"...Ve hepimiz az ya da çok rüyacý deðil miyiz!" -Dostoyevski |
|
||||||||||
|
Salona girdiðimiz anda hayalimizde canlandýrdýðýmýz festival ile bu festivalin uyuþmadýðý fark etmiþ, ancak geri adým da atamamýþ, az biraz korku, az biraz heyecan ile olan biteni ve “Kýrmýzý Karanfil”in anlamýný çözmeye çalýþmýþtýk… Saatler ilerledikçe tedirginliðimiz eksilmiþ, Sakibe Abla’nýn “Ah be Gülgün, hep senin yüzünden” demeleri azalmýþ, ortama pek uymayan þýk þýkýdým giysilerimizle gözleri az biraz rahatsýz etsek bile, yan tarafta oturanlarla saatler içinde tanýþ bile olmuþ, yüreklerimiz coþmuþtu! Yýllar içinde pek çok espriye, gülüþmeye neden olmuþtu aile içinde… …… Kýmýzý karanfilin anlamýný en iyi ben çözmüþtüm sanýrým yine de kendi içimizde: Özgürlüðü sembolize ediyordu kýrmýzý karanfil! …… Kadýnlar gününde en çok armaðan edilen çiçek olmasý, bu sembolden mi kaynaklanýr, ucuzluðundan mý tam bilemedim ancak ilk þýkkýn geçerli olmasýný hep içimden istedim… …… Kan kýrmýzýsý karanfiller en çok kadýnlara yakýþýr! Kýz çocuklar kan ile ergen olur, þanslý olanlarýn aileleri hazýrlamýþlardýr, hem pedlerini hem de kýzlarýn kendilerini… Kýzlar kan ile kadýn olur, bazý coðrafyalarda pembe renkli bu kan kýpkýzýl renge bulanýr, cansýz bedenlerin bedelidir, namus denir adýna! Doðum kanlýdýr, sancýsýnýn yanýnda, sahi neden kýrmýzý kurdele takarlar loðusa kadýnlarýn saçýna? …… Bazý kýzlar þanslýdýr, pedleri hazýrdýr, bazý kýzlar regl olduðunda ölüyor olduðunu sanýrlar! Korkarlar! Ýlk kime söylerlerse, anne mi olur, abla mý, “Þiþþþtttt… Sus, duymasýn kimse, al þu çaputu, kirlenmiþsin sen!” Kirlenmek!... Bazý toplumlarda adý budur! Ne kötü bir terim! Bazý toplumlarda regl denir, baba da bunu bilir, üstelik ayýp da deðildir… Öyle normal, öyle doðal, hatta sevinilir, hormonsal bir problemi yok þükür ki! Öbür toplumun babasý da biliyordur elbette kirlenmek ne demektir, gelin görün ki o baba bunu bilmek istememektedir… Kirlenemez bir babayiðit babanýn kýzý! Göðüsleri de çýkamaz, çýkarsalar inatla, tülbentle sarýlalar, analar önayak olur genelde, bir kadýn doðurduðu kýzýna, erkek baskýsý olmasa, nasýl yapar? Onun da çýkmadý mý göðüsleri, çýkarken acýmadý mý ki? …… Kadýnlar gününe en çok kýrmýzý karanfil yakýþýr! …… Kadýný özgür olan toplumun erkeði de özgürdür, özgür aþklar sevgiye kolay dönüþür, yetiþtirilen nesiller sevgiyle büyür… Sevgiyle büyüyen nesillerin düþünceleri özgürdür, özgür beyinler çözümler üretir, iþinde baþarýlýdýr, buluþlara imza atar! Çocuklar gereksiz yere korkmaz! Utanmaz… Hapsolmaz! …… Birer kýrmýzý karanfil, kadýnlara… Bir gün, hangi kýzýllýklara yeter? …… Kadýnýn incesi, narini, seveceni… Güzeli, güler yüzlüsü, kibarý… Sevgiyle bakaný… Az biraz nazlýsý, az biraz cilvelisi… Edalýsý… Piþirdiði yenir, diktiði giyilir, yýkadýðý mis gibi kokaný… Eþ, ana, yatakta yosma olaný sevilir… Sevilir de, hangisine izin verilir? Ne baba, ne koca, ne de oðul… Kadýnýn tek istediði, oysa, özgür iradesiyle, bünyesinde barýndýrdýðý tüm bu özellikleri yaþayýp, sevdiði insanlarla paylaþmasýdýr! Ah… Kýrmýzý karanfiller sunulsa! …… Birer kýrmýzý karanfil sunuyorum, dünya kadýnlarýna, kan kýrmýzýlarýný ayýrýyorum, onlar kadýnlýklarýndan utandýrýlan, ikinci sýnýf insan muamelesi gören, dayak atýlabilirlikleri surelerle onaylanan, recm ile cezalandýrýlan, çaput ile utançla regl olduðunu saklamak, Ramazan’da aile erkekleri anlamasýn diye oruç tutuyormuþ gibi yapmak zorunda kalanlara… …… Bir de… Bir buçuk yaþýnda kadýnlýðý ve ölümü ayný anda deneyimleyen bebeðe, üç, beþ, sekiz, on yaþlarýnda kadýn olup, kadýn yapan ya da dünyaya getirenleri tarafýndan kaný ile temizlenen melek kadýnlara, yetmiþ yaþýnda göðüsleri sarkmýþ, yüzü buruþmuþ olup da, yirmi yaþýndaki bir erkeðin hormon sýkýntýsý yüzünden kana bulanmýþ ninelere, “Güldünya” adý altýnda topladýðýmýz nice gül yüzlü, gül memeli, ipek saçlý ergen kadýn meleklere… Henüz melek olmamýþ, gününü bekleyenlere… Kandan kýrmýzý karanfiller uçuruyorum birer birer… Dokunsun yüreklerine… Ýpekler gibi… Bilir misiniz, kadýnlar ipekleri neden pek sever, öyle yumuþak dokunur ki ipek vücuda, o dokunuþ ruhuna iþler… Gülgün Karaoðlu Mart,07/09
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Gülgün Karaoðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |