"Yazarlar, ölümsüzlük arayan sineklerdir; editörler ise sineklik." - Dorothy Parker"

yazı resimYZ

Ölümün içinde gezen üç virane bahçeyi kim ölüştürdü böyle yeryüzüne
Sakındığım hatıralarımın dudak arasında ne işi var
İnce bir çizgidir şimdi gökkuşağını bölen dönümlük dizelerle sıkılan kuşlar
Düştüğüm yere gömün beni, ben oradaydım

Sanki sesinde bir cılızlık bir tarumar bir efkar
Sanki kışları almış sırtına karış karış gezen bir bunaksın
Tanrıdan aldığım topallayan ayaklı, helvadan bir sunaksın
Bırak içimdeki göz bebeğimi gözüme gelmek için

Yahut demeyi ne çok severdin, kim alıştırdı seni
Tanırım yarın üşüdüğüm sıcacık odaların kokusunu
Mutluluk, menekşe renkli bir yok oluştur
Sıralı bir ölümü toplu ateş altına alan anın, hazırlanmaya başlayan toplu mezarındayım

Geçmişi gördüm, geleceği yaşıyorum, durmak kadardır insan
Sandım fakat öyle olmadı, ne önemi var bu dizelerin
İçimdeki çocuk artık, yaramaz bir hırsız oldu, kaset çalan
Karşımda kasvet, elimde boşluk, tırnaklarımda dünyanın kirli izleri

16:45

KİTAP İZLERİ

Öyle miymiş?

Şule Gürbüz

Şule Gürbüz’ün Zaman ve Anlam Arasındaki Yankısı Bir kitabı roman yapan nedir? Belirli bir olay örgüsü, gelişen karakterler, diyaloglar mı? Şule Gürbüz’ün “Öyle miymiş?” adlı
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön