Özlüyorum seni, hem de çok...
Hayattaki tek iyi alışkanlığım seni sevmekti.
Çiçeğe benzerdi gülüşlerin
Her bir tebessümün, kahkahan ayrı bir renkti
İçimde açardın tüm güzelliğinle.
Dolaştığın buğday tarlalarından kıskanırdım seni
Rüzgarın savurduğu her dala saçlarının kokusu sinmiş
İçime çekiyorum seni son nefesime kadar
Kokunu hissedip, kaybolduğum labirentlerde bulmaya çalışıyorum yolumu.
Duvarlara çarparak yalpalasam da nafile.
Olmuyor, olmuyor be sevdiğim...
Ne kadar çabalasam da kalkamıyorum düştüğüm yerden
Sensizlik acı.
Beklemek, umut etmek, sabretmek, korkmak...
Senden gelen ne varsa kabulümdür.
Yeter ki hissedeyim varlığını
Yeter ki sen gitme benden
Çevirme gönlünü bana, kırma kolumu kanadımı
Döndürme yüreğimi viran bir şehre, talan etme duygularımı
Al, al senin olsun bütün bir ömrüm
Razıyım nefessiz kalmaya
Razıyım soğuk kaldırım taşlarında sabahlamaya
Aç yatmaya, sigarasız kalmaya.
Günlerdir düşünüyorum,
Nedir gözlerini gözlerimden sakınmanı gerektiren?
Ey yoluna kurban olduğum,
Yarım kalan türkülerim, baharda açan nazlı çiçeğim,
Ey yolunda acıyan sol yanım!!!
Ya gel en güzel halinle bana,
Ya da avuçlarında sıktığın yüreğimi salıver gökyüzüne.
Azat et sendeki bütün duygularımı
Al git bende kalan seni
...... Ve gittin.
Üzerimdeki bütün yükü attım gidişinle birlikte
Uykusuz gecelerde ağırlaşan göz kapaklarım dökmediği için yaşlarını, umarsızca kapanıyor artık.
Çaresiz ve anlamsız değil bakışlarım
Şimdilerde yarım kalan şiirlerimsin benim
Sonunu hiçbir zaman getiremediğim...