Ýyi bir aþk mektubu yazmak için, neler yazacaðýný bilmeden oturman, kalktýðýnda da ne yazdýðýný bilmemen gerekir. -Rouesseua |
|
||||||||||
|
Ýslâm ülkelerinin ve Ýslâm topluluklarýnýn çektiði sýkýntýlar her dönemin meselesi olmuþtur. Bu coðrafyaya güneþ bir türlü doðmamýþtýr. Fakat son yýllarda bu sýkýntýlarýn derecesi daha da artmýþtýr. Artan sýkýntýlar Müslümanlarýn hareket alanýný iyice daraltmýþtýr. Batý dünyasý, ABD ve onlarýn izinden giden ülkeler dün olduðu gibi bugün de Müslümanlara dünyayý zindan etmiþlerdir. Öyle ki bu Haçlý zihniyetine mensup olanlar Müslüman ülkelerin aralarýndaki baðlarý koparmýþlar, onlarý mezheplere ve kabilelere bölmüþlerdir. Neticede ümmet kardeþliði paydasýnda birleþmesi gereken Müslümanlar bu çizgiden saparak kavimciliðe yönelmiþlerdir. Bencil bir bakýþ açýsýyla Ýslâm kardeþliðinin yerini kavim sevgisi almýþtýr. Bu da kendi kavminden olmayan Müslümanlarý dýþlamayý beraberinde getirmiþtir. Tabir caizse önce zihinler, daha sonra da topraklar iþgal edilmiþtir. Zihinlerin iþgali Ýslâm ülkelerinin iþgalini hem kolaylaþtýrmýþ hem de hýzlandýrmýþtýr. Batý menþeli ülkeler ve onlarla ayný çizgide olan ABD, Müslüman ülkelerin topraklarýný iþgal etmiþlerdir. Ellerinde kalan topraklarýn sýnýrlarýný da adeta cetvelle çizmiþlerdir. Ýslâm kardeþliðinin ihyasýný engellemek gayesiyle yapay kimlikler icat edip Müslüman ülkeleri ulus devletlere ayýrmýþlardýr. Her biri için de sahte kahramanlarla dolu uyduruk tarihler yazdýrmýþlardýr. O devletlerin baþlarýna da özünden uzaklaþmýþ kiþileri yönetici yapmýþlar, böylece onlarý sömürüye hazýr hâle getirmiþlerdir. Emperyalistler belki zamanla Ýslâm topraklarýndan çekilmiþler; ama çekilirken arkalarýnda yerli iþbirlikçilerini býrakmýþlardýr. Bu da çirkin iþgalin aslýnda bir þekilde devamýný saðlamýþtýr. Yani uyanýk emperyalistler ateþi elleriyle tutmak yerine maþayla tutmayý tercih etmiþlerdir. Ümmetin dertleriyle dertlenmeyi Müslümanlýðýn gereði kabul eden gazeteci yazar Adem Özköse gerçek bir Müslüman duyarlýlýðýyla Ýslâm coðrafyasýný adým adým dolaþmýþ, orada yaþayan Müslüman topluluklarýn çektiði sýkýntýlarý "Ýslâm Coðrafyasý" adlý eserinde dile getirmiþtir. 248 sayfadan meydana gelen söz konusu kitap Pýnar Yayýnlarý arasýnda okurla buluþturulmuþtur. Kitabýn kapaðýnda ümmetin yoðun olarak yaþadýðý coðrafyanýn haritasý yeþil bir zeminle gösterilmiþ, tarih boyunca ses getirmiþ Ýslâm öncülerinin adlarý kapakta verilmiþtir. Yani kapaða baktýðýmýzda muhtevayla ilgili birçok þeyi tahmin edebiliyoruz. Duyarlý bir gazeteci olan Adem Özköse, Ümmet Coðrafyasý'nda bizzat gidip gezdiði ve gördüðü Ýslâm topluluklarýný gözümüzün önüne getiriyor. Kitabýn baþýnda yazarýn hayatý anlatýlýyor. Kitap Yetkin Özcan'a ithaf edilmiþ. Kitabýn devamýnda "Ýçindekiler" bölümü yer alýyor. "Önsöz" de Ýslâm dünyasýnýn dünü, bugünü ve yarýnýna dair çok deðerli bilgiler var. Kitabýn arka kapaðýnda eserin muhtevasýyla ilgili þu bilgilere yer veriliyor: "Ümmet Coðrafyasý kitabý, farklý ülkelere yapýlan seyahatler esnasýnda gerçekleþtirilen birbirinden önemli görüþmelerin bir araya getirilmesiyle oluþtu. Kitapta Filistin’den Fas’a, Moro’dan Suriye’ye, Libya’dan Makedonya’ya, Kosova’dan Suud’a, Tunus’dan Yemen’e, Ýran’dan Patani’ye, Nepal’den Malezya’ya, Cezayir’den Pakistan’a, Latin Amerika’dan Arakan’a kadar uzanan güzergâhta nelerin olup bittiði, Müslümanlarýn neler yaþadýklarý, tecrübeleri, hangi imkân ve zaaflara sahip olduklarý, Müslüman topluluklarýn umutlarý, beklentileri, gelecek perspektifleri, Türkiye’ye nasýl baktýklarý konu ediliyor. Kitap bu yönüyle ümmetten haberler getiren bir çalýþma olma özelliði taþýyor. Kitabýn amaçlarýndan bir diðeri de Arap isyanlarýyla baþlayan süreçle ilgili okuyucuya bizzat kaynaðýndan, bu sürecin önemli aktörlerinden doðru bilgiler aktarmak. Ýslâm dünyasýnýn nerelerden geldiðini, hangi acýlarý çektiðini, hangi bedelleri ödediðini hatýrlatarak içinden geçtiðimiz günlerin daha da iyi anlaþýlmasýný saðlamak. Hasan el Benna, Seyyid Kutup, Erbakan Hoca, Þeyh Ahmet Yasin, Malcom X, Rantisi, Abdulhamid Han, Ömer Muhtar, Ali Þeriati, Aliya Ýzzetbegoviç ve Mevdudi’den arda kalan düþünsel ve mücadele mirasýnýn izleri de kitabýn bir baþka konusu." Ümmet Coðrafyasý kitabýnda anlatýlanlar kurgudan ibaret deðil, aksine hakikatin ta kendisi. Tanýklarýn beyanlarýný okuduðunuzda sanki o elim hadiseleri sizler de yaþamýþ gibi oluyorsunuz. Yaþananlarýn beyaný olan ifadeler karþýsýnda tüyleriniz diken diken oluyor. Satýrlarda gezinirken gözleriniz yaþarýyor; "Bu kadar da olur mu?" diyorsunuz. Bunun yanýnda birçok hakikati de birinci kiþilerin aðzýndan duyarak bilinçleniyorsunuz. Ümmet Coðrafyasý kitabýnda anlatýlanlar sohbet kývamýnda... Fakat anlatýlanlarýn içeriði insanýn kanýný donduracak cinsten. Bunlarý okuyunca "eþref-i mahlûkat olan insanýn iman cevherinden yoksun kalýnca nasýl da esfele sâfilîn seviyes(izlið)ine düþtüðünü hayretle görüyorsunuz. Bu esnada "Ýman, insaný insan eder; belki, insaný sultan eder" sözü dökülüyor dudaklarýnýzdan. Akabinde de Müslüman bir coðrafyada Müslüman bir anne babadan doðduðunuza þükrediyorsunuz. Haçlý zihniyetinin çirkefliðine þahit oluyorsunuz. Bu noktada kitabýn ilk mülâkatýnda adý Ebu Garip Cezaevi'yle özdeþleþen Hacý Ali Kaysi'nin þu sözleri beyninizi zonklatýyor: "Ýþgalden önce Þiilerle Sünniler arasýnda herhangi bir ayrýþma yoktu. Þiiler Sünnilerden, Sünniler Þiilerden kýz alýp veriyorlar, birbirimize her konuda yardýmcý oluyorduk. Hepimiz Þii veya Sünni deðil; Iraklý ve Müslüman’dýk. Fakat ABD uyguladýðý sinsi politikalarla Þiileri Sünni düþmaný, Sünnileri de Þii düþmaný yaptý.” Ümmet Coðrafyasý kitabýnýn ikinci mülâkatýnda Gazze'de þehit edilen Þeyh Ahmet Yasin'in ardýndan Hamas'ýn baþýna geçen ve 2004'te Ýsrail savaþ uçaklarýndan atýlan bombalarla þehit edilen Dr. Abdülaziz Rantisi'yi, oðlu Ahmet Rantisi'nin gözünden öðreniyoruz. Oðul Rantisi þehadet mertebesine eriþen babasýný þöyle anlatýyor: “Þehit babam Dr. Rantisi toplam on seneden fazla cezaevinde kaldý. Aslýnda babamýn cezaevi hayatý daha da uzayacaktý. Fakat Gazzeliler bunu engellediler. Filistin özerk yönetimine baðlý askerler babamý tekrar tutuklamak için eve geldiler. Arafat’a baðlý iki yüzden fazla asker evimizin etrafýný sardý ve babamýn dýþarý çýkmasýný istediler. Babam askerlere, ‘Asla evden çýkýp size teslim olmayacaðým. Bu evden ancak tabutum çýkar’ dedi. Askerler evimizin kapýsýný kýrmak için hamlede bulunduklarý an Gazze’deki mescidlerden tekbirler eþliðinde, ‘Dr. Rantisi’nin evi askerler tarafýndan sarýldý. Ey Müslümanlar, kardeþiniz Rantisi’yi koruyun’ þeklinde çaðrýlar yapýlmaya baþlandý, Binlerce Gazzeli evimize girmeye çalýþan askerlerin etrafýnda toplandý. Arafat’a baðlý askerler kýsa bir zaman sonra daha da kalabalýk bir þekilde geri döndüler. Fakat babamý seven Gazzelilerin dik ve kararlý duruþlarý nedeniyle askerler evimize yaklaþmaya cesaret edemedi. O gün binlerce insan sabah namazýna kadar babamý korumak için evimizin önünden ayrýlmadý. Babamýn tutuklanmasýný engellemek için oluþturulan kalabalýðýn en önünde yoksul Gazzeliler vardý. Babam bu yoksul insanlara yýllarca sevgi ve nezaketle yaklaþmýþ, onlarýn yardýmýna koþmuþtu.” Gazeteci Adem Özköse Ýslâm davasýný sýrtlamýþ kiþilerle yaptýðý röportajlardan oluþan "Ümmet Coðrafyasý" kitabýnda, ne acýdýr ki gündemimizde önemli bir yer teþkil etmeyen, Ýslâm ümmetinden yürek yaralayýcý haberler getiriyor bize. Bu söyleþilerde anlatýlanlar bu ümmetin bir ferdi olan bizleri fazlasýyla rahatsýz ediyor. Onlarýn onca rahatsýzlýklara muhatap olduðu yerde bizim de, þayet vicdanýmýz körelmediyse, rahatsýz olmamýz gayet tabiidir. Birçok zulüm ve iþkencenin anlatýldýðý satýrlarda gözyaþý dökmüyorsak insanlýðýmýzý yitirmiþiz demektir. Kalplerimiz taþlaþmamýþsa bu anlatýlanlar karþýsýnda duyarsýz kalamayýz. Kitapta anlatýlanlar da þunu gösteriyor ki Ýslâm ümmeti bugün ne yazýk ki baþsýzdýr. Osmanlý Devleti tarih sahnesinden çekileli beri ümmet yetim ve öksüzdür. Bunu bu coðrafyanýn mazlumlarý, kendileriyle yapýlan söyleþilerde de açýk açýk itiraf ediyorlar. Ümmet Coðrafyasý kitabýnda anlatýlanlar ümmetin hâlâ tek umudunun Osmanlý'nýn devamý olan Türkiye olduðunu gösteriyor. Zaten Haçlý saldýrýlarýnýn asýl sebebi de budur. Adem Özköse tarafýndan yazýlan "Ümmet Coðrafyasý" adlý bu kýymetli kitabý okuduðumuzda Ýslâm ümmetinin çektiði sýkýntýlar karþýsýnda hüzünlere gark oluyoruz. Ýslâm dünyasýnýn içinde bulunduðu sýkýntýlarý birinci þahýslarýn gözünden öðrenmek isteyenlerin Adem Özköse'nin kaleme aldýðý Ümmet Coðrafyasý'ný mutlaka okumalarý gerekir.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © M.NÝHAT MALKOÇ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |