ne düşünüyorsun?
diye soruluyor ya; ne düşünüyorsam düşünüyorum, sana ne!.düşüne düşüne neyi düzeltebiliyoruz!.hangi yanlış doğru, hangi doğru dosdoğru oluyor ki!.boşuna yoruyoruz kendimizi!..ne düşündüğümüzden, neler yaşadığımızdan kimsenin haberi yok nasılsa!..tutup anlatsak, kulakları yok oluyor anlatmaya kalktıklarımızın!.o eskidendi!.
mesela biz büyüklerimizin sözünü dinler, onlar ne derse onu yapardık!.ne o eski büyükler kaldı, ne de o eski çocuklar!.
dedim de; birazcık yalan söyledim. çünkü hala o günlerden geriye kalanlar var!.mesela ben, sen, bir de bize benzeyenler!..ötesi bir hoş kişi olmuş artık!.sıyrılmışlar buralı olmaktan; bizim dışımızda biri olmuşlar!..biz eskiden böyle miydik diye sorup duruyoruz kendimize!..bu nasıl bir değişimdir, anlamak mümkün değil!.
mesela, çocukluğumun hıyar bahçesinde evler kurulmuş artık!..evlerde pinekleyen bir nesil ki, sorma gitsin hüznümü!..ne fakirleştiğimiz umurlarında, ne de dolar efendinin cebimize ne ettiği!..üst katta oturanlar bir hoş bakıyor aşağıdakilere!..yalanlar kıvırıyorlar durmadan!..tam ortasından kesip güneşi, bomlatıyorlar!..ölüyor güneş; ışıksız kalıyoruz böyle!..zamanı geceye çevirenlere kızmak yerine, ödüller veriyoruz; işte bu yakıyor canımızı ve işte bütün eskilerimiz ateşe düşüyor bu yüzden! sen, ben,bize benzeyenler, bizim dışımızdakiler de yanıyor böylece!..yaşadığımız aşklar da yanıyor, yanan şeylerle beraber!.
toptan yok olmaktır bu!.başka türlü nasıl açıklasam, bilmiyorum!.
:))