Bu kitap çok gerekli bir açığı dolduruyor. -Moses Hadas |
|
||||||||||
|
Yeni bir sabaha daha uyandık sessizce Bizi neyin beklediğini bilmeden Saldık kendimizi temiz sandığımız sokaklara Ama hiçbirimiz bilmiyorduk ki her gün başımıza gelecek kötü sonu Biz güzelce açsakta gözlerimizi yeni güne sabahla birlikte Ortalık zaten gözlerimiz açılmadan bozulmuş Sokakta dolaşırken hangi yöne çevirsek gözlerimizi Gördük acı da olsa günaha batanları Bir köşede kadınların çantalarını çalanları Diğer yanda birkaç kuruş daha fazla kazanmak için kul hakkı yiyenleri Başka bir yerde ise zinadan dünyayı unutan günahkarları Ayrıca bazen pahalı bir şey için Bazen de beş milyon için cana kıyanları gördük Ama hepsinden öte başımızdaki muhalefeti, iktidarı soyarken halk ne yapsın Zaten halkımız her zaman büyüklerinden gördüğünü yapmadı mı? Ama unuttuk balıkların hafızası gibi bizi soyanları Unuttuk halimize acıyacakken daha da soyanları Ama suç baştakilerde de değil onları tepeye getiren bizlerde Bizler uyurken mışıl mışıl Gözlerimizin göremeyeceği paraları kaldıranlar Şimdi dönüp de bakmıyor ki halkın çektiklerine Ama öyle bir geçiyor ki zaman bu ülkeye en çok acıları yaşatanlar Paşalar gibi yaşıyor tabi bizlerde sefil halimizle kalıyoruz sadece Her kötü gidişte bir kriz lafı çıkıyor Zenginlerin biraz parasız kaldığı anda halk soyulmuyor mu? Peki neden hep böyle niye sitem yerine hep acı figanlar atıyoruz Yok mu bu işin bir çaresi dostlar Yok mu bizi bu belalardan kurtaracak birisi Ama doğru yok bizler için kurtarıcı bu kadar soyguncu varken Yok bizler için doğacak bir güneş En iyisi daha da soyulmaktansa göçüp gitmek yalan dünyadan Gerçi bu parasızlıkta mezar taşımız bile olmadan Sadece toprağa sarılıp gideriz sessizce kimse duymadan Hiçbir zengin de hatırlamaz biz halkı arada bir gösterişli yardımdan başka Ardımızdan ise sadece birkaç damla yaş düşer yere O yaşlarda geride kalanların çaresizliğiyle silinir gider Olmayan mezar taşımda yazanlar ise Ben hiç soymadım birisini Ben hiç banka hortumlamadım Ben bir anlık zevk uğruna günaha girmedim Ben öldürmedim hiç kan akıtmadım Ama ben hor görüldüm, aşağılandım, soyanları göremedim olacak Ve bu yüzden üryan geldiğim dünyadan yediğim bir sürü kazıkla Sessizce yolumdan çıkmadan gittim hatırlanmamak için Kağıtlara yazılan gereksiz yazılar gibi Ölümle birlikte bir silgiyle silindim hafızalardan Ama fark edemedim bizi soyan ve hep soyacakları Ve temiz yüreğimle gittiğim cennette Soyup, öldüren ve her türlü günaha bulaşanların cehennemdeki yanışlarını görerek Dünyada hiç ısınmamış bedenimi günahkarların acı haykırışlarıyla ısıttım Yüzümdeki küçücük bir tebessümle baktım günahkarlara Ve sevinme sırası artık ezilenlerde diyerek Gittim beni bekleyen tanrının huzuruna Hayatta hor görülen, aşağılanan herkesin sahibi olarak…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Barış Ünlü, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |