Aşk...

Tarifsizliğini tarif etmeye çalıştığımız aşk...

yazı resim

Aşk...Biçare yüreğimin yegane fırtınası...
Hani şu kuşların bile kaçtığı kadar sert olan,
Sonunda kırık dökük binalar bırakan...

Tüm hayaller onunla gerçekleşir; canan,
Ve tüm hayal kırıklıkları...
Gözümden akan gözyaşları gibidir sevda,
Aşkın zerafetiyle yanan...
Çare bilmeden çöllerde yol alan...

Gökteki yıldızları bilir misin ?
Hani şu bir araya gelip ayı kıskanan...
İşte sen o gökteki ay gibisin
Yüreğimi yerinden oynatan...

Sen takvim yaprakları gibiydin
Hiç bitmeyecekmiş gibi başlayan...
Ve ardına bile bakmadan sessizce dökülen,
Kınından çekilmiş kılıç gibi,geri dönmeyen...

Kendini bir de benim yerime koy,
Geç aynanın karşısına ve kendinle yüzleş...
Gör bakalım ardında bıraktığın harabeyi,
Gör sevgi ve nefretimin ikilemini...

Bir yalan bul ve saklan ardına
Sonra da seyret oradan beni...
Zavallı kalbimin nafile bekleyişini;
Acı,hasret ve elemini...

Bu haykırışlar çaresiz bir aşıktan...
Şafakta bile güneşsiz kalan,
Ruhu karanlığa mahkum bir çocuktan...
Sıra bana geldi sanırım;
Nokta koyma vakti o tarifsiz aşka...

Aşk...Sonu gelmez bir rüyaydı gördüğüm...
Aşk...Yalancı bir sahneydi öldüğüm...

Başa Dön