Hey balıkçı! Bilir misin beni?
Eski bir masalda bir deniz kızıyım ben
Deryanın sonsuzluğunda gömülü, gizemli deniz kızıyım ben...
Sevgiyi taşıyorum yüreğimde, aşkı taşıyorum, maviye gizliyorum
Ve her baktığında denizin parlamasını sağlıyorum
Tek amacım bir parça umut serpebilmek yüreğinize
Bir parça mutluluk, ve belki bir parça aşk...
Bilir misin aşkı balıkçı?
Sen hiç aşık oldun mu?
Sizlerin paraya aşkı değil bahsettiğim...
Ya da balıklara sevdanız değil...
Sen hi karşındakine zarar vermeden sevdin mi?
Sevdiğini rüyalarına taşıdın mı balıkçı
Sabaha kadar birini düşledin mi?
Sevgiyi deryaya yazıyorum ben
Bir gülümseme kondurabilmek için yüzünüze
Yakamozu oluşturuyorum
Sen hiç güldün mü balıkçı
Hani şöyle içinden gele gele
Gülümseyişin tüm yüzünü kapladı mı hiç
Hani taa gözlerinin içi, gözbebeklerin
Onlar hiç güldü mü?
Çok balık avlayınca attığın acımasız kahkahadan söz etmiyorum
Sen hiç başkasına zarar vermeden
Bir şeyleri karartmadan, mutluluğu tattın mı?
Amacım sevgiyi kazımak yüreğinize, aşkı kazımak...
Bunun içindir çırpınışlarım,
Bunun içindir her sabah güneşe gülümseyişim,
Bunun içindir şiirlere geçişim...
Sevgi rengidir mavi, berrak mavi, saf mavi..
Mavi nedir bilir misin balıkçı?
Hani şu kirlettiğiniz bulanık yeşil değil anlattığım
Benim sevgiyi döktüğüm, her zerresine yaydığım maviyi
Sen hiç gördün mü balıkçı?
Artık yerinde yok, bulanıklık kapladı deryayı
Bulandırdınız mavimi balıkçı, kirlettiniz denizimi
Kirlettiniz sevgiyi
Onuttunuz aşkı...