Memet Fuat

Ülkemizde edebiyat eleştirisinin öncü isimlerinden biriyle ilgili bir saygı duruşu

yazı resimYZ

Çok ciddi hastasınız, evden çıkmanız yasak, bir solunum cihazına bağlı olarak odanızın sınırları içinde yaşayacaksınız ve günleriniz sayılı dendiğinde ne yapardınız, ne hisseder, nasıl bir şekilde yaşamaya karar verirdiniz?
İşte Memet Fuata doktoru bu tembihlerde bulunmuştu, kabullendi, kabullenmekten başka çaresi de yoktu zaten. Peki ne yaptı Fuat, pes mi etti, uyuyarak, yatarak ve üzülerek mi geçirmeye karar verdi ömrünün belki de son demlerini. Hayır! Gerçek bir edebiyat aşığının yapacağını, yapması gerekeni yaptı. Tüm yazılarını gözden geçirdi, düzeltmeler ve eklemeler yaptı, yeni yazılar kaleme aldı, art arda birçok kitap çıkardı hastalık süresince: Yaşamı boyunca edebiyata hevesli gençlerin ürünlerini yayınlayarak geçen koca bir ömürden sonra
Evet, edebiyatımızda eleştirinin en önemli isimlerinden birinden, Nazımın Pirayesinin biricik oğlu Memet Fuatından bahsedeceğim bugün sizlere.
Yayınlanan tüm kitapları okumaya insan ömrü yetmez, o halde kaliteli eserleri seçecek, onlara yoğunlaşacak ve kendi fikir dünyasını yaratacak okuyucu, bu noktada eleştirmenler ön plana çıkmaktadır. İyi bir eseri keşfetmek, okuyucuya bunları haber vermek, yazarların artı ve eksi yönlerine hakkaniyetli bir şekilde değinerek onların daha iyi eserler ortaya koymalarına yön vermek, eleştirmenin biricik gayesi. Memet Fuat da şiiri merkeze alarak edebiyatın her alanına dönük nitelikli yazılarıyla bir ışık oldu kültür sevdalılarına.
İngiliz filolojisini bitiren Memet Fuat, paşa bir dedenin ve Nazım Hikmet gibi kendini ispatlamış bir ismin oğlu olmanın verdiği avantajla kendini kitaplarla dolu bir büyülü dünyada buldu, kısa zamanda yazılarıyla tüm çevrelerin dikkatini çekmeyi başardı. Daha 25 yaşındayken, o dönemin kanaat önderlerinden diyebileceğimiz Nurullah Ataçla tartışmalara girmesi ve genelde haklı çıkması yazar hakkında fikir verecektir. Geniş kültür birikimini onlarca saygın ödülle taçlandıran Memet Fuatın kendine kadar ayrı bir sanat dalı olarak görülmeyen, fazla önemsenmeyen eleştiri alanının belki de tek başına savaşçılığını yapması, eleştirinin hak ettiği alakaya kavuşmasına öncülük etmesi hiçbir zaman unutulmayacak hizmetlerdir. Ama onun en büyük hizmeti, yukarıda da belirttiğimiz gibi, pek çok yeni yazar ve şairi keşfederek edebiyatımıza kazandırması oldu.
Çıkardığı yıllık, antoloji ve dergilerde sağ-sol ayrımı yapmadan ürünlere yer vermesi bugün dahi özlem duyduğumuz bir meziyet. Bu yönüyle sol cenahtan oldukça büyük tepkiler toplamış olsa da vazgeçmeyişi, prensiplerinden ödün vermemesi Doğan Hızlan, Hilmi Yavuz ve Fethi Naci ile birlikte edebiyatımızın dört kanaat önderinden biri olarak anılmasını sağladı haklı olarak.
Memet Fuat üzerine yapılmış tek çalışmanın sahibi olmak hala çok gurur duyduğum özelliğim olsa da böylesine büyük bir eleştirmen hakkında bir armağan kitabın yayınlanmamış olması da en başta kendilerini edebiyat dünyasına kazandıran kalemlerin günahı kanaatimce. Okuyucuların onun birbirinden kıymetli kitaplarını ziyadesiyle istifade ederek okuyacaklarından eminim

Başa Dön