yazı resim

bilmez kimseler seni,
sırrına ser verilirken
yıkılır keder burcunda sevda
aşkın mihrabında durur ermida
bir Mevlevi edasıyla,
zaman ellerime boşaltır seni
çığlık çığlık azaltırken içimi
kim bilir can içre erimeyi,
köhne kuytularda
söyle kim teslim olmalı sana,

bir tutam sancıdır
bakışımın sızdığı yer
yine örselenmiş tenimde
parelenmiş acım,
yokluk tane tane
dudağından süzülür içime,
yasaklar yakar aşk dediğini
ermida kim bilir
sana dönmenin kıymetini,

sen miydin baş ucumda
yangınımı bekleyen
geceler boyunca
bitmez bir sabırla
dualar eşiğinde durup
tükenmemi gözleyen,
sen miydin beni isteyen,
al bu sancıyı sıcağına
bu özleyiş sanadır
ben sendeyim ermida,

an gelir
hayat senide bitirir
iki damla yaştır diyetin,
ve gün döner ermida
geceyi yüzüne peçe eder
sana dönerken kalp
aşk alnımdan öper,

ki ben iyi bilirim
bu yangın bir avuç
kül doğuracak
ve hayat bir avuç
kül ile yeniden yoğrulacak,
dolanırken adın dudaklarıma
ermida gözlerime dolacak.
ermida sevdalar yürüsün ardınca!

Ebru Olur.
13-11-05 –Pazar-Kocaeli

Yorumlar

Başa Dön