Kurşun'i

Ömrüme o kurşuni renkleri sürebilirmişsin meğer... Bense bir pervaneymişim gözü kapalı ateşe giden...

yazı resimYZ

Bogazımda bişey var öyle dügüm dügüm... Nefes alamayacakmışım gibi. Gözlerimde ki yangın ateş olup süzülecek yanaklarımdan. Sessiz bir bekleyiş...
Umdugum ölümü yaşamıyorum. Böylece bişey daha ögreniyorum hayattan. Acıdan ölmüyormuş insan!..
Bu son ögrendigim daha güçlü kılıyor beni. Sebebi... Yaşıyor olmam mı yoksa katlanıyor olmam mı kestiremiyorum.

Uzun bir yolda diz kapaklarımın üzerine kaç kez düştügümü hesaplamaya çalışıyorum. Kaç kez kabuklaşmamış yaralarımı büyüttüm, hatırlamıyorum artık. Çocuksu bir hevesle gökkuşagı beklerken yeniden yeniden kaç kez koştum. İçimdeki ağrıları, ağırlığı yine orda taşımayı böylece ögrendim. Ve en önemlisi zaman... Ona ne çok sığındım... Getirmekte oldugu sona kendimi hazırladığıma ne çok inandım, yalandan da olsa... Sonra yeniden yine aksi cümlelere kandım. Saçma sapan bişeyler büyüttüm içimde. Kör karanlıklara gözyaşlarımı bırakmak için çekildigimde anladım saçmalığını. Aynı şeyi kaç kez yaşamalı ki insan, tekrar yaşamamak için. Kaç kez kırılmalı, kaç kez dökülmeli, kaç kez yıkılmalı...

Bütün karmaşalarımdan sıyrılan sonuç o ki;
Ömrüme o kurşuni renkleri sürebilirmişsin meger...
Bense bir pervaneymişim gözü kapalı ateşe giden...
17.02.2010

Başa Dön