ÝSRAÝL'DE DEMOKRASÝ
Ýsrail sýk sýk seçim yapýlan demokratik, çok partili ülkelerden biridir. Nüfusun %80i Yahudi,%20si Filistinli Araplardan oluþur. Ýsrail'de Ýsrail vatandaþý olarak yerleþik 1.200.000 Filistinli Arap vardýr. Bunlarýn %83 Müslüman, % 8.5 Hristiyan, % 8.3ü Dürzü'dür. Müslüman Araplar için Ýsrail ordusunda askerlik yapmak "zorunlu" deðildir. Ama isteyen "gönüllü" olarak orduya katýlabilir.

Araplarýn seçimlere katýlmasý, oy vermesi, parti kurmasý tamamen serbesttir. Ancak, Arap partilerin seçimlere katýlmasý ve meclise girmeleri çeþitli yaptýrým ve gerekçelerle þu veya bu þekilde engellenir.

2009 seçimlerinde "Ýsrail Merkez Seçim Komitesi" üç Arap partisinden ikisinin seçime girmesini Ýsrail devletinin bölünmez bütünlüðüne aykýrý söylemlerde bulunduklarý gerekçesiyle yasaklamýþtýr. Seçimlerden sonra "Ýsrail Yüksek Mahkemesi" bu yasaðý iptal etmiþtir. Ancak, gelecek seçimlerde Arap partilerinin seçime katýlmalarý yine çeþitli gerekçelerle engellenebilecek ve demokratik düzen sürdürülecektir.

120 milletvekilinden oluþan Ýsrail meclisinde 2009 itibarile Yahudi olmayan 12 milletvekili vardýr. Bu sayýnýn artmamasýna özen gösterilir. Meclisin Ýbranice adý "tapýnak" anlamýna gelen "Knesset"dir. Yani Yahudiler Meclislerini kutsal bir tapýnak gibi görüyorlar. Biz ise meclis tavanýna çið köfte yapýþtýrýyoruz !

PEKÝ NÝYE ABD VE ÝSRAÝL BÖYLE DAVRANIYOR?

Çünkü herkes ve özellikle Ýsrailli siyasetçiler çok iyi biliyor ki bir ulus için "demokrasi, özgürlük, eþitlik, kardeþlik" gibi kavramlardan çok daha deðerli, yaþamsal kavramlar ve ilkeler vardýr. Bunlar ülke bütünlüðü, ulusun varolmasý, sýnýrlarýn korunmasý, vatan, toprak gibi kavramlardýr. ABD dahil dünyanýn her yerinde demokrasi bu þekilde "uygulanýr". Hiç bir ülke kendi ulusal güvenliði için tehdit unsuru oluþturacak ögeleri, virüsleri desteklemez, beslemez, kendi içinde barýndýrmaz. Onlarý yok edemese bile "etkisiz" hale getirir.

Ýsrail "açýlým" yapmasýný bilmiyor mu? Niye Ýsrail "Arap Açýlýmý" yapmýyor? "Böyle demokrasi olur mu?" diyebilirsiniz. Ne derseniz deyin, bugün Ýsrail dünyanýn en baþarýlý, en zengin, en etkin ülkelerinden biri ve mini bir süper güçtür.

JLTV ÝLE TV-6
"Hotbird" uydusundan 2009 yýlýnda yayýna baþlayan JLTV (Jewish Life TV, Yahudi Yaþamý TV) isimli televizyon kanalý, Ýsrail kurulduðundan bu yana Arap devletleri ve Ýslami terör örgütlerine karþý yapýlan savaþlarda gösterilen baþarýlarý, kahramanlýklarý, Ýsrailli yerleþimcilerin hükümete direniþlerini, kadýn ve erkek askerlerin anýlarýný, gazi ve sakat kalanlarýn sivil yaþamdaki sýkýntýlarý dile getiren program ve yayýnlar yapýyor. Askerlere, gazilere ve þehitlere büyük saygý ve sevgi gösteriliyor, gençler bu bilinçle eðitiliyor.

Bizde ise, þehitlerimizden "kelle", bölücülerden "sayýn" diye söz ediliyor; gencecik askerlerimiz bol keseden þehit olurken kodamanlarýn oðullarý göstermelik askerlik yapýyor, düzmece raporlarla askerden muaf tutuluyor; ülkesi için kanýný döken, teröre karþý savaþan kahraman generallerimiz, subaylarýmýz aþaðýlanýyor, yargýlanýyor, iftiralara uðruyor, cezaevlerinde, hastane köþelerinde ölmelerine, intihar etmelerine neden olunuyor; bölücülüðü daha da azdýracak etnik dilde yayýn yapan TV istasyonlarý devlet tarafýndan iftiharla devreye sokuluyor, üniversitelerde Kürt dili bölümleri açýlýyor; yurtsever bilim adamlarý, hukukçular, akademisyenler ve aydýnlar sindiriliyor; bu da yetmiyor Türk siyasetçiler bölücülerin TV kanallarýnda görüþ beyan ediyor.

Ülke, Osmanlý Devleti'nin son günlerinden daha beter ve acýnacak bir duruma düþmüþ ve düþmeye devam etmektedir. Bu þekilde paldýr küldür sözde "demokratik açýlýma" gidiþin sonu uçurum ve büyük bir felakettir. Ancak, Türkiye'nin baþýna bu etnik belayý saran çevreler þunu bilsin ki bu kapan er veya geç sahiplerini de yiyecektir.

Ýþgal ordularýný Ýstanbul ve Ýzmir'de alkýþlar ve bayraklarla karþýlayanlar ekmeðini yedikleri bu ülkeye karþý ne kadar feci bir yanlýþlýk yaptýklarýný nasýl ki çok sonra fark edip ama nasýl ki bunun bedelini çok aðýr bir þekilde ödedilerse Türkiye için kurulan bu tuzak da küresel avcýlara ve onlarýn yardakçýlarýna ayak baðý olacaktýr. Kurt kapaný kurtlar için ise, o halde, Türkiye'ye kurulmuþ olan "Kürt kapaný" da en öncelikle Kürtler için bir tuzak olacak, ava giderken avlanacaklardýr.

Osmanlý Devleti'nin tepe yönetimi ve Osmanlý hanedaný arkalarýnda mahvolmuþ bir ülke ve milleti kendi makus talihiyle baþ baþa býrakarak, kimileri Alman denizaltýlarý, kimileri de Ýngiliz savaþ gemileriyle bu topraklarý onursuzca terk ettiler, yabancý ülkelere sýðýndýlar. Osmanlý ile birlikte savaþtan maðlup çýkan diðer ülkelerin devlet adamlarýnýn hiçbiri ülkelerinden kaçmadý, kendi ülkelerinin yazgýsýný kendi halklarýyla hayatlarý pahasýna bile olsa paylaþtýlar. Ülkesinin baþtan baþa mahvolmasýna yol açan ve aðýr bir yenilgiye uðrayan Hitler bile onlar gibi kaçýp yabancý bir ülkeye sýðýnmadý.

Bakalým Türkiye Cumhuriyeti'ni bu hale düþürenleri almaya hangi devletlerin filolarý gelecek ? Tek bir gemiye sýðamayacaklarý kesin !