"Yazmak, aslında ölümü oyalamaktır. Ama ne yazık ki, ölümün okuma alışkanlığı pek gelişmiş değil." Terry Pratchett"

yazı resimYZ

Hep gittiğini sandığın bir şehreydi dönüşün.
Burda hayat siradandi.
Insanlarin gülüşlerini kazıdığında ki çoğu zaman kazınacak gülüşler de olmazdı,
Zayıflıktan takma dişleri bile tutmayan boş et yığınları görürdün.
Bu boş et yığınları; nasirli elleri ve tutmayan dizleri gibiydi insanların.
Hiç durmazdi.
Daima göbekli adamlardan ve boyalı, parlak ayakkabılı kadınlardan konuşurlardı. Günde beş vakit dua ederdi bu et yığınları.
Ve yüzleri günde beş vakit yıkanırdı.

Hep gittiğini sandığın bir şehreydi dönüşün.
Burda erkenden sönerdi ışıklar
Güneşi geç batırıp erken doğuran kadınlar vardı.
Güldüğünü duymazdın kadınların.
Sevinçleri soğuk bir tebessümle geçerdi soluk yüzlerinden.
Ve ağladıklarını daha çok görürdün güldüklerinden.
Ellerinde hamurla uyanırdı kadınlar.
Kızgın ateşlere girer; kazma kürek, orak ve çekiç de tutardi elleri
Hiç durmaz, yorulmazdi elleri.

Hep gittiğini sandığın bir şehreydi dönüşün.
Burda yazlar sarı ve sıcaktı.
Ayıplar ve günahlar yarışır ve hep sen kaybederdin.
Işığı bol bir şehirde olmayacak şeyler özlerdin.
Yasal olmayan türküler ve kaçak dumanlar tüterdi dudaklarında
Yorulurdun burda olmaktan
Fakat hep bu şehre dönerdin.

Hep gittiğini sandığın bu şehreydi dönüşün.
Burda hayat siradandi
Ve erkenden sönerdi ışıklar.

KİTAP İZLERİ

Eşekli Kütüphaneci

Fakir Baykurt

Fakir Baykurt’un Vasiyeti: Kapadokya’da Bir Umut Destanı Bir yazarın son eseri, genellikle edebi bir vasiyetname niteliği taşır; kelimelerin ardında bir ömrün birikimi, son bir mesaj
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön