Yazar yazý yazmayý baþka insanlara göre daha zor yapan insandýr. -Thomas Mann |
|
||||||||||
|
Devrim olunca bunlarýn hepsi bitti. Sovyet Rusya savaþtan çekilince Osmanlý ordusu ta Kafkasya’ya kadar ilerledi. Eski Osmanlý topraklarýný yeniden iþgal etti. Ýngiliz ve Fransýzlar Çanakale’den geçememiþlerdi. Bulgaristan bizimle müttefik olarak savaþa katýlmýþtý. Almanlar ve Bulgarlar iki yandan Sýrbistan’ý ezerek Almanya Osmanlý arasýný baðlamýþlardý. Artýk karayoluyla cephane gelebiliyor, Almanya’ya da yiyecek gidebiliyordu. Gerçi son zamanlarda ekmek yerine süpürge otunun tohumlarý yeniyordu, 14-15 yaþýnda çocuklar askere alýnýyordu ama bir umudumuz vardý yine de. Tek cephe güney cephesiydi. Toprak kaybediyorduk ama orada savaþ diþe diþ devam ediyordu. Kaybedilen, Araplarýn ihanetiyle bize hiçbir yararý olmayan Arabistan çölleriydi. (Petrolden o güne kadar bir yarar saðlamamýþtýk zaten) Anadolu’ya girmemiþlerdi. Kuzey’de ise ortaðýmýz Almanlarýn artýk çarpýþma olmayan Doðu cephesinden ordularýný çekip Fransa ve Ýngiltere üstüne yüklenmeleri bekleniyordu. Ýþler iyi olmasa da iyiye gidecek gibi görünüyordu. Gerçi Çanakkale’de Nusrat’ýn döktüðü 26 mayýna ve 11 mayýn sýrasýna karþýlýk Ýngilizler adalarýnýn çevresine ve Alman denizaltýlarýnýn çýkýþ noktalarýna yaklaþýk 9 milyon mayýn dökmüþtü ama Alman denizaltýlarý Ýngiltere’nin canýna okuyordu. Bütün adayý kuþatmýþ yýlda 600 bin ton ve daha çok gemi batýrma kapasitesi ile Ýngilizleri adaya hapsetmek üzereydi. Alman ordularý Fransa karþýsýnda siperlerdeydi. Sonra ne olduysa Almanlar birdenbire teslim oldular. Bu onlar için de bizim için de her þeyin sonu demekti. Sonra Avusturya, Bulgaristan da ve son olarak biz teslim olduk. Sebep devrimin Almanya’ya sýçramasýydý. Atatürk’ün ordu ile ilgili ilkesini bilirsiniz. Ordu ne olursa olsun siyasete girmeyecek, bulaþmayacak. Bir ülkenin denizcileri karacýlarýndan korkarsa, denizaltýcýlar deniz üstü savaþ gemilerinden korkarsa, savaþýn tam oratasýnda makineli tüfek erleri kendi subaylarýna ateþ açarsa o ordudan baþarýlý olmasý nasýl beklenir? Almanya’da bunlar oldu. Sosyalistler hükümeti devirdiler. Padiþah’ýn Almanya’daki karþýtý Kayzer iktidardan çekildi. Doðu ordusu Otto Hersing’in deyiþiyle Bolþevikleþti. Yeni kurulan hükümet barýþ istedi ve Almanya teslim oldu. Yüzbaþý Otto Hersing U21 Denizaltýsýnýn kaptanýydý. U21 ve Kaptan savaþta Çanakkale’ye gelip Ýngilizlerin Triumph ve Majestic, Fransýzlarýn Carthage gemilerini batýrmýþtý. Akdeniz’de ve Baltýk denizinde de birçok gemi batýrmýþtý. Trablusgarp Savaþýndan sonra Ýtalyanlara karþý savaþan Libyalýlara yardým etmiþ, gemisinde Libya’ya cephane taþýmýþtý. 1909 Londra Uluslararasý Konvansiyonu ile yük gemileri hakkýnda barýþ sýrasýnda yapýlan anlaþmaya Ýngiltere’nin kendisi uymuyordu. Tarafsýz ülke bayraðý çekip zehirli yemekler vermek, yük gemisi gibi gösterip büyük çaplý toplarý gizlemek, sonra birden ortaya çýkarmak gibi hilelerin hepsi Ýngilizlerdeydi. Hastane gemilerini bombalamak Ýngilizlerin en sevdiði iþlerden biriydi. Almanlara da izin çýktý ve Hersing ondan sonra olabildiðince çok yük gemisi batýrdý. Savaþta çok kez zor duruma düþtü ama hepsinden kurtuldu. Hersing savaþýn sonuna doðru gerektikçe Limana döndüðünde anlam veremediði olaylarla karþýlaþtý. Alarm veriliyor, kim verdi, belli olmuyordu. Neden bilinmiyordu. Bazen, önemsiz, döneme özgü çalkantýlar olarak açýklanýyordu. Bir gün Hersing limandaki bütün denizaltýlara denize açýlma emri verdi. Sonra bir telsiz geri dönmeleri emri verdi. Döndüler. Kim verdi emri deyince kimse bilemedi. Ne yapalým deyince “istediðinizi yapýn” diye anlamsýz bir emir geldi. Tekrar denize açýlýrken 4. Alman Filosunun yanýndan geçtiler. Birbirlerine þüpheyle baktýlar. Acaba bir þey olur mu diye. Sonra duyduðuna göre Filo denizaltýlardan korkup gemileri boþaltmýþ. Kiel kentinde devrim olmuþ. Denizaltýlarý ele geçirmek üzere kamyonlarla ve makineli tüfeklerle Eckenförde’ye doðru yola çýkmýþlar. Çatýþmaya meyden vermemek için Hersing bütün denizaltýlarýn açýlmasý emrini verdi. Uzaktan kollarýnda kýrmýzý bantlar olan askerlerin kýrmýzý bezler asýlmýþ kamyonlardan makinelileri indiriþini ve denizaltýlara 4 km.den ateþ açýþlarýný gördüler. Dünya savaþýnýn tam ortasýndaydýlar. 9 Kasým 1918’de ateþkes ilan edildi. Denizaltýlarý teslim etmek üzere Kiel’e gittiler… (Lütfen geri kalanýný kitaptan takip ediniz: Çanakkale Deniz Savaþý, Otto Hersing, Türkiye Ýþ Bankasý Kültür Yayýnlarý) Sovyet devrimi önce kurtarýcýmýz sonra felaketimiz oldu. Devrim kimin iþine yaradý? Fransa’nýn, Ýngiltere’nin ve ABD’nin. Çünkü savaþtan sonra onlar güçlü çýktýlar. Almanya’nýn ve Rusya’nýn iþine yaramadýðý açýkça belli. Rusya’da devrim olmasaydý, Anadolu’nun büyük bir bölümü, ya Ermenistan’ýn ya Rusya’nýn olurdu. Ýstanbul Ýngilizlerle yaptýklarý anlaþma nedeniyle Ruslarýn olurdu. Devrimin Rusya’ya ne kadar yaradýðýný iþte þimdi görüyoruz. Adý bile geçmiyor. Moskova’da bir avuç izole olmuþ insan devrimin nostaljisini yapýyor artýk. Yalnýz burada bitmedi. Ýkinci aþamada, savaþtan sonra devrimden en karlý çýkan ülke Türkiye oldu. Kimse Mustafa Kemal’e Padiþah’ý devirdi diye kýzmasýn. Çünkü Türkiye’de durum tam tersi oldu. Mustafa Kemal savaþa girmeyelim diye yýrtýnmýþtý ama kimse onu dinlememiþti. Sonra yeni Padiþah Vahdettin çok berbat bir barýþ yaptý (Mondros). Halbuki ordu teslim olmamýþtý. Ýskenderun’da karaya çýkmak isteyen Ýngilizleri ‘çýkarsanýz üzerinize ateþ edilecek’ diye uyardý. Kurtuluþ Þavaþýna geldiðimizde teslim olan Padiþah’tý. Teslim olmayan Mustafa Kemal’di. Yani Rusya’da ve Almanya’da olan þeyin bizde tam tersi oldu. O zaman teslim olsaydýk þimdi ne kadar bir Türkiye kalýrdý bize? Acaba Türkiye kalýr mýydý? Sovyet devriminin bize yararý þöyle oldu. Onlarla yapýlan anlaþma sonucu Kuzey sýnýrlarý güvence altýna girdi. Ermeniler tepelendikten sonra Kâzým Karabekir’in komutanlýðýný yaptýðý bütün doðu gücü batýya döndü. Ruslar Kurtuluþ Savaþý zamanýnda bize silah ve cephane yönünden de çok yardým ettiler. Ýstanbul’daki cephaneyi Anadolu’ya kaçýrma konusunda, Karadeniz’in nispeten güvenli bir yer olmasý çok önemliydi. Sonra gerisi gelmedi o baþka mesele. Baþka bir yazý konusu. Almanya da þimdi AB’ye girmeyelim diye yýrtýnýyor. O da baþka bir yazý konusu. 03 Eylül 2009
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Mehmet Sinan Gür, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |