mesaideyim anne
vefanın son deminde
aşka kilitlenmişim
o fahişe sürgünde
cümlelerim alevden kurşun
gözlerim kalaylı
ıskalamam
dudaklarım mor mor olmuş
aşina soğuktan
çok kasım geçer hayattan
görünmez yokluğum
sayfalarım dolu dolu
göğsümde makaleler
bilinmez yolu
bir çakıl taşı
batmış damağıma
çıkarıp atsam
taşar okyanus
sahillerim koyu kırmızı
yıkamam anne
o nefrete dokunamam
salkım söğüt vücutlar
uzanmış yanıbaşıma
göçmüş hayatın merdiveni
kaçamam, yâren dedik bir defa
sevdiğim yemeği yap bana
bir kaşık al
gülüşümü hatırla
mesaideyim anne
köhne kalabalıklarda
siyah bir lekeyim
oğlunun üzerinde
bekleme
ben gibi gelemem anne
ben gibi gelemem