"Yazmak, bir hayaleti kovalamak gibidir; yakaladığında ya bir kitap olur ya da sadece bir parça toz." - Neil Gaiman"

yazı resim

Var sen beni masal kuşu san.
Hüzün konağının tavan arasında,
Göçemeyen, tek kanatlı bir kırlangıç olduğumu bilme.

Yeşile boyuyor bekçi, beslediği çekirgenin kafesini.
Olur ya, başak tarlasında sanar hayvancık kendini.
Sanrılarımız çoğaldıkça yaşadığımızı sanmıyormuyuz hepimiz.
Gözlerimiz kapalı, hep bir bulutun peşinden koşarken sesimiz.

Her gün baştan başlıyor bu mavi sürgün,
Ay ışığında sona vardı sandığım.

Mermer oymalı tutunmaların ahşap basamakları kadar güvenli,
Bu hayatta adım atmak ürkütücü ve korkunç değil mi?
Korkularımız çoğaldıkça cesaretimizi sınamıyormuyuz hepimiz.
Kalplerimiz özgür, hep bir düşüncenin kasığında kıvranırken beynimiz.

Her gün kalbimi bağışlıyorum, aşk doymuyor.
Her gün aşk yaşıyorum, kalbim duymuyor.

Var sen herseyi mukaddes ve mübarek kıl.
Şeytanın yalan çanağı iki dudağın arasında,
Suskun meleklerin kanını içtiğini bilme.

KİTAP İZLERİ

Dokuzuncu Hariciye Koğuşu

Peyami Safa

Acının ve Istırabın Edebiyatı Peyami Safa'nın "Dokuzuncu Har-iciye Koğuşu", hastalığın pençesindeki insan ruhunun zamana meydan okuyan bir keşfi olmaya devam ediyor. Edebiyatın en temel işlevlerinden
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön