Egoistlerin en güzel yaný baþkalarý hakkýnda konuþmuyor olmalarý. -Lucille S. Harper |
|
||||||||||
|
Kadýn erkek iliþkileri beklentilerin kurbaný olma yolunda ilerliyor. Ýki farklý dünyadan, iki farklý yürekten ve farklý coðrafyalardan gelip, yola çýkanlarýn aralarýndaki, beklenti sýnýrlarýný kaldýramamalarý felaketleri oluyor. Çünkü coðrafyalarda iklimler farklý yaþanýr ve kendine özgü bir örtüsü vardýr. Bu örtü her zaman baþka örtüleri diðerinin üzerine atar. Kendine benzetme, kendi istediði gibi olmaya zorlama, kendinden taviz vermeden kendini kabullendirme… Kadýn sessizce, erkek doðrudan saltanat peþinden koþar. Tahtý ortak paylaþmak iki tarafýn aklýnýn ucundan bile geçmez. Coðrafi iklimlerin uyumu da böylece sürekli bozulmuþ olur. Ýliþkileri bekleyen en tehlikeli þey beklentilerdir. Beklentiler iliþkilerdeki saygýyý, hoþgörüyü ve erdemi öldürür. Ayrýca, beklenti tek taraflý bir sözcüktür. Kadýnýn ya da erkeðin istediðini yaptýrma isteðinin yüzeye çýkmasýdýr. Beklenti, menfaat renginin koyulaþmasýdýr. Beklenti, karþý tarafý önemsememedir. Beklenti, tek tarafýn kendini merkeze almasýdýr. Beklenti, paylaþýmýn, konuþmanýn, hak vermenin, özür dilemenin, þeffaf olmanýn önündeki engeldir. Beklenti, geçici heves ve arzularýn öne çýkýþý ve ona göre kýsa vadeli anlamlar yüklenmesidir. Beklenti, karþý tarafý ciddiye almamaktýr. Beklenti, iliþkiyi bitirmek için zemin hazýrlamaktýr. Beklenti, karþý tarafý istemediði halde kuþatma altýna almaktýr. Beklenti, karþý tarafý elde etmek için uðraþmamaktýr. Beklenti, karþý tarafý kaybetmeyi göze almaktýr. Beklenti, yollarýn ayrýlýþýný göze almaktýr. Son olarak beklenti, kendini haklý çýkarmak için oluþmuþ savunma mekanizmasýdýr. Dolaysýyla iliþkileri ayakta tutmanýn öncelikli yolu beklentiyi ortadan kaldýrmaktýr. Ve karþý tarafý olduðu gibi kabullenip, eksileri ve artýlarý ile yola devam etmektir. Böylece kadýnýn hayatýnda erkeðin, erkeðin hayatýnda kadýnýn ne anlam ifade ettiði ortaya çýkar. Eðer iki tarafýn birbiri için ne anlam ifade ettiði, birbirlerinin hayatýný nasýl, ne kadar etkiledikleri bilinirse, iliþkinin önemi ve deðeri de ortaya çýkar. Ýliþkilerin çözülme nedenlerden biri de duygularla hareket etmektir. Ýliþkiyi akýlla deðil, duygularla yönlendirmek týkanmaya neden olur. Duygular çabuk karar vermenin nedenidir. Karar verirken de çok yönlü bir deðerlendirmenin içine girmezler. Duygular tepkisel davranýr. Ve öç almayý severler. Duygularýn kinci yapýsý insanýn çabuk harcanmasýna yol açar. Böyle duygular egolarýný tatmin eder. Böyle durumlarda kontrol mekanizmasýný duygularýn elinden almaktýr. Duygusal anlarda karar vermemektir. Ýliþkilerde hatalarýn büyük bir kýsmý baþlangýçlarda yapýlmaktadýr. Ýliþkiyi baþlatýrken yapýlan tercihin rast gele olmasý, ilkelerin olmamasý, temelin yanlýþ atýlmasýdýr. Çoðu kere iliþkileri kontrolsüz baþlatýrýz. Geçici ve yüzeysel nedenlerle baþlar. Sonra deneme-yanýlma tahtasýna dönüþtürülür. Zaman ilerledikçe iliþkiler sorgulanmaz. Kendi haline býrakýlýr. Ta ki iliþki týkanana kadar bu durum devam eder. Týkanýnca da hemen iþin içinden sýyrýlýp, baþa dönülür. Alýnan yanlýþ kararlara, yapýlanlarýn yetersizliðine atýflarda bulunulur. Daha temelin atýlýþýnda saðlamlýlýk aramayanlarýn, iliþkilerin sonunda yakýnmalarýnýn hakký da yoktur. Yakýnmalar, piþmanlýklar, acýlar, keþkeler, hayaller boþunadýr. Ýliþkinin yeþertilmesi zor, korunmasý güç ama soldurmasý kolaydýr. Çoðu insan iliþkinin yeþerme dönemini sever. Ýliþkiyi koruma döneminde umursamaz olunur. Kaybetme döneminde hüzünlü, cesur görünümlü zavallýlýðý oynar. Sonuçta iliþkilerde olup bitenler kendi ellerimizle yoðurduklarýmýzdýr. Ýlk günde farklý kimlikle baþlatýlan iliþkiler, sonrasýnda farklý bir kimlikle devam eder. Ve farklý bir kimlilikle korunmaya çalýþýlýr. Ýþte bundan dolayý modern iliþkiler yok olmaya mahkûm hale gelmektedir. Ýnsanlarýn çýkmazlarýndan olan iliþki, sanatýn bütün dallarýna konu olmuþtur. Sinema da bu önemli konuyu sürekli malzeme olarak kullanmaktadýr. Sinema sektörü ilgi toplamak ve toplumun bir parçasý olan iliþkileri yansýtma üzerine üstüne düþeni fazlasýyla yapmaktadýr. Bu yansýtma kimi zaman yönetmenin; kimi zaman kitaplardan, kimi zaman da yaþanmýþ olaylardan esinlenerek þekillendirmesiyle oluþur. Bu yansýmalardan biri de üç yýl önce "Uzak" filmi ile dünyanýn en itibarlý ödüllerinden biri olan Altýn Palmiye'de ikinci olarak "Jüri Büyük Ödülü'nü" ve "En Ýyi Aktör" ödülünü kazanan, Nuri Bilge Ceylan'ýn Cannes film festivalinde Fipresci ödülü alan filmi "Ýklimler"dir. Ýklimler, Nuri Bilge Ceylan'ýn dördüncü filmidir. Nuri Bilge Ceylan, baþrolünü eþi Ebru Ceylan'la paylaþtýðý filmde kadýn erkek iliþkilerini anlatýr. Filmin konusu kýsaca þöyle: "Film, akademisyen olan ve fotoðrafçýlýkla uðraþan Ýsa ile artýk aralarýndaki iliþkilerin bitmeye yüz tuttuðu sevgilisi Bahar'ýn ayrýlmasýyla sonuçlanan bir tatille baþlar. Sonrasýnda Ýsa Ýstanbul'a döner. Bahar ise dizi çekimi için Aðrý'ya gider. Bahar filmin final sahnesine kadar filmde görünmez. Ýsa ise zaman zaman birlikte olduðu Serap'la görüþür. Ve Serap'tan Bahar'ýn Aðrý'da dizi çektiði bilgisini alýr. Ýsa Aðrý'ya giderek, Bahar'la iliþkilerinin hesaplaþmasýný yapar." Görüldüðü gibi filmin çok uzun ve karýþýk bir konusu yok. Kahramanlarýmýz film boyunca çok nadir konuþuyorlar. Filmin görselliði fena sayýlmazken, kahramanlarýn nadir konuþmalarý çok zorlama ve yapay kalmýþtýr. Bu yüzden olsa gerek konuþmalar izleyene çok itici gelmektedir. Konuþmalar hem filme hem oyunculara yapay bir hava veriyor. Gerçi Nazan Kýrýlmýþ dýþýnda kalan oyuncular amatörler. Ceylan, filmin özellikle Türk toplumunu yansýtma gibi bir durumu olmadýðýný, bu filmin kendisinin kadýn erkek iliþkisini nasýl deðerlendirdiðini gösterdiðini söylüyor. Ceylan'a sormak lazým kadýn erkek iliþkisi gibi önemli bir konu da toplumu yansýtmayan bir film çekmenin mantýðý nedir? Peki Türk toplumunu yansýtmýyorsa hangi toplumu, hangi sýnýfý ve hangi insanlarý yansýtmaktadýr? Sorularýnýn cevabýný bulamýyoruz. Ýklimler, baþarýsýz bir iliþkiyi konu ediniyor. Görünürde Ýsa ile Bahar arasýnda sorun yok. Sadece Ýsa'nýn baþka bir kadýnla beraber olduðunu öðreniyoruz. Ýsa durup dururken neden baþka kadýnlara gidiyor? Bahar'la ne alýp veremediði vardýr. Neden ikili arasýnda paylaþým yok. Neden oturup, konuþmuyorlar? Hiçbir þeyin cevabý yok. Suskun bakýþlarla ayrýlýk cümleleriyle konular geçiþtirilmiþ. Film boyunca iliþkinin neden bozulduðunu bilemiyoruz. Hoþ bozulan iliþkiyi düzeltmeye çalýþan kimse de yok. Sadece kendilerine zaman isteyerek, iliþkiyi gözden geçirmek için iliþkiye ara veriyorlar. Ama bu ayrýlýkta bir sorgulama yok. Ýsa hemen diðer kadýna gidiyor. Anlaþýlan Ýsa'nýn iliþkiyi önemsediði falan yok. Ýsa'nýn hayatýnda kadýn cinsel bir nesne. Caný istediði zaman kadýnlarýn peþinden koþuyor. Alacaðýný aldýktan sonra ise kayýplara karýþýyor. Bir akademisyenin çapkýnlýðý ve sevgilim var imajý çiziliyor. Ceylan, iliþkilerdeki yabancýlaþmaya deðinse de bunu soyut karelerle gösterme uðraþý baþaralý olamýyor. Soyut inceleme filme durgunluk vermiþtir. Filmde batý tarzý bir iliþki dýþýnda bir þey yok. Seyircinin kendisini bulmasý, bunu toplumun somutlaþtýrmasý zordur. Seyirci filmin konusuna ve filmdeki yabancýlaþmaya yabancý kalacaktýr. Filmin abartýldýðý kadar iyi olmadýðý ortada. Beyazperde de sýkýcý, bunaltýcý dakikalar sizi bekliyor. Buyurun, karar sizin. Osman Tatlý Suskun Sinema Yazýlarý / monakitap yayýnlarý e-posta-msn: suskunsinemayazilari@hotmail.com Film: Ýklimler Yapým: 2006 Fransa ~ Türkiye Tür: Dram, Psikolojik Yönetmen: Nuri Bilge Ceylan Senaryo: Nuri Bilge Ceylan Oyuncular: Ebru Ceylan, Nuri Bilge Ceylan, Nazan Kesal, Mehmet Eryýlmaz, Arif Aþçý, Can Özbatur, Ufuk Bayraktar, Fatma Ceylan, M. Emýn Ceylan
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © osman tatlý, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |