Benim yaradýlýþýmda fevkalade olan birþey varsa, Türk olarak dünyaya gelmemdir. - Atatürk |
|
||||||||||
|
Ama býrakmýyorlar, üstümüze üstümüze geliyorlar... Bilen biliyor ama gene de bazý þeylerin adýný tekrar koyalým... Bu ülkede, hiç kimseyi kendimden daha çok darbe karþýtý olarak görmüyorum... Darbenin her türlüsüne lânet olsun... Ergenekondur, Balyozdur þudur budur... Hepsinin adilâne bir yargý sonucunda cezalandýrýlmasýndan yanayým. Yeter ki yargý adil davransýn, yeni bir Yassýada faciasý yaþanmasýn... (Evet, onun da suyunu çýkardýlar. Darbeci generaller Gata-kulli ile dýþarý výnlarken; ne topu, ne tanký, ne tayyaresi ne de çakar almaz bir tabancasý dahi olmayan kýçýkýrýk gazetecileri darbeci diye içeride süründürüyorlar. Bunlarý görmüyorsan; vicdanýný Kafdaðýna kara göndermiþsindir demektir. Zor bulur Kafdaðýný. Ama bu fakir, baþýndan hiç duman ve kar eksik olmayan Eleyez’in eteðinden geldi. Vicdanýný kiraya vermez. Hesap vereceði tek merciin huzuruna da yavþaklýk ve yalakalýk için adalet duygusunu satmýþ biri olarak çýkmayacaktýr...) Beðensem de beðenmesem de, oy verip desteklesem de, desteklemesem de, kazanmasýný asla istemediðim bir siyasi oluþum iktidar olsa da; hiçbir gücün milletin iradesinin üstüne ikame edilmesini, sivil iktidarlarýn üzerinde askerî veya herhangi bir vesayetin oturtulmasýný, tahakküm kurmasýný asla kabullenemem... Gençlik yýllarýmdan beri, Kürt vatandaþlarýmýzýn her türlü kültürel haklarýnýn verilmesini; ana dillerinde eðtim haklarýnýn, gene ana dillerinde basýn yayýn haklarýnýn verilmesi vs gibi her türlü hak ve hukuklarýný, kendi hakkýmmýþ gibi savundum, bugün de savunuyorum... Din, inanç, ibadet ve vicdan hürriyetini, düþünceyi ifade özgürlüðünü yüzlerce yazý ve þiirimde iþledim. Hicvettim, dramatize ettim... Adým Hýdýr, elimden gelen budur... *** Ve gelelim þu son günlerdeki kepazeliðe... Bazý paþalar darbecidir diye ilelebed ordu düþmanlýðý güden kimi zavallý kafalar... Zamanýnda kendisine veya ayný siyâsi çizgidekilere yapýlan haksýzlýklarýn karþýlýðýnda; bitmek tükenmek bilmeyen bir kin ve nefret düþmalýðýyla haklý haksýz demeden Türk Silahlý Kuvvetlerine saldýran aklý ve bilgisi temerküz etmemiþ küçücük beyinler... Zamanýnda yapýlan haksýzlýklarý sineye çekip bir köþeye sinmiþ, korkudan ödü patladýðý için tam siper olmuþ ama þimdiki mevcut hâl ve ortamdan cesaret alan yüreksiz sahte kahramanlar... En zor zamanlarda Allah, Kur’an, Ezan, Vatan, Millet, Bayrak diyerek yere düþenler bir kenara itilirken, o günlerde samanlýklarda kamufle olup þimdi vatan ve millet kurtarýcýsý rolü kesen mongollar... Polis içindeki öbeklenmeden beslenen birkaç yazar bozuntusu, ajan kýrýntýsý zübükler... Bunlar, bugünkü statü deðiþip de yerine yarýn ulusalcý bir yapý konduruluduðunda; onlar için de her türlü þaklabanlýða hazýr iki yüzlü, þeref ve haysiyet yoksunu asalaklardýr. Her devirde olmuþlardýr, bugün de varlar, yarýn da olacaklar... Ve daha sayamadýðým niceleri... Görsel ve yazýlý medyada... Ýnternet sitelerinde... Sosyal paylaþým sitelerinde... Günün yirmi dört saatinde hep bir aðýzdan koro hâlinde TSK komuta kademesine küfrediyorlar... Güya suret-i haktan görünüp þehitlerimizin haklarýný savunuyorlar... Oysa açýkça PKK’nýn kara propagadasýnýn beleþ leþkerliðini yapýyorlar. “Telsiz emrini güvenlik güçleri çok önceden tespit etmiþ ama buna raðmen tedbir almamýþlar”... Bahane bu... Saldýray abiler iþbaþýnda....Saldýrrrrr... Ýlk geceden “Türk uçaklarý askerlerimizi vurmuþ, uçaktan atýlan roketler yangýn çýkarmýþ ve askerlerimiz yanmýþ” propagandasýný yaymaya çalýþtýlar fakat fos çýkýnca çok fena bozuldular... Þimdi bir tek telsiz var... O telsizle “Vurun” emrini veren ve mehmetçiði arkadan alçakça vuran PKK’ya tek kelime etmiyorlar. Þimdi soruyorum: PKK militanlarý, Silvan kýrsalýnda ellerine makineli tüfekler, lav silahlarý, el bombalarý ile tavþan avýna mý çýkmýþlardý da, TSK onlara saldýrdý? TSK, o bölgede turistik bir otobüsü mü takibe almaya çalýþýyordu da yanlýþlýkla turistlerin saldýrýsýna uðradý? O vatan topraklarýnda TSK dolaþmayacak da kim dolaþacak? Biz, millet olarak: Bazý paþalar darbeci oldular diye ömrübillah kendi evlatlarýmýzdan oluþan kendi ordumuza düþmanlýk mý güdeceðiz? Biz, millet olarak: Kimi þerefsizlerin kara propagandasýný yaymak için bizzat kendimizi yok mu sayacaðýz? Biz, millet olarak: Azýnlýklarýn hakkýný savunacaðýz diye (el hak savunmalýyýz) bu ülkenin aslî unsurunu ölüme mi mahkûm edeceðiz? Yüzde beþin, ya da onun, hadi on beþin gücünü yüzde seksen beþin üstüne mi ikame edeceðiz? Mesele budur... Ve... Eðer PKK alçaklarýna tek kelime etmiyorsanýz, TSK yüzde yüz hatalý dahi olsa ona da tek kelime etme hakkýnýz yoktur! Anladýnýz mý sümbülcükler? Ve son olarak: 24 saat aðýz dolusu küfrettiðiniz o TSK, bizim namusumuzun, haysiyetimizin, þerefimizin bekçisidir... Ve asla sâhipsiz deðildir!.. Sabrýmýzýn sýnýrýný imtihan etmekten vazgeçin!..
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Cahit KILIÇ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |