40 Yıllık Sır

OĞUZ ATAY 'ın TUTUNAMAYANLAR romanı hakkında

yazı resimYZ

Oguz Atay ın romanını bitirmek üzereyim.TUTUNAMAYANLAR.Romanın kahramanı Selim ve Turgut u kendime o kadar yakın hissettim ki.Onların sayesinde kendime dışarıdan bakabildiğim gibi başkalarına da bakabilme yeteneğini edindim.Çok sürükleyici bir kitap diyemeyeceğim içsel karmaşalar bazen öyle anlaşılmaz bir hal alıyor ki kitabı okurken oradan oraya koşan bir adam oluyor ve yoruluyorsunuz.Ama geçmişini bugüne taşımanın maliyetinin ne kadar ağır olduğunu görüyorsunuz.Yutuluyorsunuz size izin vermiyorlar.Boğuluyorsunuz.O kadar sizden birileri ki onlar o kadar benzer yanlarınız var ki hayatlarıyla inanamıyorsunuz.Aslında biraz da o yüzden kalbiniz daralıyor .Ben gerçek hayatta bu kadar şeye katlanacak gücü nasıl buluyorum diyorsunuz. İşin korkunç yanı yıllar önce yazılmış bir romanın hayatı bu kadar yakından kulağınıza fısıldaması.Bu gerçekten inanılmaz.Bu zamanda yolculuk gibi birşey.

Sonunda kitabı bitirebildim.Tutunamayanlardan olmak mı onlarsan olmamak mı istediğime karar vermek zor olacak.Her şey olması gerektiği gibi olduğu zaman mı iyi yoksa olurun dışına çıktığında reddedilmek mi?Hayatı paylaşırken derdi paylaşmak için birini aramak mı yoksa kendi içinde biriktirip boş kuyuya atıp biriktirmek mi?Düşünürken empati yapmak seni aptal yerine mi koyuyor karşındaki dağda yaşar gibi yalnız hareket edince,onu sevdiğini haykırmak isterken düşüncesizce seni üzerken onu boş yere sevdiğini düşünmek mi yoksa sevmeye devam edip etmemeye karar vermek mi

O kadar uzun bir liste çıkarmama sebep oldu ki bu kitap bunları cevapları için tekrar okumam gerekir mi yoksa daha çok soru ile mi karşılaşırım diye tereddüt etmiyor değilim?Yaklaşık 40 yıl önce yazılmış bir romanın hala içinde bu kadar çözülmemiş soru bulundurması düşünen insan için oldukça acıklı gibi geliyor bana.

Başa Dön