Bir Kızıl Elma Destanı, Almıla"ya Yürürken
Tanrı dağlarına düştü hayat, / Yüce mağaralarında var oldu türkün soyu,
Tanrı dağlarına düştü hayat, / Yüce mağaralarında var oldu türkün soyu,
zaman içerisinde dolaysız yoldan elde edilen bilginin niteliksizliği ve bağlantısızlığı elinde bilgi olduğunu zanneden insanın internetin doğası hakkındaki bilgisizliğini ön plana çıkarmış ve bu bilgisizlik sonucu insan, internet sanal kuşatmasının hakimiyeti altına girmeye başlamıştır.
Kıta Avrupası modernleşmesinin öncülü özellikle burjuvazist ve merchantalist bir gelişimin ürünü olarak açıklanırken, ada Avrupasının modernleşmesindeki, aristokrasi inkar edilemez bir öneme sahipti. Hatta bütün batının doğu üzerindeki modernleşme etkisi söz konusu edilirken, Türk modernleşmesinin öncüleri de, Türk Sosyo-kültürel yaşamının en etkin sınıfının merkezinde ortaya çıkacaktı. Şüphesiz ki en
Çiçek Hüzünle Seyredermiş suyu, su ise neşe ile bakarmış çiçeğe, kimisinde hüzün kimisinde neşe farketmez ki, AŞK ın çeşitli halleri var işte...
yetmiyor arkadaşlar
Ait olduğu topluluklara gücenenler mutluluğu başka topluluklarda da bulamaz
İftira dediğimiz hadise, gerçeğin doğasını dahi önemsizleştirir ve gerçek dahi aciz düşer.
Bazen insanlar, başkalarının gururunu hoş bulmazken bunun kendi gururlarından kaynaklandığını farketmezler
Bir oyun gibi başladı her şey, tarih sanki olduğu yerde sayıyor, tüm birikimli ilerlemesine rağmen hiçbir ilerleme kaydetmiyordu, evet hepimizin ORTAÇAĞ ile ilişkili cümlelerinde hep aynı karamsarlık hep aynı müphemlik elzemdi.
Eğitim meselemiz hakkında konuşmak gerekirse, yeteri kadar planlayıcı ve istatiksel. Halbuki insan dediğimiz varlık planlanamaz hür irade sonucu kendisini gerçekleştirir ki, bu da onun ahlaki ve hukuki bir varlık olarak hür iradeye sahip olmasını anlamlı kılar. O halde planlanamaz insanı planlama çabaları nasıl bir kast sistemine yol açıyor
Lisans FELSEFE
Yüksek Lisans FELSEFE
Doktora FELSEFE
ÖĞR. GÖR.
Bir TRT belgesel yazarı, şu an S.D. ün.'de Öğr. Gör. Evli bir çocuk babası
Umberto ECO, İhsan Oktay Anar,
İhsan Oktay Anar, Umberto Eco