"Yarınki gazetede ne yazıyorsa, bugünkü gazetede de aşağı yukarı aynısı yazıyordur." — Mark Twain (Kurgusal)"

Ona Dair

o'na özel

yazı resim

bakislarini sildim,
kucuk bir deniz dalgasiyla,
deniz dalgasi korktu ve buyudu gozlerinin sicakliginda,
gitmelerine inat dalgalar yarattim,
bariyerler engeller yerine,
dalgalarimi koydum gonlumun sarayina...

ben en cok gelmelerini sevdim,
bana kosar adim gelmelerini,
bir de inatci baharlari sevdim gozlerinde,
bana gulerken, beni severken ve benden ayrilirken,
hep farkli bakar gozlerin...

ben gozlerini sevdim,
senin gozlerinin bir esi olsaydi dunyada
suphe duserdi sevgime..
lakin sen teksin....

zaten tek olmasaydin,
kosar adim gelmezdim sana,
o yaramaz sevimliligimi katmazdim,
bakislarima,
senin icin yanışımı fısıldamazdım kulağına...

ve biliyorsun işte..
o halkayi takmazdim sağ parmağima....

tatlım, tatlı sevgilim deyişini özledim..,
kollarinla sarışını ozledim...
basit yazmak istedim...
çünkü kelimelerin karmasında..
beraber anlarimizi yazıya dokmekten korktum,
çünkü biz birlikte özeliz...
bir bütünüz bu dünyanın gölgesinde...
aşkımız özlemle dolu, aşkımız yaramazlıklarımızla dolu,
aşkımız zekamızla dolu..
ben senin güzel kokan çiçeğimsen,
sen dağları deviren volkanımsın içimde... ]

KİTAP İZLERİ

Eşekli Kütüphaneci

Fakir Baykurt

Fakir Baykurt’un Vasiyeti: Kapadokya’da Bir Umut Destanı Bir yazarın son eseri, genellikle edebi bir vasiyetname niteliği taşır; kelimelerin ardında bir ömrün birikimi, son bir mesaj
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön