"Dünyayı değiştirmek için edebiyat yeterli değilse, en azından okuyucunun başını ağrıtır." - Oscar Wilde"

Karanlıktan Korkarken Karanlığın Esiri Olan Adam

Gün doğmadan dön, Bu gece çok yabancı.

yazı resimYZ

Sen, karanlıktan korkarken, karanlığın esiri olan adam.

Yanımda olabileceğini düşündüğüm gecelerde, rüyalarca seni sayıkladım.

Nerelerde sabahlayacağımı bilirdin, hiç birine uğramadın.

Kalem tutmayı beceremeyen elleri tuttun, işte ben tam o anda yok oldum.

Aşık olduğumu hissederdim her yağmur yağdığında, o sevgi yolunda.

Ne yol kaldı, ne yağmur..
Çöllerimde yürüyorum yalnız başıma, neredesin sen?
Neredesin?

Yürüdüğüm her adımda, sana yakınmış hissini veren bu çölden uzaklaşmak istiyorum.

Dertlerimi ve bu belirsizliği bir kenara bırakıp, kısrak gibi koşmak.

Olmuyor,
Yapamıyorum.

Seni içimde öldüreceğim korkusuyla susuyorum.

Bir ay ışığı, geleneksel huzurundan vazgeçer mi?
Geçemiyorum..

Gün doğmadan dön,
Bu gece çok yabancı.

KİTAP İZLERİ

Dokuzuncu Hariciye Koğuşu

Peyami Safa

Acının ve Istırabın Edebiyatı Peyami Safa'nın "Dokuzuncu Har-iciye Koğuşu", hastalığın pençesindeki insan ruhunun zamana meydan okuyan bir keşfi olmaya devam ediyor. Edebiyatın en temel işlevlerinden
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön