Varlık âlemindeki tüm oluşlar belirli sınırlar, dengeler ve ölçüler üzerine kuruludur. Kur’an, bu evrensel gerçekliği “mîzan” kavramıyla açıklarken modern bilim de fizikten biyolojiye kadar her alanda denge prensiplerini keşfetmektedir.
- İlahî Ölçü ve Kâinattaki Mîzan
Kur’an, evrendeki tüm yaratılışın belirli bir ölçü ve denge ile gerçekleştiğini vurgular:
> “Şüphesiz ki biz her şeyi bir ölçüyle yarattık.”
(Kamer Suresi, 49)
> “Her şeyi yaratmış ve ona bir ölçü belirlemiştir.”
(Furkan Suresi, 2)
Bu ayetler, varlıkların rastgele değil, belirlenmiş maksimum-minimum sınırlar içerisinde varlık kazandığını gösterir. Bu ölçü aşıldığında ise sistemler bozulur. - İnsan Genetiğindeki İlâhî Denge
İnsan boyu, kilo dengesi, organ fonksiyonları, DNA yapısı matematiksel bir hassasiyet üzerine kuruludur. Gen ifadesindeki küçük bir sapma bile:
- Dismorfik gelişim
- Metabolik bozukluk
- Hastalıklar
- Ölüm
gibi sonuçlara yol açar.
Her hücre, Allah’ın koyduğu biyolojik ölçü sistemine tâbidir. - Kan Değerleri ve Homeostaz: Hayatın İnce Ayarı
İnsan vücudu sürekli denge hâlindedir:
DeğerMinimum – Maximum Aralığı Aşılınca Ne Olur?
ŞekerŞok, koma, organ hasarı
SodyumFelç, bilinç kaybı
TansiyonKalp krizi, beyin kanaması
Bu durum Allah’ın denge kanununun insandaki yansımasıdır. - Nüfus Dengesi: Görünürde İnsan, Gerçekte İlâhî Plan
Ülkelerin nüfusu:
Ekonomiyi
Kaynak yönetimini
Toplumsal barışı doğrudan etkiler. Aşırı nüfus artışı ya da aşırı düşüş savaş, göç, kıtlık gibi dengeleyici sonuçlara götürebilir.
İnsan planlar yapar; fakat:
> “Şüphesiz ki Rabbin dilediğini yapandır.”
(Hud 107)
Dengeyi Allah kurar. - Yeryüzü Dengesi ve Depremler
Yer kabuğunun enerjisi birikir ve maksimum bir sınırı aşınca deprem meydana gelir. Bu da fiziksel âlemdeki ölçünün delilidir:
Levha sınırlarında stres artışı
Enerji boşalması → Deprem
Eğer stres sonsuz olsaydı, yeryüzü yaşanabilir olmazdı. Deprem bile bir ölçüdedir. - Eğitim, Sosyal Sistemler ve İlâhî Düzen
Üniversiteler, sınav sistemleri gibi insan eliyle düzenlenen yapılar bile bir ölçüye tâbidir. Hiçbir bölüm maksimumunu ve minimumunu aşamaz. Maksimumlarına varınca düşüşe minimumlarına varınca yükselişe geçerler. Aşırı kontenjan, aşırı zorluk veya aşırı kolaylık:
Eğitim sistemini çökertebilir
Sosyolojik krizler doğurabilir
Görünürde insanlar değişiklik yapar; gerçekte:
> “Ve Allah'ın dilemesi dışında siz dileyemezsiniz.”(İnsan Suresi, 30) - Fiziksel Sınır: Entropi ve Kıyamet Gerçeği
Termodinamiğin 2. kanunu: Entropi sürekli artar. Düzen bozulmaya, enerji dengesi tükenmeye doğru gider.
Modern bilimin beklediği senaryo:
Maksimum entropi → Evrensel ölüm (Heat death)
Kur’an’ın kıyamet tasviri, fiziksel bir sona işaret eder:
> “Saat yaklaştı...”(Kamer 1)
Evrenin bile bir maksimumu vardır: Ölçünün sonu kıyamettir. - Veri Bilimi ve İlâhî Kanunları Okumak
Veri bilimi:
Sınırları,
Anomalileri,
Kırılma noktalarını görmemizi sağlar. Esasen, Allah’ın koyduğu ölçüyü çözümleme çabasıdır. Ölçüyü okuyabilen kişi:
Riskleri öngörür,
Krizleri engeller,
Yönetimde hikmetli davranır.
Kâinatta:
Kaos yoktur, düzen vardır.
Tesadüf yoktur, ölçü vardır.
Gizli ilim yoktur, keşfedilmeyi bekleyen kanunlar vardır.
İnsan, bu ilâhî ölçüyü okudukça:
Tevhidi daha derinden idrak eder,
Bilim ve iman arasında bir çelişki olmadığını görür,
Kader ve sebepler arasındaki ilişkinin hikmetine vakıf olur.
Allah, ölçünün sahibidir; insan ise o ölçüyü çözmeye çalışan bir misafirdir.


