekliyorum aşkım. Sesini duyduğumda tazelenirken özlemim, acım biraz olsun diniyor. En azından sesini duydum, en azından sağlığın yerinde. Geçecek diyorum. Yorgunlukların da geçecek, keşkelerin de. 362 gün sonra KURTULDUM! diye bağıracaksın. Özgür kalacaksın artık. Allah beterinden saklasın. Saklasın, sakınsın seni. Korusun kollasın sen fark etmeden. Yüreğine aşkımın tohumlarını serpsin, söküp atsın hırçınlıklarını. Ah aşkım. Karşı koymaya bile gücün yok belki de şimdi. Kim bilir ne haldesin? Korktuğun için oluyor bunlar. Korkma ne olursun? Korkma acı çekmekten. Ben senin pişman olmandan korktum, sen orada eziyet çekmekten korkma ne olursun! Seni bekliyorum bir tanem, gözlerim yaşlı. Her gece ağlıyorum hıçkırıklar içinde. Her gece pijamana sarılıp uyuyorum. Bir gün daha geçti diyor ve ne zaman geleceğini bilmemenin huzursuzluğunu yaşıyorum. Ah bir hafta sonu gelsen. Sana doyasıya sarılabilsem. Seni görebilsem. Yatıp uyusan yanımda. Ben seni saatlerce seyretsem. İnan uyandırmaya kıyamam. Sana sarılıp kıvrılırım dibine. Sımsıkı sarılıp uyurum sonra ben de. İnan aşkım bir şey istemem bundan başka. Hafta sonu gelmen için içten içe Allah’ıma yalvarıyorum. Çünkü sensizlik çok zor. Belki geldikten sonra yaşadığım buruk sevinç her gidişinde daha da tazelenecek. Ama olsun. Sen gel, burada yat, uyu, dinlen. Sana iyi gelecek en azından. Çok korkuyorum biliyor musun, sen geldiğinde yüzünde o yorgun ve pişman ifadeyi görmekten çok korkuyorum. Dayanamam o gülen yüzünü o halde görmeye. İçim yanar, acır. Sesinden belli iİçindeki acı, gururunun incinmesii. Üzgünüm aşkım, elimde olsaydı bir saniye yanımdan ayırmazdım seni. Değil 365 gün, bir gün bile senden ayrı kalmaya dayanamadım. Geçmiyor günler artık. Zaman dondu. Geçmiyor bir türlü. Bil aşkım, sensiz yaşayamıyorum. Sensiz yaşayamıyorum…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Dervişe Kutlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |