Yağmur Sonrası Kokan Toprak

Aniden bastırır yağmur, birinci kat balkonun soğuk ve bir o kadar çamurlu betonunda saklanır, yağmuru izlerdik…

yazı resim

Aniden bastırır yağmur, birinci kat balkonun soğuk ve bir o kadar çamurlu betonunda saklanır, yağmuru izlerdik… Bağrırdı annelerimiz ‘’ulen eşşoğlu eşekler çıkın yukarı, yeni giydirmedim mi o pantolonu sana he, bak indirme beni aşağı, e baban gelmeyecek mi akşam’’…

Korkmazdık,korku bilmezdik çocukluk arkadaşlarımla…En uzunumuz bendim, en şişmanımız burhan,en akıllımız Suat,en matrağımız ise oğuz handı…Gazoz kapaklarımız,rengarenk misketlerimiz,ve bir cep dolusu hayallerimiz vardı bizim.Bazen bu hayaller komşu bahçesinden aşırdığımız zerdalilerle,eriklerle karışır,geriye bize gofret,leblebi tozu,bmx bisikletler olarak dönmese de,biz yine hayaller kurardık,birinci kat balkonun soğuk ve bir o kadar çamurlu betonunda…İlk giden burhan oldu,sonra Suat,en sonda oğuz han.Bana geride gazoz kapaklarını,bilyelerini,sporcu kağıtlarını ve koskocaman bir yalnızlık bırakıp öylece gittiler.Benim ve onlar için başlamıştı,sürgün çocukluk yılları,altıyla dokuz yaş arası…

Yağmur yağar,toprak kokar,içine çekersin…Gözünden deli gibi yaş akmasından korkarsın,büyümüşsündür ve ayıptır ağlamak,tuvalette çeşmeyi açıp ağlayamıyorsan eğer,dışarıda özgürce ağlaman için yağmura ihtiyacın olacaktır…Ama en kötüsü yağmur bittiğinde duyduğun toprak kokusu arkadaşlarını anımsattığında,ne cebinde zerdaliler,ne yukarıda bağıran annen,nede o birinci kat balkonunun altına sığabilecek bedenin olacaktır….

Başa Dön