"Denemeler"de gördüðüm þeyi Montaigne'de deðil, kendimde buluyorum. -Pascal |
|
||||||||||
|
‘Mum; yanýyor, eriyor ve bitiyor. Ama buna raðmen ýþýðýný etrafýna cömertçe yayýyor. Bir mum kadar bile olamayanlar bundan utansýn. Sakladýklarý bilgiler bu dünyadan göçtükten sonra ne iþlerine yarayacak acaba?’ ( Oruç Baba’dan Aforizmalar-42/ Ömer Faruk HÜSMÜLLÜ) Varlýðýn zýttý olan yoklukla olmaz iþim. Ben, yokluðun ötesinde sonsuzluðun fedaisiyim. Aklýn yolu bir; bunca çaba, bunca bilgi yalnýzca çentik atmakla geçecek sayýlý günler için olabilir mi? Olamaz elbette. Daracýk pencerelerimizde sýkýþýp kalmakla eþ, bu dünyayla ya da öteki dünyayla sýnýrlý tutmak yaþamý. Dünyanýn yedi harikasýný düþünelim: Keops Piramidi’ini, Babil’in Asma bahçelerini, Ýskenderiye Fenerini.. Milattan önceki yýllara ait eserlerde gizlenmiþ bilgi hazinesini. Boþuna mý bunca bilgi? ‘Ol!’ deyince olan ‘Olma!’ deyince yaprak kýmýldamayan bir varlýða inanýyorsak eðer, bunca çaba neden? Bunun gelip geçici ve anlýk bir bilgiden ibaret olduðu ve yalnýzca nefes alýnan zaman zarfýnda bize ýþýk tuttuðu kabul görür mü? Hayatý kolaylaþtýrmakla eþse bilgi, ilk insanlarýn yaþamý daha kolay deðil miydi? Ye, iç, avlan… Bu kadar çabaya deðer miydi? Deðmezdi elbette. Belki de diðer canlý varlýklar gibi, akla bile gerek kalmazdý. Ýçgüdülerimiz bunlarý karþýlamaya fazlasýyla yeterdi. O halde bilgi, aklýmýzý kullanarak yola çýkarýldýðýmýz bir serüvenin çýkýþ yolu. Sonsuzluðun sihirli aydýnlýðý. Zaman zaman elimizi yakan bir ateþ, bir ýþýk çubuðu. Terakki sözcüðünü severim. Geliþmeyle, ilerlemeyle açýklanmayacak geniþ bir anlam yükler bu sözcük omuzlarýma. Bilmek; neye göre, kime göre? Hangi bilgi acý çekmemiþ insanlýðýn elinden? Hangi bilgi örselenmemiþ? Neden? Bilgi, rahatýný bozmuþ insanlarýn. Öðrendikçe, öðrenilecek daha çok þey olduðunun farkýna varmalarýna neden olmuþ. Sýnýrsýzlýk korkutmuþ onlarý. Çaba çabayý doðurmuþ. Bilgi, bazen çarmýha gerilmiþ, bazen acýsý bilgiyi sunandan çýkarýlmýþ… Oysa, ilk emri ‘OKU!’ olan bir dinde bilginin sýnýrý olabilir mi? Tembellik, uyuþukluk yakýþýr mý bu inanca? Elbette yakýþmaz. Ama sevmiþiz tembelliði, mücadele etmek zor gelirken; daha kolay, daha sýradan iþlerle uðraþmak iþimize gelmiþ. Ýbadetlerle sýnýrlamýþýz dini, þekille uðraþmaktan öze inememiþiz bir türlü. Elbette yalnýzca bizi ilgilendiren bir çarpýklýk deðil bu. Alexander Graham Bell’in hikayesini hepimiz biliriz. Telefonun icadýnda bile Hristiyan halk, Ýncil’i bahane ederek karþý çýkmýþ, bugün iletiþim konusunda elimizden düþürmediðimiz böyle bir buluþa. Ýskoç mucit John Logie Baird televizyonu icat ettiðinde önce kimse ciddiye almamýþ onu. Hazerfan Ahmet Çelebi ölümüne uçuþ denemesi yaptýðýnda bunu deli saçmasý olarak gören halký anlayabilmek için çok uzaða gitmeme gerek yok. Ýlk aya çýkýldýðý günü bugün gibi hatýrlýyorum. Rahmetli amcamlarýn evindeyiz. Aya çýkýldýðý zaman kýyametin kopacaðýna o kadar inanmýþ ki halk, biz bekliyoruz! Aya çýkýlmasýný deðil, aya çýkýlýr çýkýlmaz kýyametin kopmasýný!.. Ýþ, böyle olunca bilgi, bilene de bilmekten rahatsýz olana da çok büyük mutluluklar getirmiyor. Belki de bu yüzden gerçek bilgiye ulaþan, çoðu zaman bildiðini zarar görmemek, acý çekmemek adýna saklýyor. Her gün bilgi gibi sunulan ve bizi bir þekilde oyalayýp giden, öðrenilecek o kadar çok þey var ki?!.. Zaten magazin haberleri, diziler bilgilenmemiz için genel kültürümüzün ölçüldüðü odak ölçütler haline gelmiþ. Siyaset ve din, herkesin bildiði ve herkesin iddialý olduðu ortak bir konu! Ne gerek var mutlak bilgiye ulaþmak için çaba göstermeye? Aþk üzerine ahkam kesmekse en büyük bilgimiz. Uzmanlýk alanýmýz oldu artýk!.. Daha nasýl bilgiye ulaþalým? Bu açýdan bakýnca hepimiz birer bilgeyiz!.. Deðerli Ömer Faruk HÜSMÜLLÜ, haksýzlýk etmiþsiniz gibi geldi bana! Biz, bilgiyi deðil; bilgiyle icat edilip, insanlýða sunulan parayla satýn aldýðýmýz metayý seviyoruz. Deðilse bildiklerimizi söylemekten hiç geri kalmýyoruz. Kimsenin günahýný almak istemem. Bu konuda söylemlerimizle eylemlerimiz çok örtüþüyor. Bu kez, söylemler mi eylemler mi demeyeceðim. Elbette:’ Neye inanýrsanýz bir gün öyle yaþarsýnýz!’ 23.12.2011
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Hilâl Erboyacý, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |