ZAMANIN KAPILARI KAPANACAK BİR GÜN !
Zamanın kapıları kapanacak bir gün, hepimize...
Yaşadıklarımızı yanımıza alıp, başka bir yerde devam edeceğiz hayatlarımıza. Nefes aldığımız her saniyenin, değerini anlayacağız veya ne kadar güzel geçirdiğimizi düşüneceğiz.
Zamanın kapıları kapanacak bir gün. İçinde bin bir çeşit tadın olduğu hayatdaki herşeyin kullanım süresi bitecek. Yeni ürünleri denemek için, bu saate kadar biriktirdiklerimiz sorgulanacak. Zamanı ve hayatı ne kadar çözdüğümüz, ne kadar anladığımız sorgulanacak.
“Keşke” diye başlayan pek çok cümle kuracağız belki de...Alevlerle dolu kazanlar beklemeyecek belki bizi ama “Keşke” dedirten anlarımızın verdiği acı ile geçireceğiz belki de günlerimizi, gecelerimizi. Karmaşanın içinde unuttuğumuz benliğimizi arayacağız. Dört yanı surlarla kaplı bu inançsız şehirde yapmadığımız, düşümediğimiz herşey çıkacak karşımıza bir bir.
Belki koca bir boşlukta sonsuza dek düşeceğiz. Rüyalarımızda 1 saniyesini bile yaşarken neler çektiğimiz boşluğa, sonsuza dek , ilk anmış gibi düşeceğiz defalarca. Zıplayıp, uyanamayacağımız bir kabus olacak yüzleşmelerimiz. Ne kadar uzağa düşmüşsek kendimizden, o kadar uzun sürecek düşüşümüz de...
En temiz saydığımız yalanlarımızın, inançlarımızın, düşüncelerimizin bile aslında ne denli bizden uzak ve insanlık dışı olduğunu anlayacağız. Karmaşa ve yaşadığımız hayat. Zaman bize kapılarını kapattığında korkumuz olacak.
“Birilerinin şiirleri, birilerinin zehiridir.” der Oscar Wilde; doğru diye anlatılanlar, herkes yapıyor diye yapılanlar, zehrimiz, sonumuz olacak belki de...
İçinizde tüketmediklerinizle kalın...Kendinizle, özünüzle. Ellerinizden kaymasın bir gün bitecek olan zaman, sömürürcesine yaşayın. Kendinizden uzağa düşmeyin yaşarken, bu inançsız şehrin kurbanları olmayın...
ESRA