"Yumuþak olma ezilirsin, sert olma kýrýlýrsýn." -Victor Hugo |
![]() |
|
||||||||||
|
![]() Boþ bir cüzdan kadar fakir, kevgir delikleri kadar da sýzdýrýr olmalý kirpikler ! paketinde kalan son dal sigarayý içememe sabrý nasýlsa, bir anlýk da olsa kendine gecenin muhteþem Hitler’i diyebilmeli. Kýyabilmeli içinde beslediði kendinden türemeyen soylara..ve ateþ yakmalý bodur bir mum tepesinde..alýþabilmeli küçük alevlerin nasýl da kocaman gölgelere dönüþtüðüne. … þöyle kýyýsýný köþeni arayýp, bulup bir þeyler çýkardýðý ve onlarý güzelce kotarýp masaya yatýrdýðý / bazý akþamlarý..! olabilmeli insanýn. ….pek aklý ermese de içinin kývrýlmýþ diz kapaklarýna yaslanan yüzünü þamarlayýp, sonra da dönüp aynaya bakabilmeli !! Benim de oldu böyle akþamlarým../ ben de geceyi býçakladým ve ben de denize en az senin kadar yakýným..! ve biliyorum mavi özgürlüktür, okyanuslar kadar! Sevdanýn ve aþkýn bir çiklet çiðneme süresi kadar olan anlamýnýn da kapýmý çaldýðý iþte o akþamlardan birindeyim..!..ilim öðrenmenin yolunun okumak, çalýþmak, sabretmek, araþtýrmak olduðunu biliyorum artýk. Sevmenin de ilim olduðunu düþünüyorum..! baba veya anne olunca insan çocuðunun gözlerinde okuyor bu gerçeði. En az onlar kadar güzel bakabilmeliyiz, onlar kadar yerimizden fýrlayýp asýlý kalabilmeliyiz bir gerdan da, sýnýflandýrmadan çoðul yaþayabilmektir sevda ve fenomen bir yapýda eðreti duran yalnýzlýk olmamalý…en az bir atýn yelesi kadar dalgalanan, yine yeniden filizlenebilen bahar dalý olabilmeli. Geriye bakabilme cesaretidir ileriyi görebilmenin bilgeliði. Geçmiþimizde gördüðümüz ufak kýrýntýlar kadar geleceðimizdeki kocaman kayalarý da görme yetisidir, yaþama dair, aþk ve sevdaya dair kelimeleri yan yana getirip þiirsel bir notanýn koynunda uyuma gerçeði. Aslýnda anlama isteðimize yaklaþan belirgin bir fýrtýnanýn habercisidir, bildiklerimizin beynimizde yaptýðý dar alandaki kýsa paslaþmalar.Firara yeltenen asýl gerçeklerimizi bir kaçak olarak ortalýkta dolaþtýrmama baskýsýdýr duygularýmýza uyguladýðýmýz sýký yönetim. Korku, kör bir kurþunun deðeceði yerin neresi olduðunu düþünmek deðil, hangi namludan çýktýðýný öðrenebilmektir ve bu korkudan peydahlanan gerçek yanýmýzýn isyaný, asileþmesi, bedenimize hükmedercesine aleni yangýnlar çýkarmasý, el ayak titremelerinin baþ edebileceði tepkimeler deðildir. Yanlýþ görüntüler oturmuþ olabilir retinamýza. Pusulasýz gemileri kývrýlan bir rotadan sakin limanlara yanaþtýrmak, dalga sýrtýnda ne kadar sürüklendiðinizi hesaplamaktan geçer. Akýntýlara karþý kürek çekmek ise karaya oturacaðýz zamaný geciktiren boþ bir uðraþtýr. Hayatýn her karesinde olduðu gibi, rüzgarý iyi kullanma sadece yel deðirmenlerini döndürmeye yaramýyor. Bazen saçlarýnýza da hak ettiði onuru yaþatmalýsýnýz. Yaþamýn içinde saklý giz, sabun köpüklerinde dans eden ýþýk huzmeleri kadar canlý ve bir o kadar da kýsa sürelidir. Bundan alacaðýnýz tat, yanaþtýðýnýz limanda ayaðýnýzý atar atmaz elinizi tutan bir ikinci elin sýcaklýðýný hissettiðiniz süreye denktir. Asýl meziyet, o limandan kimlerin geçip gittiðini sorgulamak deðil, o an kimin elini tuttuðunuzdur. Hayat artý ve eksilerin amansýz savaþýdýr!! Bazý akþamlarý olmalý insanýn!! Gün dudaklarýný devirmeden geceye, minarelerden duyulan notalý sözleri insan yanýna söylediði þarkýlara aliterasyon yaparak, var olma sebebini ve var olmasýnýn sýrtýna yüklediði sorululuklarý, yaratýlýþ gerçeðine ters düþen aynalardaki görüntüleri, sevme ile imanýn aslýnda ayný þey olduðunu, maddesel inançlarýn insanoðlunu sürüklediði boþluðu ve tamahkar dürtülerin utanç verici aldatýþlara yazdýðý senaryolarý düþünebilmeli. Ancak seven bir insanýn itikadýnýn belli bir anlamla örtüþebileceðini, sevilenin ise sadece nasiplenebileceðini benimsemeli. Böylece yýllarýn pýrasa yapraðýna benzemediðini anlayabilir, yaþamla olan kavgamýzda orta yol bulabilir, akþamlarýn sadece uyumak için olmadýðý gerçeðini de kavramýþ oluruz….zamanýn kalbinin bizden daha hýzlý attýðýný unutmadan ama!!! Sorgulayýcý yanýmýzý her alanda kullanmak yaþamý anlamlý kýlan en doðal davranýþtýr. Tek taraflý bir bencilliðe düþmeden kendimizi de sorgulama, davranýþ kritiðimizi kontrol altýnda tutmanýn saðlamasýdýr. Evindeki çiçeklere su verip bahçeye çöp atmak / elde edebildiklerimizi sevme anlamýna gelen hayli egoist ve kendiyle barýþýk olmayan insanlarýn yapabileceði basit hatalardan biridir. Unutmayýn ki piþmanlýklarda bu basit hatalarýn toplamýný oluþturan þeceredir. Ýnsan ömrünün tamamý yüreðindeki kalýba dökülmüþtür. Yüzünüzdeki tebessüm, bakýþlarýnýzdaki þefkat, acýma, merhamet ve sevebilme hislerinin beslendiði en önemli nehir yüreðinizdir. Damarlarýnýza pompalanan kanda ki asil yaratýlýþ genleri, beyninize düþünce, kulaklarýnýza duyma, bilincinize anlama, burnunuza algýlama, gözlerinize görme, ellerinize dokunma yetisi aþýlar. Çocuðunuza sarýldýðýnýzda kendi kokunuzu ve sevdiðinize sarýldýðýnýzda da ayný kokuyu duyuyorsanýz, ne kadar büyük bir hazla içinize çekiyorsanýz iþte o kadar insansýnýz. Ýnsan ömründeki duraklar bir otobüs yolculuðundaki molalara benzemez. Her yolcu her molada daha dingin çýkarken yolculuða, her insan her durakta daha yorgundur. Bu yorgunluðun adýný ne koyarsanýz koyun ama asla bir baþka durakta bekleyene yüklenecek sorumluluk deðildir…veya hayýflanacak, umutla yol bekleyen özlemin, hasretin, gözlerine çekilecek bir perde hiç deðildir. Sevmenin bütün bir hayatý temsil ettiði yolda, ardýmýzda býraktýðýmýz duraklara takýlmadan bir sonra ki duraða zamanýnda yetiþebilme maratonudur hayat…ki finali meçhul, belki hemen, belki yarýn, belki de hiç!! Yani her yorgun düþtüðümüzde ‘’boþ ver’’ kelimesini umarsýzca savurduðumuz, kendimizden kaçýþ yöntemi kadar da boþ deðildir hayat../ iki ayak üstünde duran, düþünebilen, anlayan, anlatan, yorumlayan, sorgulayan, gören yaratýklar için, kendi ‘’boþ’’ luðunu ortaya döken talihsiz bir söylemdir aslýnda!! Yaþam ve gerçekler boþ deðil, boþ olan bu söylemi diline yakýþtýran beyinlerdir !! her dilde, dinde, renkte ve her alanda hayat, baþaracaðým diyenlerin yanýnda, ‘’ama’’ ve ‘’acaba’’ ikilemleriyle boðuþanlarýn çok uzaðýndadýr. Onurlu yaþamak ve bu yaþamýn içine asil bir tek sevda sýðdýrmak, beyaz gelinliðe baðlanmýþ kýrmýzý kuþaðýn manasýna denktir. Ýnsan döþüne inen her yumruk kalbin daha hýzlý atmasýný saðlar../ o zaman durmak niye..kalp atýþlarýmýza ayak uydurmak koþmamýz gerektiðinin bir iþareti deðil midir? Unutmayýn yürüyen hiçbir yarýþý kazanamaz!! Mutlaka bir koþan vardýr!
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
![]() | Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2023 | © Levent Saral, 2023
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |