Bir sevda masalı misali
Omuz omuza, yürek yüreğe
El ele, göz göze
Geçip giden ömür değilmiş sanki
Bir bütün halde akıp giden bir masal…
Bir yürek ki yürekler katında kral,
Bir yürek ki dipsiz kuyu gibi
Dolup taşarmış uçsuz bucaksız,
Bir yürek ki hani derler ya,
Sanki közü koru bitmeyecek mangal…
Ey hayat yine çarptın silleni yüzlere
Ey hayat yine kopardın sevdalıları
Seni anlamış mı insanoğlu ki ben anlayayım
Yine vurdun yıkan bir tokat…
Dudaklarından bal akan bir adam,
Gözlerinden emek taşan bir adam,
Ruhundan vefa fışkıran bir adam,
Yüreğinden sevgi akan bir adam…
Ey hayat yine çarptın silleni yüzlere
Ey hayat yine kopardın sevdalıları
Seni anlamış mı insanoğlu ki ben anlayayım
Yine açtın bağırlarda oluk oluk kanayan bir yara…
Oldu mu be felek, yakıştı mı bu sana
Vurdun sessizce arkadan,
Aldığın götürdüğün bu adam
Babamızdı, kocamızdı, amcamızdı, abimizdi
Her şeyden gayri, sevda mabetimizdi…
Kadehinden nur damlayan bu adam
Zaten insan değildi, gizli bir melekti…
Kucağında büyüdüm ben,
Gülücükleriyle güldüm ben,
Her sözünü kırk defa düşündüm de,
Sevgisiyle ısındım, şefkatiyle doldum ben…
Ey hayat yine çarptın silleni yüzlere
Ey hayat yine kopardın sevdalıları
Seni anlamış mı insanoğlu ki ben anlayayım
Bir kalbi ikiye böldün
Birini aldın, diğerini kırık bıraktın sen…
Sevdalıları ayırdın,
Geride kalanı tükettin sen…
Saygılarımla
Sihem Tachouli Usta
Mayıs - 2008