Bilge kişi her şeye şaşan kişidir. -Andre Gide |
|
||||||||||
|
O, sosyal bir haraketin içinde çocuktur. Yüreklerimizde daima büyüyecek bir çocuk. Emeklerimizin hakkını alana dek büyüyecek bir çocuk. O, ne bir anı, ne bir mirastır. O, Milyonlarca emekçinin sesinde, nefesinde, her yeni gün yenilenen yeni bir uyanış, yeni bir günaydında, yeni bir Deniz’dir, her yeni gün alın teri ezgisinde evrimdir. Onun anlamı, mucadelesinin akışı sadece zamanın geçişiyle, meydanlara dökülüp haykırışlarla değil, toplumların değişme hızıylada bağlantılıdır. Dünyada gün geçtikçe sömürü şekilleri farklılaşmaktadır. Kapitalizmin yıkıcı etkileri altında yaşanması daha da zorlaşıyor. Modern kölelik yolunda baskılar artıyor. Son zamanlarda binlerce insanın işsiz kalışına sebebiyet veren, sözde “Ekonomik Kriz” globalleşiyor. Dil, din ırk, renk, bir çoğrafyaya bağlı olmadan yabancılaşıyoruz, bencilleşiyoruz, kültürsüzleşiyoruz, yoksullaşıyoruz, ölüyoruz. Fakat asıl sorunu, belkide Kapitalizme dur diyecek, değiştirebilecek gücün bizde, biz emekçilerde saklı olduğunu unutuyoruz. Biz neyiz, kime hizmet ediyoruz diye kendimizi sorgulamayı unutuyoruz. Tarihe açılan bu yol bizim yolumuzdur. İçinde yaşadığımız Avrupa ülkelerinde de, bizler emekçi gücün içerisinde, yeni baharlara, insanca, eşitçe yaşamak için her alanda yerlerimizi almayı unutuyoruz. Ben seni bir mayıs gibi sevdim Ağrı dağı eteklerinden Koşarcasına yemyeşil Karlar diyarından Coşarcasına, çılgıncasına Sol yanımda yumruk, Alnımda bayrakcasına Ben seni bir mayıs gibi sevdim Karın altında Kardelensi Yalnız, emekçi elleri nasır Kar kar, yağış yağış, isyan isyan Susarcasına Alev alev büyüyerek Ben seni bir mayıs gibi sevdim Birlik, beraberlik, yürek Geleceği doğuruşunda Alınterinden tuz içerek Yorulurcasına bedenim Ben seni bir mayıs gibi sevdim Özlemin içinde Hasretimde güneş Dilimde Deniz Türküler eşliğinde Haykırışlarla Sende yok olurcasına Tükenircesine ******* Tarihi İlk kez, 1856'da Avustralya'nın Melbourne kentinde taş ve inşaat işçileri, günde sekiz saatlik iş günü için Melbourne Üniversitesi'nden Parlamento Evi'ne kadar bir yürüyüş düzenlediler. 1 Mayıs 1886'da, Amerika İşçi Sendikaları Konfederasyonu önderliğinde, işçiler günde 12 saat, haftada 6 gün olan çalışma takvimine karşı, günlük 8 saatlik çalışma talebiyle iş bıraktılar. Şikago'da yapılan gösterilere yarım milyon işçi katıldı. Luizvil'de (Kentaki) 6 binden fazla siyah ve beyaz işçi, birlikte yürüdü. O dönemde Luizvil'deki parklar, siyahlara kapalıydı. İşçiler, sokaklarda yürüdükten sonra, hep birlikte Ulusal Park'a girdi. Her eyalet ve kentte, siyah ve beyaz işçilerin birlikte yaptığı gösteriler, gazeteler tarafından, 'Böylece önyargı duvarı yıkılmış oldu' şeklinde yorumlanmıştı. Bu gösteriler 1 Mayıs'ı izleyen günlerde, tüm harareti ile devam etti ve 4 Mayıs'ta kanlı Haymarket Olayı'na yol açtı. Uygulanan yasal baskılarla bu gösterinin tekrarlanması engellendi. 1889`da toplanan İkinci Enternasyonal'de, Fransız bir işçi temsilcisinin önerisiyle, 1 Mayıs gününün tüm dünyada 'Birlik, mücadele ve dayanışma günü ' olarak kutlanmasına karar verildi.* 01/05/2010 Sevgili Özbek
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Sevgili Özbek, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |