Ömür dediğin merdiven, bilinmez kaç basamak.
Kimine zevk u safa kimine çiledir çıkmak.
Alır götürür ömürden, koparılan her yaprak.
Takvimlerde misafir, sinede can yaşamak.
Su tutuşur, güneş üşür, teneşir bizi bekler.
Ağır aksak zamanlarda yorulan yürek tekler.
Bülbül çağlar, gül ağlar gidenlerin ardından.
Haberi yok kimsenin yolcunun muradından.
Rengi atar yaprağın, insanın solar yüzü.
Hece taşı özetler üç günlük öykümüzü.
Geçmez hükmün at yelesi, ışık hızı zamana.
Elde tespih, dilde virt sal sedayı asumana.
Ankara,14.04.2008 İbrahim KİLİK