Faust ve Pan Arasında, Bir Garip Diyalog..!

Hemen şuracıkta, bir kaya dibine uzanmış ve seyre dalmışken yıldızları, beni düşlerimden alan, bir ses idi.. sanki duyulan, Evet, evet eminim, İşte yine o! Öfke içinde söyle bağıran; On üçüncünüz ben miyim? ki, Kaçarsınız benden! Haydi, çıkın artık ortaya, August,october ya da, her kimseniz, Ya sen! Nerelerdesin, ey çobanlar tanrısı yüce Pan ?

yazı resimYZ

Hemen şuracıkta, bir kaya dibine uzanmış ve seyre dalmışken yıldızları, beni düşlerimden alan, bir ses idi.. sanki duyulan,
Evet, evet eminim,
İşte yine o!
Öfke içinde söyle bağıran;
On üçüncünüz ben miyim? ki,
Kaçarsınız benden!
Haydi, çıkın artık ortaya,
August,october ya da, her kimseniz,
Ya sen!
Nerelerdesin, ey çobanlar tanrısı yüce Pan ?

***
Korkuyordu şüphesiz,
Sesin sahibi; ancak,
Olsa, olsa kendi vehminin gecesinden!

***

Ve sayıklıyordu, elbette, kendince,
Çaresiz, anlaşılan…
Oysa hani zamandır,
Bu ormanda
Yaşamaz iken şu tanrılar…

***

Yatışır mı? Acaba, korkusu,
Okunsa, kendisine Fuzuli’den,
Korkularım; olanı bulması iştigal-i fuzuliden.

***

Diyorum ki birde denesem mi? ki Nedim’i,
Sonra kendimce şöyle diyorum;
Boş ver, olma bu hevesinin nadimi!

***

Heyulası, zinhar, hoşlanırmış işitmekten;
Ancak, arada olursa bir benzerlik; Octavius yada Virgillius’tan
İşte yukarıda yapılan, Faust’tan bir telmihti sana
Garabete bakıp ta sanma bir,uyuklama hali geldi bana.

Aydın AKDENİZ

Başa Dön