SENİ BEKLİYORUM
Hüzünlü bir yansımadır Hayat
Sabaha uyanan serseri arzuların boşluğunda,
Bir uçurumun kenarında,
Bir ayrılığın duvarında,
Ve bir kavuşmanın “Oldu olacak” civarında
Sarılmanın sonsuz romantizminde, Manalı loşluğunda,
Gidişin hangi mevsimdeydi unuttum,
Hatırlamak da istemiyorum zaten,
Şu an yalnızca dönüşüne odaklandım içimden…
Yine o yerde, O masada, eşsiz gözlerinin gölgesinde,
Seni bekliyorum.
Adın çöldeki yolcuya su,
Özlemine artık dayanamıyorum, yokluğuna da doğrusu…
Gelmelisin, ellerin ısıtmalı ellerimi,
Susmalısın konuşturarak gözlerini
Ve gece çıldırmalı gelişinle,
Şarkılar söylemeli herkes.
Rakkaseler varlığına pervane
El çırpmalı insanlar bu kavuşmaya,
Az önce buradaymış olsun,
Artık yokluğundan bana ne?
Ve saatler sonsuza ilerledi,
Uzun zamandır buradayım,
“Çaresizim” demiştim,”sensizim” demiştim.
Sinirlendim, Avuçlarım terledi,
Ben beni bıraktığın gibiyim, dardayım.
Gelmedin sevdalı yüreğim hala divane
14/02/2005
Seni Bekliyorum
Hayat ve sevda üztüne bir kaç düşünce aslında seni ne kadar sevdiğimin manzum hikayesi bu