Kur'andaki Gerçek Şeriat ve Hadis Şeriatı Arasındaki Farklar

Şeriat kelimesi, köken olarak "yol" anlamına gelir ve bir Müslümanın hayatını yönlendiren temel ilkeleri ifade eder. Ancak İslam tarihi boyunca, Kurandaki şeriat ile hadislerin oluşturduğu şeriat arasında önemli ayrılıklar ortaya çıkmıştır. Kuran, bir Müslümanın izlemesi gereken yolu açıkça belirlerken, zamanla bu yola hadisler ve tefsirler yoluyla farklı anlamlar yüklenmiştir. Bu süreç, İslam toplumlarının bazı konularda sapmasına neden olmuştur. Bu makalede, Kuran şeriatı ile hadis şeriatı arasındaki temel farklar ele alınacak ve Kuranın evrensel değerleri vurgulanacaktır.

yazı resimYZ

Şeriat kelimesi, köken olarak "yol" anlamına gelir ve bir Müslümanın hayatını yönlendiren temel ilkeleri ifade eder. Ancak İslam tarihi boyunca, Kurandaki şeriat ile hadislerin oluşturduğu şeriat arasında önemli ayrılıklar ortaya çıkmıştır. Kuran, bir Müslümanın izlemesi gereken yolu açıkça belirlerken, zamanla bu yola hadisler ve tefsirler yoluyla farklı anlamlar yüklenmiştir. Bu süreç, İslam toplumlarının bazı konularda sapmasına neden olmuştur. Bu makalede, Kuran şeriatı ile hadis şeriatı arasındaki temel farklar ele alınacak ve Kuranın evrensel değerleri vurgulanacaktır.
Kuran Şeriatının Temel İlkeleri
Kuran, bir Müslümanın yaşamını düzenleyen temel ilkeleri içerir. Haramlar açık ve kesin şekilde belirtilmiş, bunun dışında helal olan şeylere sınır getirilmemiştir. Kuran, aklı, bilimi, eğitimi, birliği ve sevgiyi öne çıkarır. Bu bağlamda, Müslümanın:
Demokratik bir yapıyı benimsemesi,
Modern, kültürlü ve sevgi dolu olması,
Bilgiye ve bilime açık bir yol izlemesi gereklidir.
Bunun aksine, hadisler ve geleneksel yorumlarla şekillenen bir şeriat anlayışı, genellikle Kuranın bu temel ilkeleriyle çelişmektedir.
Kuran Şeriatı ile Hadis Şeriatı Arasındaki Farklar

  1. Bilgi ve Bilime Yaklaşım
    Kuran şeriatı, insanları bilime ve bilgiye teşvik eder. Eğitim ve öğrenim Kuranın merkezinde yer alırken, hadis şeriatı olarak nitelendirilen anlayışta, bilimsel ilerlemeye ve araştırmaya çoğu zaman mesafeli bir duruş sergilenir. Tarihte, Takiyüddin bin Mehmed gibi bilim insanlarının rasathaneleri yıkılmış, bilimle uğraşan kişiler engellenmiştir.
  2. Kadınların Eğitimi
    Kuran şeriatında, kadınların eğitimi ve toplumda aktif roller üstlenmesi teşvik edilir. Buna karşılık, hadis şeriatı anlayışı, genellikle kadınların sadece evde çocuk bakmakla yükümlü olduğu bir yaşamı öne çıkarır. Bu yaklaşım, toplumun yarısının potansiyelini kullanamamasına neden olur.
  3. Duygusal Denge ve Mutluluk
    Kuran, yas (üzüntü) tutmayı haram kılarak bireyin ve toplumun pozitif bir yaşam sürmesini destekler. Ancak hadis şeriatı anlayışı, ağlamayı ve hatta ağlayamıyorsa ağlıyormuş gibi yapmayı önerir. Bu, bireysel ve toplumsal mutluluk yerine kasvetli bir atmosfer oluşturur.
  4. Sanat ve Estetik
    Kuran şeriatı, sanata ve estetiğe önem verir. Süleyman kıssasında, elçiler tarafından Süleymana heykeller yapıldığı açıkça belirtilir. Buna karşın, hadis şeriatı anlayışı resim ve heykeli haram ilan etmiş, sanatı toplumdan uzaklaştırmıştır.
  5. Toplumsal Birlik ve Beraberlik
    Kuran şeriatı, Ali İmran Sûresi 103. ayetinde, birlik ve beraberliğin önemini vurgular. Hadis şeriatı ise ihtilafı (görüş ayrılığını) rahmet olarak kabul etmiş ve toplumda gereksiz ayrışmalara sebep olmuştur. Bu durum, İslam dünyasının birliğini zayıflatmış, farklı mezhep ve görüşler arasında çatışmalara yol açmıştır.
    Kuran şeriatı, Müslümanlar için rehber niteliğinde bir yaşam yoludur ve bireyin hem bu dünyada hem de ahirette huzur bulmasını amaçlar. Ancak hadis şeriatı, birçok noktada bu temel ilkelerle çelişmekte, Kuranın öngördüğü birliği, bilgiyi ve sevgiyi gölgede bırakmaktadır. Gerçek bir İslam toplumu oluşturmak için, Kuranın evrensel mesajına dönülmeli ve onu saptıran geleneksel yorumlar gözden geçirilmelidir. Böylece Müslüman toplumlar, modern, demokratik, sevgi dolu ve bilgiyi rehber edinen bir yaşam tarzına ulaşabilir. Kuran, insana akıl ve irade verir. İnsanların, Kuranı anlamadan, sadece geleneklerin izinden gitmesi, İslamın özünden uzaklaşmasına neden olur. Kuran şeriatı, Müslümanların gerçek yolu bulmasında en sağlam rehberdir ve bu rehber, her dönemde geçerliliğini koruyacaktır.
Başa Dön