"Bana bir kitap verin, bir de kahve; gerisi zaten kendiliğinden saçmalayacak." – Dorothy Parker (kurgusal)"

yazı resim

Rişde-i Meryem gibi ördüm kederi
elimde bir kırık suzeni,
bahtıma düşen her bir ilmiği
Bismillah deyip dokudum
dilimde bir dua
alev alev kıvranan
çöl geceleri makamında,

gözlerime dolan bir avuç yangınla
boğazıma yapışmış sukunet boşluğunda
sesim sessizlikle boğuşsa da
çağırıp dururum seni
ey benim kederimin ilmek ilmek işlediği
gittiğin yer neresidir
ve kimler senin eteklerine pervanedir şimdi,

bu karanlık gecenin kıskacında,
hangi bahtın yırtıp atacağını
bilmediğim sabrımla
soğuk bir yalnızlığın
saçlarıma yangın gibi oturuşuna
kim dayanır ki bu acıya
sen ve benden başka,

bizi seçmişse kader
suskunluktur bildiğim tüm kelimeler,
taşınca gözümün bendi
sarılırım sımsıkı kendime
avucuma batar bir suzeni
bin acı kapaklanır üzerime
Rişde-i Meryem gibi.

EbrU OluR.

KİTAP İZLERİ

Nohut Oda

Melisa Kesmez

Melisa Kesmez’in ‘Nohut Oda’sı: Eşyaların Hafızası ve Kalanların Kırılgan Yuvası Melisa Kesmez, üçüncü öykü kitabı "Nohut Oda"nın başında, Gaston Bachelard'dan çarpıcı bir alıntıya yer veriyor:
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön