ISSIZ YÜREK...

Issız bir limanda yolcusunu bekleyen bir gemi gibi
Bekliyorum seni sahilde
Yüreğim gözlerine bakınıyor
Ve bedenim sıcaklığını
Yüzüme, gözüme çarpan sularda hissediyor
Saçlarının uzunluğu gibi yükseliyor dalgalar
Bedenimi ve ruhumu yutarcasına alıp götürüyor beni
Senden epeyce uzaklara
Bak şimdi ise yağmur damlaları da düşer oldu elbiseme
Yağmur taneleri düştükçe üzerime
Sanki sen de yüreğimden göçüp gidiyor gibisin
Sanki gözlerim gözlerini hiç göremeyecekmiş gibi
İşte böyle sarhoş ediyor beni bu deniz bu sahil
Bu denizde unutur oldum en büyük dertlerimi
Ama sen yokken şu anda
Neylesin deniz ikimiz için
Ne yapsın da bizi bir araya getirsin
Öyle uzaksın ki bana ve yüreğime
Şu an havanın soğukluğu bile üşütmez oldu yüreğimi
Yabancı bir mevsim ikliminde kalmışcasına
Yüreğim üşüdü dışarıda kalmış kimsesizler gibi
Kelimeler ise kifayesizce çıkmaz oldu ağzımdan
En güzel nağmeleri dökemez oldum bu soğuk gece de
Ve bu sahil, bu deniz hatırlattı bu gece seni bana
Ve ben bu gece, bu sahilde
Hayal ettim gözlerini gözlerimde
Bedenini bedenimin derininde hissettim
Garip bir kuş misali gönlüm
Uçtu uzun yolculuğuna doğru sensiz bir başına
Ve yitik ülke masallarındaki gibi
Bu gece son buldu sana olan aşkım
Ve bu kara gece de verdim sana ait olan kararımı
Tek seçenek olan ölümü seçip
Evim olan sokaklarda üzerimde sadece bir battaniyeyle birlikte
Üşüyen bedenimi ısıtmaya çalışıyordum seni hayal ederek
Ve kimselere duyarmadan yakıyordum bedenimi cehennem ateşinde
Hayallerim ise bedenim gibi bir sobada kül olup gitti bu soğuk gece de
Aynen senin beni gecenin bu soğugunda
Terk edip gidişinle kalan naciz bedenim gibi.
Ölümümün ardındaki sabahta serildi ölü bedenime gazeteler
Ve kimsesizler gibi bilinmez bir yere gömülerek
Hayat bilgisayardaki delete tuşu gibi
Sildi beni kapkara ve uğursuz bir gece de...