Bir kimse, neden oltasını, içinde tek bir balık olmadığını bildiği bir göle sarkıtır? -Adalet Ağaoğlu |
|
||||||||||
|
Bizim mahallenin gül gibi kızları vardı, Usulca uzatırdı başını pencereden Onca güzelliğiyle bir kızıl gonca, Bir diğerinde beyaz bir yediveren , Elif parmaklarıyla pencereyi açar, Bir bardak su dökerdi gülün dibine, Sonra kapatırdı pencereyi, Gül gider, renk uçar, Kokusu sokağı dolaşırdı saatlerce. Sonra sonra kuşluk vaktine doğru En mahmuru kalkardı güllerin, Açılırdı gonca gonca, Bir gonca nasıl açarsa, Öyle açardı perdeleri. Bir başkası, sarı safran misali, Altın bir kadeh olurdu ayışığında, Açtı mı seher vakti güneşten önce, Onunla ışırdı cümle evler, yürekler. ... Bizim mahallenin kızları gül gibiydi !
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Gürcan Erbaş, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |