Ahmet Hocanýn Cin Çýkartma Seansý

Günlerden pazar olmasýna raðmen erken uyanmýþtým ve yatakta dönüp dururken kalk hadi dedim kendi kendime, kalkýp fýrýndan yeni çýkmýþ daha dumanlarý tüten iki ekmek alýp geri dönerken öðleden önce kalktýðýný hiç görmediðim arkadaþým evlerinin kapýsýndan çýkmýþ arabasýna doðru ilerlemekteydi ki kendimi tutamadým ve ne o kabusmu gördün sabah sabah erkenden böyle deðince iþi olduðunu ve akþama anlatacaðýný söyleyerek aceleyle arabasýna binip gitti. Merak etmiþtim fakat akþamýn bir an önce olup ne olduðunu anlatmasý için hiçte sabýrsýzlanmamýþtým açýkcasý. Güzel bir kahvaltý yapýp, biraz gazete, biraz magazin derken öðleden sonra dýþarý çýkýp biraz dolaþýp akþamý yapmýþtým. Akþam eve gelirken akþama anlatýrým diyen arkadaþýmý arayýp ne zaman geleceðini sordum, bir saate kadar gelirim cevabýný alýnca içecek bir þeyler alýp eve gidip arkadaþýmý beklemeye baþladým. Arkadaþým gelmiþti fazla geçmeden ve havadan sudan muhabbet ederken ufaktanda içmeye baþlamýþtýkki gülmeye baþladý kendi kendine durup dururken, neden güldüðünü sorunca yok biþey deðip geçiþtirmeye kalksada ýsrarlarýma dayanamayýp anlatmaya baþladý.

Doktor doktor gezen fakat doktorlardan bir çare bulamamýþ bir akrabasýný hocaya götürdüðünü söyledi. Bende dayanamayýp nasýldý hoca iþinin ehlimiydi bali, uzmanmýydý yoksa profesör falanmý deðince gülüþmelerimiz artarak yok ya dedi ordinalyus bu hoca þýp diye anlýyor hemen her þeyi, görsen kapý numarasýna kadar söyleyecek neredeyse deyince biraz þaþýrmýþtým. Peki ne kadar para aldý diye sorduðumda gülmeyi býrakýp hiç almadý yahu bende onu anlayamadým deðince ikimizide ilginç gelmeye baþlamýþtý. Hem bu kadar iyi bilecek hem biþey almayacak ypk artýk desemde yeminler ederek almadýðýný söyleyince inandým. Peki bir sonraki kontrol ne zamanmýþ deðince geçmezse 15 gün sonra gelin demiþ. Þaka muhabbet derken gece bitmiþ evli evine köylü köyüne gidince aklýma takýlmýþtý var bu iþte bir yanlýþlýk ama neresinde acaba diye düþünürken uyuya kalmýþým. Tabi ak sakallý dedeler girmeden rüyama sabah kalkýp iþime iþimden evime derken onbeþ gün geçmiþ ve arkadaþým yine akrabasýný hoca götürmüþ fakat hocanýn oradan taþýndýðýný öðrenince geri gelmiþlerdi. Sonra o hocayý öneren kiþiye söyleyince baþka bir þehre taþýndýðýný adresinide almýþlar ve bir sonraki gün oraya gitmiþlerdi. Birkaç gün sonra arkadaþýmla karþýlaþýnca hiç uðramýyorsun unuttun falan deðince akþama sendeyim deðip ayrýlmýþtýk. O akþam yine gittiklerini, hocanýn hiç para almadýðýný falan anlatýnca yok artýk dedim sen görmemiþsindir almýþtýr bedavaya yapmaz bu adamlar bu iþi falan desemde yine yeminler içinde almadýðýný söyleyince benide götür o zaman þu hocaya madem bakalým alýyormu almýyormu sana göstereyim deðince tamam dedi. Þaka muhabbet derken önce bir randevu falan alsakmý falan diye þakalaþýrken hocanýn yeni adresini bilen adama yeniden gitmesini söyledim ve bir arkadaþý olduðunu onu götürmek istediðini hocanýn ayný yerde oturup oturmadýðýný sormasýný istedim eðer adam bir þeyler sorarsa ona içime cin girdiði söyle demiþtim. Oda öyle yapmýþ adam hatta hangi gün gideceðini bile sormuþ arkadaþýma. Pazar günü yola çýkýp Adapazarý’nýn yakýnlarýnda bir yere vardýk arabamýzý park edip þöyle bir etrafa bakýndýðýmda orada sadece hocanýn evi ve karþýsýnda bahçeli kafeterya tarzý biryer vardý. Hocanýn evinin önü kalabalýk olduðundan þurda iki çay içip bi tost yiyelim deðip masalara doðru ilerlerken birinin arabamýzýn plakasýna dikkatle baktýðýný ve sonra bize baktýðýný fark ettim. Oturup çaylarýmýzý içerken tostlarýmýzda geldi ama benim gözüm hep o adamdaydý ve adam yeni gelen bir arabanýnda plakasýný hafýzasýna kazýr gibi inceledikten ve içinden çýkanlarýda gördükten sonra hocanýn evinin arkasýna gidip kayboldu. Onun kaybolmasýyla baþka birisi evin arkasýndan çýkýp her yeri gören masaya oturdu. Bu dikkatimi çekince biz birkaç çay daha içelim bahanesiyle biraz daha adamý izlemek için vakit kazanmýþtým ve yanýlmadýðýmýn farkýna varmýþtým bu adamda diðeri gibi gelen arabalarýn plakalarýna bakýyor ve içinden çýkanlarýda hafýzasýna iþliyordu. Son gelen çaylarýmýzýda içtikten sonra arkadaþým birlikte hesabý ödemek için kalmýþ o önden ben arkadan kasaya varmýþtýk. Arkadaþým kasada duran adama borçumuz ne kadar usta deðince adam ne vardý abi diye soruya soruyla cevab vermiþ ve arkadaþým 2 tost 6 çay demiþti ve kasadaki adam nasýl bir hesap yaptýysa artýk 70 lira abi deðince bizimkinin gözleri fal taþý gibi açýlmýþtý. Þaþkýnlýðýný görünce sus dercesine dürttüm kendisini ve sýkýla sýkýla hesabý ödedi ve hocanýn evine doðru ilerledik. Kapýda bizi karþýlayan adam hürmette kusur etmeden buyur etti içeriye. Oturma odasýydý oldukça büyük bir odaydý ve içeride kim yoktuki, Ankara’dan, Ýstanbul’dan, Afyon’dan, hatta birisi Hatay’dan gelmiþti. Biz hiç konuþmadan sýramýzý bekledik sýra bize geldiðinde içimde bir ürperme oluþmuþtu açýkcasý bu büyük zatla tanýþacaðým için. Arkadaþým hepten strese girmiþtiki ikide bir terliyordu. Hocanýn bulunduðu odaya girdiðimizde ilk gözüme takýlan odanýn ikinci bir kapýsý olduðuydu ve sanýrým o kapý evin arka tarafýna açýlýyordu ve arabalarýn plakalarýný alan adamlar oradan içeri giriyordu derken baþladý bizim ordinalyus gayipten sesler duyuyormuþ numaralarýna Eksiþehir’denmi geliyorlarrrr, çinmi girmiþ içineee edalarýyla bizi adeta büyülemiþti sanýrým odada tütsü niyetine kafa yapýcý bir þeyler yakýlýyordu çünkü hoca yerde bu dumana maðruz kalmýyordu ve biz ayakta durduðumuz her saniye içimize çektiðimiz bu tütsü kokusuyla dumaný baþýmýzý döndürüp dilimiz damaðýmýz kuruyordu bizi biraz ayakta beklettikten sonra yere oturttu. Ben hiç konuþmuyordum arkadaþýmla öyle anlaþmýþtýk bu gün için çalýþmýþtýk yani. Saç sakal birbirine girmiþ bir imaj yaratmýþtým bu güne özel. Arkadaþým konuþmaya baþlayacakken hoca arkadaþýmýn sözünü kesip bu gencin kimi kimsesi yok, yalnýz yaþýyor deðimli diye sorunca arkadaþým baþýný salladý ve hoca bundan cesaret alarak bu gencin içine cin girmiþ deðince kendimi gülmemek için zor tutmuþtum, zaten kafa bi dünya olmuþtu içimize çektiðimiz tütsünün içinde ne vardýysa artýk. Hoca okudu üfledi arkadaþýmýn eline yazdýðý bir kaðýdý cevþenleyip verdi. Bunu boynuna takacaksýn yedi güne kalmaz kendine gelir deðip yol vermesiyle kapýda bekleyen adamýný çaðýrdý arkadaþým eline cebine atarken kapýdan içeri giren adam hocamýz para için yapmýyor hayýrýna sevabýna deðince elini cebinden çýkardý ve zar zor dýþarý attýk kendimizi, temiz havaya çýktýk çýkmasýna ama bu halde araba kullanýlmaz deðip iki çay içelim þurda deðince sessizce arkadaþým kendini tutamayýp ben bi çaya 5 lira vermem hele bi tosta 20 lira hiç vermem deðince kendimi zor tutmuþtum gülmemek için ve sus ben verecem sana çaktýrma diyerek yine bi masaya oturduk, aslýnda orada biraz oturup kendimize gelmeye ihtiyacýmýz vardý çünkü üstümüzde bir sarhoþluk vardý, saða sola bakýnýrken sadece biz bu halde deðildik içeriden çýkan herkes orada sarhoþ sarhoþ bakýnýyordu ve çaylarýný içip sususluklarýný gideriyorlardý, bir küçük su þiþesine 10 lira vermiþtik ama ne yapalým dilimiz damaðýmýza yapýþmýþtý bir kere ölecektik sanki su içmeseydik.

Kendimize geldikten sonra arabaya binip yola çýktýk ve gelene kadar gülmekten karnýmýza aðrýlar girdi. Nasýl bir dolandýrýcýlýktý bu, nasýl bir organizasyondu þaþýrdýk kaldýk. Aslýnda biz daha gitmeden haberimiz gitmiþti hocanýn adresini veren adam tarafýndan, biz gelince arabanýn plakasýndan bizi tanýmýþlar ve gelecek kiþiler listesinden ne sorunumuz olduðunu öðrenmiþlerdi. Hani yukarýda Allah varya hoca beþ kuruþ almadý ama o gün verdiðimiz tost, çay ve su paralarýyla bir ay çay içerdikya neyse. Bende ki cin mi hala çýkmadý, 15 gün sonrada tekrar gitmedik açýkcasý Ahmet hocaya, belkide çýkartýrdý hocayada haksýzlýk etmeyelim yani.