Sevgi sabırlı ve yürektendir, sevgi kıskanç ve övüngen değildir. -İncil
 |
|
 |
|
|
||||||||||
|
Ağır, iç sıkan bir hava var dışarıda. Belki yağmur yağar. Her yer yüksek binalarla kuşatılmış, gökyüzü görünmüyor. Havadaki bunaltan kasvetin bir kısmı bu yüzden. Ben de o binaların birinde oturuyorum, gökyüzünü görebilmem için balkona çıkmam gerek. İçimin sıkıntısı havadan değil ve ben bunu kendime yüksek ses ile söyleyemedim. Odanın içinde gezinip duruyorum. Önce bakışlarımla dolanıyorum, sonra duvardan duvara volta atıyorum. Tam sekiz adım. Sekiz ileri, sekiz geri. İçimden bilmediğim bir şarkının melodisini mırıldanıyorum, kelimeleri, nakaratı olmayan... Pencerenin bir kanadını açıp pervazın ucuna ilişiyorum. Gözlerim kapalı. Rüzgarın yüzüme gelmesini bekliyorum. Bekliyorum. Ağır, çok ağır bu şehrin havası, rüzgar burayı terketmiş... Sol ayağımı kaldırıp pencere kenarına dayadım, diğer ayağım ile vücudumu yavaşça yukarıya çektim. Karşımda yüzlerce gözü olan gökdelenler, aşağıda dipsiz uçurum. İki kolumu olabildiğince açtım, kanat misali, sonra kendimi o anlamsız boşluğa bırakıverdim. Rüzgarı yüzümde hissettim, saçlarım uçuştu. Gökyüzünden yere doğru hızla düşen bir kuş olduğumu düşündüm. Yere çarpmadan tekrar yükselebilirim. Yapabilirim... Yukarıya baktım, bulutlar gittikçe uzaklaşmaktaydılar. Aşağıya baktım, gri belirsizlik bana doğru yaklaşmakta. Yükseklere uçmalıyım... Gözlerim sımsıkı yumulu. Rüzgar yüzümde. Düşüyorum. Gözlerimde bir çocuğun gözyaşları. Kollarım birer kanat... İçime rüzgarı alıp yükseliyorum, bulutlara dokunacak kadar yükseliyorum. Yüzlerce pencere resmimi çiziyor. Yüzlerce pencerede kendimi görüyorum. Saçlarımın arasında dolaşıyor rüzgarın elleri, bulutlar ise bedenimi gıdıklayan köpük köpük birer dalga. Hala yükseliyorum, yükseliyorum... Birden, ağırlıksız olmasa da, belki tüy kadar hafif olduğumu fark ettim. Durdum. Olduğum yerde durup kaldım. Tekrar o kelimeleri olmayan şarkıyı mırıldandığımı duydum. Bu sefer içimden değil, gerçekten duydum. Gözlerimde bir çocuğun gülümsemesi... Burada kalabilirim. eylül
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Anasayfa
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © eylül, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |