"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."

Tercih Danışmanlığı ve İslami Perspektif: Eleştirel Bir Değerlendirme

Bu makale, Türkiye'de hızla büyüyen üniversite tercih danışmanlığı sektörünün İslami perspektiften değerlendirilmesini ele alıyor. Helal kazanç, dini-ahlaki prensipler ve meşruiyet açısından bu mesleğin incelendiği çalışma, Kur'an ayetleri ışığında tercih danışmanlığının İslam hukuku çerçevesindeki yerini tartışıyor. İslam'ın helal rızık konusundaki hassasiyetini merkeze alan metin, güncel bir meslek alanını dini referanslarla değerlendiriyor.

yazı resim

Üniversite tercih döneminde öğrencilere yol gösterme hizmeti sunan tercih danışmanlığı sektörü, son yıllarda Türkiye'de hızla büyüyen bir alan haline gelmiştir. Ancak bu hizmetin İslami açıdan meşruiyeti, kazancın helal olup olmadığı ve sunulan yöntemlerin dini-ahlaki boyutu tartışmalı konular arasındadır. Bu makalede, tercih danışmanlığının İslam hukuku ve ahlak ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmesi amaçlanmaktadır.
Allah'ın Emrettiği Helal Kazanç Yolları
İslam dini, insanların rızkını temiz yollardan kazanmasını emreder. Kur'an-ı Kerim'de "Ey insanlar! Yeryüzünde bulunan şeylerin helal ve temiz olanlarından yiyin" (Bakara 2/168) buyurularak helal kazancın önemi vurgulanır. Batıl yollarla, yani haksız ve meşru olmayan şekillerde mal edinmek ise açıkça yasaklanmıştır: "Mallarınızı aranızda batıl yollarla yemeyin" (Bakara 2/188). Bu temel ilkeden hareketle, herhangi bir kazanç yolunun meşruiyeti değerlendirilirken, onun mahiyeti, metodu ve niyeti dikkate alınmalıdır. Tercih danışmanlığı da bu bağlamda incelenmeyi hak eden bir alandır.
Tercih Danışmanlığında Kullanılan Yöntemlerin Problemli Yönleri
Kumar Ve Fal Temelli Yaklaşımlar
Tercih danışmanlığında yaygın olarak kullanılan bazı yöntemler, esasen kumar ve fala dayanır. Örneğin şu şekilde tavsiyeler verilmektedir:
- "Sıralamanızın %75'i kadar yukarıdan hayal bölümler yazın"
- "Sıralamanızı 0.9 ve 1.1 ile çarparak orta bölümleri belirleyin"
- "Son tercihlerde sıralamanızın 1.5 katı veya 2 katı aralığındaki bölümleri yazın"
Bu tür öneriler, istatistiksel olarak işe yaramaz özündeyse kumar ve fala dayalıdır. Bu tavsiyelerin "yazı tura atma" veya "falcılık" olarak nitelendirilmesi, istatistiksel olarak işlevsiz olması nedeniyledir. Yine İslam'da gaybı bilme iddiası, kehanet ve şans oyunları da kesinlikle yasaklanmıştır. "De ki: Gökler de ve yerde gaybı Allah'tan başkası bilemez" (Neml 27/65) ayeti, gelecek hakkında kesin bilgi vermenin yalnızca Allah'a ait olduğunu bildirir. Bir danışmanın "bu bölüme kesin yerleşirsin" veya "bu sıralama bu aralığa denk gelir" gibi iddialarına güvenmek, gaybı bilme iddiasına yaklaşır. Kumar, İslam'da açıkça haram kılınmış bir eylemdir (Maide 5/90-91). Kumarın özü, şansa dayalı kazanç elde etme çabasıdır. Tercih danışmanlığında ücret talep eden ve kesin olmayan tahminlerle öğrencileri yönlendiren bir yapı varsa, bu durum kumarın mantığına benzer. Çünkü hem danışman hem de öğrenci, gelecekte gerçekleşecek belirsiz bir olaya (yerleşme) dair para ödeyerek bir beklentiye girmektedir.
Nasihat Üzerinden Kazanç Elde Etmenin Hükmü
Nasihat İbadettir
İslam'da nasihat, yani başkasına doğru yolu göstermek, iyiliği emretmek, öğretmek, rehberlik etmek ibadet kapsamındadır. İbadet ise Allah rızası için yapılır, dünyevi karşılık beklenmez. Kur'an'ı Kerim'de elçilerin tutumu bu konuda çok açıktır. Nuh, Hud, Salih, Lut ve Şuayb gibi tüm elçiler kavimlerine şöyle seslenir:
> "Ve buna karşılık sizden bir ecir istemiyorum. Benim ecrim yalnızca alemlerin Rabbine aittir." (Şuara 26/109, 127, 145, 164, 180)
Bu ifade Şuara Suresi'nde beş kez tekrar edilerek vurgulanır. Allah'ın dinini tebliğ etmek, insanlara doğruyu göstermek, onlara faydalı bilgi vermek gibi eylemler karşılığında dünyevi ücret talep etmek, yoluna aykırıdır.
Tercih Danışmanlığı Nasihat midir?
Tercih danışmanlığı, özünde bir öğrenciye "hangi bölümü seçmelisin, nasıl sıralama yapmalısın, geleceğin için en doğru karar hangisi" gibi sorularda yol gösterme çabasıdır. Bu, tam anlamıyla bir nasihat, bir rehberlik eylemidir. Danışman, bilgi ve tecrübesiyle öğrenciye yardımcı olmaya çalışır. Eğer bu eylem, ibadet niteliğinde bir nasihat olarak kabul ediliyorsa, o zaman bunun üzerinden sistematik şekilde gelir elde etmek İslami açıdan sorunludur. Çünkü ibadet, ticarete konu edilemez. Bilgi paylaşımı, öğretme ve yönlendirme, Allah rızası için yapılması gereken eylemlerdir.
Kader İnancı ve Tevekkül Boyutu
Allah'ın İlmi ve İnsan Çabası
Bir öğrencinin hangi bölüme yerleşeceği, hangi üniversiteyi kazanacağı, gelecekte ne olacağı gibi konular Allah'ın ilmindedir. Kur'an'da "Her şeyin ölçüsü O'nun katındadır" (Ra'd 13/8) ve "O, yaptıklarından sorumlu tutulmaz, onlar sorguya çekilirler" (Enbiya 21/23) gibi ayetlerle Allah'ın mutlak hakimiyeti vurgulanır. İnsan çaba gösterir, elinden geleni yapar, ancak neticenin gerçekleşmesi Allah'ın takdirindedir. Tercih yapmak, çalışmak, hazırlanmak insanın görevidir ancak "kesin sonuç" iddiasında bulunmak, Allah'ın iradesini göz ardı etmektir.
Şirk Riski
Bir tercih danışmanının "benim yönlendirmemle bu öğrenci doğru tercihi yaptı ve yerleşti" diye düşünmesi veya bunu pazarlama argümanı olarak kullanması, şirk riskini barındırır. Çünkü bu, sanki sonucun gerçekleşmesinde danışmanın etkisinin Allah'ın iradesinden bağımsız bir güç olduğu izlenimi verir. Şirk, Allah'ın sıfatlarını başkasına atfetmektir. Gaybı bilme, takdir etme, yaratma gibi sıfatlar yalnızca Allah'a aittir. Bir danışmanın "ben bilirim, ben gösteririm, benim sayemde kazandı" gibi bir tutum içinde olması, en azından üstü kapalı bir şirk iddiası taşır.
Dünyevi Başarı Odaklı Yönelim
Dünya ve Ahiret Dengesi
Kur'an, insanı hem dünya hem de ahiret için dengeyi gözetmeye çağırır: "Allah'ın sana verdiği şeylerde ahiret yurdunu ara ama dünyadaki nasibini de unutma" (Kasas 28/77). Ancak yalnızca dünyevi menfaati hedefleyen, maddi kazancı maksimize etmeye odaklı bir yaşam tarzı eleştirilir.
Hud Suresi'nde şöyle buyrulur:
> "Kim dünya hayatını ve ziynetini isterse onlara yaptıklarının karşılığını tam veririz. Ve onlara orada bir noksanlık yapılmaz. Bunlar, kendileri için ahirette ateşten başka bir şey olmayanlardır. Ve orada işledikleri boşa gitmiştir. Ve yapmakta oldukları geçersizdir." (Hud 11/15-16)
Bu ayetler, dünyayı amaç edinenlerin ahirette karşılaşacakları durumu açıkça ortaya koyar.
Tercih Danışmanlığının Odak Noktası
Öğrencinin mezun olduktan sonra topluma nasıl faydalı olacağı, hangi alanda insanlığa hizmet edeceği, Allah'ın rızasına uygun bir meslek seçip seçmediği gibi sorular genellikle göz ardı edilir. İslam'ın önceliği, insanın Allah'a kulluk bilinciyle yaşaması ve ahirette hesap vereceğini unutmamasıdır. Ancak günümüzde tercih danışmanları bu bilinçten uzak, tamamen kumara ve fala dayalı dünyevi bir hizmet sunmakta nicel veri analizi bilenleri bulunmamaktadır. Bu da hizmetin kazancını bereketsiz ve ahirette sorgulanacak bir kazanç yapmaktadır.
Hizmet Bedeli mi, Kazanç Aracı mı?
Gider Karşılığı ve Niyet
İslam hukukunda, bir hizmetin karşılığında makul bir bedel almak, bazı durumlarda meşru kabul edilebilir. Burada kritik olan nokta niyettir. Eğer niyet, "bu işi Allah rızası için yapıyorum ama masraflarım var, bunların karşılanmasını istiyorum" ise, bu meşru bir taleptir. Ancak niyet "bu işten para kazanacağım, bu benim geçim kaynağım" haline gelmişse, o zaman iş, ibadet olmaktan çıkıp ticarete dönüşür.
Tercih Danışmanlığının Ticari Boyutu
Türkiye'de tercih danışmanlığı sektörü, milyonlarca liralık bir endüstri haline gelmiştir. Şirketler kurulmuş, paketler satılmakta, reklam kampanyaları yapılmakta, franchise modelleri geliştirilmektedir. Bu, açıkça ticari bir faaliyettir. Bir danışman, bu işi "öğrencilere gönüllü yardım edeyim, masrafım çıksın" düşüncesiyle değil, "bu benim mesleğim, bu işten para kazanıyorum" mantığıyla yapıyorsa, artık bu nasihat değil, ticari bir hizmettir. Ve nasihat üzerinden ticaret yapılması, İslami açıdan meşru değildir.
Danışmanların Bilgi ve Uzmanlık İddiası
Gerçek Uzmanlık mı, Yanılsama mı?
Tercih danışmanlığı yapan kişilerin, aslında veri bilimine hakim olmayan yeni mezun gençler ve geçmiş yıllarda kendileri tercih yapmış, biraz araştırma yapmış kişilerdir. Aralarında veri bilimi gibi alanlarda resmi eğitim almış uzmanlar bulunmamaktadır. Öğrencilerin tercih yapması için ihtiyaç duyduğu bilgiler -geçmiş yıl taban sıralamaları, kontenjanlar, bölüm tanıtımları- zaten kamuya açıktır. ÖSYM ve üniversitelerin web siteleri, bu bilgileri ücretsiz olarak paylaşır. Öğrenciler, aileleri ve öğretmenleri bu bilgilere erişebilir ve tercih yapabilir. Danışmanların sunduğu "ekstra" hizmet, bu verileri bir araya getirmektir. Bu, gerçek bir uzmanlık mı yoksa bilgiyi paketleyip satmak mı? İslami açıdan, herkesin erişebileceği bilgiyi paketleyip satmak, özellikle de bu bilgi öğrencilerin geleceğini ilgilendiriyorsa, ahlaken sorunludur. Yeni mezun olanlar dışında diğer öğrencilerin tercih danışmanlığı yapanlardan farkı yoktur. Ancak maalesef danışmanlar bu gerçeği gizlerler. Bu durum sektördeki dürüstlük eksikliğine işaret eder. Bilgisizliği ve belirsizliği sömürmek, İslam'ın adalet ve dürüstlük ilkelerine aykırıdır.
Bereketsiz Kazanç ve Ahiret Sorumluluğu
Helal Kazancın Bereketi
İslam'da helal kazancın bereketi, haram kazancın ise bereketsizliği vurgulanır. Haram veya şüpheli kazanç, kişinin dünyasına ve ahiretine zarar verir. Tercih danışmanlığından elde edilen kazanç, yukarıda sayılan gerekçelerle şüpheli veya haram kabul ediliyorsa, bu kazancın bereketsiz olması, kişinin ibadetlerinin kabul edilmemesi ve ahirette hesaba çekilmesi riski vardır.
Ahirette Hesap
Kıyamet gününde her insan, kazandığı her kuruşun nereden geldiğinin, nasıl harcadığının hesabını verecektir. Tercih danışmanlığı yapan bir kişi, ahirette şu sorularla karşılaşabilir:
- Bu parayı nereden kazandın?
- İnsanları yönlendirirken neye dayanarak konuştun?
- Allah'ın rızası mı, yoksa dünya kazancı mı öncelendi?
- Nasihat üzerinden ticaret yaparak ibadeti meta haline getirmedin mi?
- Kumara ve fala dayalı önerilerle ücret talep ettin mi?
Meşru Alternatifler ve Çözüm Önerileri
Gönüllü ve Karşılıksız Yardım
İslam'da en faziletli yardım, karşılıksız yapılandır. Öğrencilere, ailelere, gençlere yol göstermek isteyen bir Müslüman, bunu Allah rızası için, hiçbir dünyevi karşılık beklemeden yapmalıdır. Bu şekilde hem nasihat ibadeti yerine getirilmiş olur, hem de kişinin ahiretteki sevabı artar.
Masraf Karşılığı Hizmet
Eğer bir kişi gerçekten uzmanlık gerektiren, emek yoğun, masraflı bir hizmet sunuyorsa ve bu hizmet nasihat değil, teknik destek niteliğindeyse (örneğin psikolojik danışmanlık, mesleki yönlendirme testi, nicel veri analizi gibi), o zaman makul bir hizmet bedeli talep edilebilir. Ancak burada da niyet çok önemlidir. Asıl amaç kazanç olmamalı, hizmet olmalıdır.
Eğitim Kurumları ve Kamu Hizmeti
Tercih danışmanlığı, ticari bir sektör olmaktan çıkarılıp, kamu kurumları, okullar ve üniversiteler tarafından ücretsiz olarak sunulan bir hizmet haline getirilebilir. Bu, hem öğrencilerin adaletli bir şekilde bilgilendirilmesini sağlar, hem de ticari sömürünün önüne geçer. Tercih danışmanlığı, mevcut uygulamaları ve yaygın metotlarıyla, İslami açıdan birçok sorunlu yönü barındırmaktadır:

  1. Nasihat üzerinden ticaret: Nasihat ibadet niteliğindedir ve para karşılığı satılamaz.
  2. Kumar ve fal temelli yöntemler: Kumar ve falcılık mantığına yakın yöntemlerle öğrencilere belirsiz önerilerde bulunmak, İslam'ın kesin bilgi ve doğruluk ilkelerine aykırıdır.
  3. Kader inancına aykırılık: Sonucu değiştirme iddiası, tevekkül bilincini zedeler ve şirk riskini barındırır.
  4. Dünya odaklı yönelim: Yalnızca maddi kazanç ve prestij hedefli yönlendirme, İslam'ın ahiret ve Allah rızası merkezli hayat anlayışına ters düşer.
  5. Sahte uzmanlık iddiası: Herkesin erişebileceği bilgiyi paketleyip satmak, dürüstlük ve adalet ilkelerine aykırıdır.
  6. Bereketsiz kazanç: Şüpheli veya haram yoldan elde edilen kazanç, dünya ve ahiret huzurunu kaçırır.
    Ancak, eğer bir kişi:
    - Gerçekten uzmanlık gerektiren,
    - Nasihat değil teknik destek niteliğinde,
    - Niyet dünyevi kazanç değil hizmet olan,
    - Masraf karşılığı makul bir ücret talep eden,
    - Öğrencilere ahiret ve Allah rızası bilinciyle yaklaşan,
    - Kesin sonuç iddiasında bulunmayan, sadece bilgi sunan bir şekilde danışmanlık yapıyorsa, bu durumda aldığı ücret meşru kabul edilebilir.
    Sonuç olarak, tercih danışmanlığının mevcut haliyle yaygın uygulamaları, İslami açıdan haramdır. Müslümanlar, kazançlarının helal olmasına son derece dikkat etmeli, Allah rızası için yapılması gereken eylemleri dünyevi çıkar aracı haline getirmemelidir.

Yorumlar

Başa Dön