Özgürlük sevdası insanın başkalarına duyduğu sevgidir; güç sevdası insanın kendine duyduğu sevgidir. -Hazlitt |
|
||||||||||
|
Sıradanlıklar içinde yaşanılan bir hayatta sanki kurulmuş programlanmış bir robot gibi yaşarken, hayat etrafımızdan geçip gidiyorken ve biz bunu ıskalarken, neden bir saniye bir dakika durup kendimize bakmıyoruz, etrafımıza bakmıyoruz. Yaşadıklarımızın bizlerde yarattığı duyguyu farketmeye çalışmıyoruz. Hissetmek herşeyi her güzelliği o an, o saniye hissedebilmek... Acıyı, tatlıyı, gülümsemeyi, kızgınlığı, mutluluğu, mutsuzluğu, sevinçlerimizi paylaştığımız gibi üzüntülerimizi de paylaşmayı, paylaşabilmeyi, insanları tanımayı, onlara zaman ayırmayı, canlıları yaradanın yarattığı tüm canlıları ve diğer yaradılanları görmemezlikten geliyoruz. Yaradılan bir varlığın neden yaratılabilmiş olabileceğini ve o yaradılanın evrende ne gibi bir boşluğu doldurduğunu, onun da hesaplanan bir düzen içinde mutlak varolması gerektiğini farkedemiyoruz. Kelebeğin bile kanat çırpışıyla atmosferdeki düzenin zaman içinde dalga dalga yayılarak, birbirine bağlı zincirler gibi Kaos etkisi yapabileceğini farketmiyoruz. Dünya insanlıktan önce de vardı ve olmaya da devam edecek. Kim bilebilir ki sonzuluğun gücünün neler olabileceğini. Hangi akıl, hangi bilim sonsuzluğun hesabını yapabilir, varsayımlarla yapılan hesaplamalar ezelden beridir var olan ve ebediyete kadar da varolacak bir gücün karşısında doğruluğunu ispatlayabilir. Sıradanlıkla yaşanılan bir dünya da sıradanlık içinde olmayan her bir yaradılmışın evrende varolmasının sebebi varken, biz insanların evrendeki görevlerimizin yemek, içmek, rahat bir hayat, sadece kendi mutluluğu için, bulunduğu dairenin içinde yaşayarak başka dairedeki yaşayanların farkında olmamak. Kendi dairesinde yaptığı etkilerin zaman içinde dağılarak yıllar yıllar sonra etkilerin oluşumunun sonuçlarını farklılaştıracağı , eğer bu etkinin başlangıç noktasında sevgi yoksa bunun sonuçlarının neler olabileceğini farkedebilmek. Sevgi varoldukça insanlıkta varolacaktır. Sevginin bittiği anda insanların yapabilecekleri tek şey kötülük olacaktır ve kötülüğün de evrende yeri olmamalıdır. Tek bir seven temiz yürek, evrenin gücü olabilir, tek bir sevgi tüm dünyayı tüm insanlığı değiştirebilir... Rüzgarın önünde sürüklenen yaprak gibi olmaktansa, rüzgarın önünde dimdik duran, kökleri güçlü bir ağaç olabilmek. Dalları yaprakları gökyüzüne uzanırken , sonbahar geldiğinde yaprakları kurusa da kış geldiğinde dallarında tek bir yaprak kalmasa bile, bahar geldiğinde yeniden, yine çiçekler çıkacak, yapraklar yeşerecek ve dallar yeşillenecektir. Her an yaşanılan bu olayın sonunun olmadığı gibi, üzüntüler dertlerde her an hayatımızda olacaktır. Önemli olan ise yine yeniden baharın geleceğini, ağacın kökünden aldığı güç gibi bizlerde yüreklerimizde ki sevginin gücü ile yine yeniden yeşerecek ve güneşin ışıklarıyla sevginin gücüyle etrafımıza neşe katacak, tüm dünyayı yüreği sevgi dolu olan, tek bir fert bile güzelleştirebilecektir.. Hülya Akyıldız
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hülya Akyıldız, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |