Yanlış sayısız şekillere girebilir, doğru ise yalnız bir türlü olabilir. -Rouesseau |
|
||||||||||
|
Şehrin sabrını sınıyorsada buza kesmiş nefesin Gecenin gözleri, Şaçlarımla savrulan hasretten daha bir delici Daha bir keskin... Doğa kaybediyor ağır ağır yazdan kalma renklerini Küsülü bir sonbahara yazılıyor adlarımız Adımız; Bizi en çok acıtan yaramız Adımız; Kirli camların, sırlı buğusunda mahkum müebbete Doğanın beyaza yenik düşüp silinen renkleri gibi Sevda defterinden bizde şerha şerha siliniyoruz Siliniyoruz sırrında müebbete yazıldığımız camlardan Duvarlarına şirler kazıdığımız evlerden Ağlamaklı caddelerden Kederli şehirlerden Ve siliniyor hayat aynalara yasaklı gözlerimizden Başka başka hayatlar Gece muharebelerinde işgal ediyor uykularımızı, Camlar başka, caddeler başka, şehirler başka Esameler aynı alsada değişmiş mana, Yeni tanıştığımız yada ezelden varolan Ancak bizim yani farkına vardığımız dudaklarda... Takvimlerin çıkrığında İnceldikçe inceliyor bizim için eğrilen ipler, İnmelerle tutuk ellerimizi sarmaya muktedir değil. İpler gibi dağılıyor ellerimizde seneler... Yol türkülerinin yerine yakılıyor ağıtlar İçimizdeki kız çocuğunun gözleri, Kapanıyor kırmızı papuçlarla müsemma bayramlara. Sokaktaki yabancı sızıyor evlerimize, odalarımıza Bununla yetinmeyip, Hayallerimize aşkımıza ortak çıkıyor Diz çöküyor sevda yoksulu sofralarımıza Mayalıyor içimizin fırtınalı sularında yabanlığı Daha anlamlandıramadan olan biteni Sokaktaki yabancı içimizdeki yabancı oluveriyor... İçimdeki yabanlığı mayalayan sokaktaki yabancı, Şehirler yağıyor içime, Trenler çığlıklarını içime kusuyor, Vapurlar söndürüyor tüm ışıklarını gözlerimde Yüreğimde İnfilak edecek şafak kolluyor şehzede gülleri, İçimdeki yabanlığı mayalayan sokaktaki yabancı, Artık bitirmelisin bu amansız muhasarayı... Kanatsız kırlangıçların incinmiş bileklerinde vuslat muştuları salmak için şehirlerce çok geç kaldın,hırpalama daha fazla dikeninden muzdarip gövdemi..Ben karış karış bilirim bu şehirleri, kalmadı kök salabileceğin bir avuç toprak parçası dahi....
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © BURCU İNCESU, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |