Arkadaşımla Eminönü'nde zar, zor yetiştiğimiz Kadıköy vapuru, iskeleden ayrılmaya başlamıştı ki bir kadın feryadı duyuldu. Kadın var gücüyle : " Bu vapur nereye gidiyor?" diye bağırıyordu. Yolcularda kısa bir süre şaşkınlık oldu. Önce n'oluyor gibi birbirlerinin yüzüne baktılar. Kadının henüz yeni kalkan bir vapurun, nereye gittiğini bilmemesi tuhaftı. Kalabalık, uğultulu bir sesle : Kadıköy'e" dedi. Kadın oturduğu yerden bir hışımla kalktı. İnsanlara çarpa çarpa var gücüyle bağırarak vapurun içerisinde koşmaya başladı: " Durdurun ! durdurun vapuru ! inecek var." O anda kadının bu sözlerini duyan yolcular şaşkınlıklarını üzerinden atıp, katıla katıla gülmeye başladı.
Ya kadın sarhoş, ya da uyuyup kalan bir yolcu idi. Kim bilir? Kaç kere Kadıköy, Eminönü arası gitti geldi? Doğal olarak uyandığında nereye gittiğini bilmiyordu. Yapacak bir şey yoktu. Vapur hareket etmişti bile. Görevlilerin O'nu filika ile iskeleye taşıyacak halleri de yoktu. Kadıköy'e kadar mecburen gidecek ve geri dönecekti.
Bu espri arkadaşımla benim aramda bayağı tutmuştu o günlerde.Gülmek istediğimiz zamanlarda " Durdurun! durdurun! inecek var."dememiz yetiyordu.