"Anka kuþu gibi yalnýzlýðý adet edin! Öyle hareket et ki, adýn daima dillerde dolaþsýn ama seni görmek olanaksýz olsun." -Fuzuli, Leyla ile Mecnun |
![]() |
|
||||||||||
|
![]() Geleceðin nasýl bir yer olduðunu düþündüðümde; iyi düþünmek için kendimi zorladýðým bu günlerde, geçmiþten anýmsadýðým bu küçük aný beni düþündürdü. Anaokuluna kalmadan çocuklarýmýza evlerde zaten bir hamur misali yön verildiðini, artýk o hamurunun içinin, dýþýnýn boyanmasýna bir heykeltraþ titizliðiyle þekil verilmesine meydanýn kaldýðýný düþünürsek okulun ne kadar önemli bir süreç olduðunu kavrayabiliriz. Yüzünde manasýz bir ifade var. Ýlk bakýldýðýnda makyajsýz olmanýn verdiði bir solgunluk görünür. Hayýr daha dikkatli baktýðýnda içindeki vurgunun, özgür olamamanýn verdiði kayýplarýn, insanca yaþamanýn ne olduðunu bilip de bilmemezlikten gelebilecek bir mantýðýn dýþa vurumudur aslýnda o yüzünün solgunluðu, dudaklarýnýn üzgün, çizgi film kahramanlarý gibi aþaðý düþüþü. Orta yaþlý bir erkek yürüyordu. Bembeyaz sakalý ona vermesi gereken hoþgörü ve sevimliliði yakýþtýramýyor, her an kendinden utanmýþ kaçacakmýþ gibi duruyordu. Belli ki bir yerlere yetiþmeye çalýþýyordu. Sanki yanýndan biri gelmiyormuþcasýna sadece karþýya bakýyor, görünmez bir zincirle beraberinde ki genç kýzla aralarýndaki mesafe hiç deðiþmiyordu. Ne önünde, ne yanýnda, ne çaprazýnda, onun arkasýnda bir yerde arkasýndan geliyordu. Keder kaldýrým olmuþ yürüyor, mutluluðun uzun bir süredir terkettiði bir yolculuða çýkmýþtý genç kýz .Küçüklüðünden beri ailesine yaraþýr bir hayat sürmesi gerektiði anlatýlmýþ bu yolun ise hak yolu olduðu iþlenmiþti. Bu anlayýþý mümkün olduðunca sindirilebilmesi için farklý tarzda insanlar ve kitaplarla tüm iliþkisi kesilmiþti. Kazara bir gün eline geçen aykýrý bir kitap o derece ailede kýzgýnlýk yaratmýþtý ki. Huzursuzluk dininceye kadar annesinden özür dilemek zorunda kalmýþ, kendisine bu sorumluluðu bir daha kaldýramayacak olmasý hissettirilmiþti. Akranlarý ile tek iletiþimi yazýn gittiði Kuran kursu olmuþ, orada da kýz erkek ayrýmýna özenle dikkat edilmiþti. Kýyafetleri konusunda son derece hassas olan babasý, dikkat çekmeyecek soluk renklerle, upuzun diktirdiði bol bol eteklerle giyinip kuþanmasý iþini ve bunlarýn kontrolünü annesine býrakmýþtý. Annesi Rana Haným, kýzýyla ayný yollardan geçmiþ, elli yaþýnda, kocasýnýn görüþtürdüðü kimseler dýþýnda kimseyle muhabbeti olmamýþ bir kadýndý. ”Bilmediðin tatlarýn, hazlarýn asla yokluðunu çekmezsin, o yüzden asla çok merak etme ve çok sorma” derdi kýzýna hep. ”Kadýnlarýn bu dünyayý çekip çevirmek için yapmalarý gereken tek þeyin kocalarýný memnun edip, ibadet etmek gerektiðini söyler. Bunlarý tam olarak yerine getirmenin gururunu taþýrdý. Bir gün her þey deðiþti. Elif’in gözünde. Ama öyle böyle deðil kökünden. Nereden eline geçmiþti bu kitap nasýl okumaya karar vermiþti. Kuran kursuna giderken bir banka oturmuþ yanýnda bir kitap bulmuþtu. Bir süre beklemiþ kimseler görünmeyince çekingen bir halde kitabý eline almýþ. Kapaðýný açtýðýnda üzerinde imzalanmamýþ yer bulamamýþtý. Belli ki her okuyan bu kitabý bitirdiði yere býrakmýþtý. Þimdi sýra Elif’te idi. Kitabý aldý ama kimselere söylemedi. Gizli saklý okumayý tercih etti. Ýçinden bu kitabýn kendisi için çok þeyler ifade edeceðini hissetmiþti. Akþamlarý herkes yataklarýna çekildiðinde Elif için gün yeni baþlýyordu. Sokak lambasýnýn titrek ýþýðý altýnda yarý yorganýn içinde, yarý dýþarýda kitabý okumaya baþladý. Sayfalar ilerledikçe annesinin ne demek istediðini daha iyi anlýyordu. Ýnanýlmaz bir merak sarmýþ, akþamlarý yatma saatini dört gözle beklemeye baþlamýþtý. Kitabýn ortalarýna geldiðinde gündelik yaptýðý hiçbir iþi ayný zevkle yapamadýðýný farketti. Ama dikkat etmesi gereken annesinin ve babasýnýn bunu farketmemesiydi. Bu güzel rüya sonsuza kadar bitebilirdi. Ýnanamýyordu bu karton kaplý kitabýn içinde onu bu kadar heyecanlandýran þeyler gerçekten gördüðünde ve yaþadýðýnda neler hissettirirdi acaba. Iþýl ýþýl þehirler, bambaþka kültürler, sinema, tiyatro. Ne çok þey kaçýrýyordu. Düþündü böyle güzel isimleri olan Allah’ýn böyle güzel ve faydalý þeyleri, yasaklamasýna anlam veremiyordu. Bir daha yaþanamayacak bir ömre bunlarý sýðdýrmadan ölmek, Elif’in gözünde günahlarýn en büyüðü olmalýydý. O günden sonra hem kitabý okuyor ayný zamanda da anne, babasýný ve dinini sorgulamaya baþlýyordu. Bu da onun daha durgun olmasýna ve dikkatsiz olmasýna yolaçýyordu. Bir gün annesi Elif’in aðzýndan laf almaya çalýþtý. Sonra öðrendi ki camiden de arkadaþlarý ve hoca da sorgulanmýþtý Elif hakkýnda. Ama baþka zaman olsa bütün bunlar onu korkutmakla kalmaz, bir de acilen önlem almaya iterdi. Þimdi ise sanki her þeyi yukarýdan seyrediyormuþçasýna objektif bakabiliyordu. Belki de aptal cesareti gösteriyordu. Bir yerden baþlamadýkça bundan sonra yaþamanýn da bir manasý olmadýðýný o kücüçük kafasýnda netleþtirmiþti. O karton kaplý sihir, hayatýnda asla göremeyeceði þeyleri barýndýrýyorsa daha binlerce sihire dokunmak istiyordu. Eskiden sokakta gördüðü gencecik kýzlara acýmasý, öbür tarafta onlarýn cayýr cayýr yanacaklarý öðretilmiþti. Þimdi eski halini karþýsýna alýp ona kahkahalarla gülmek istiyordu. Nasýl çocukça bir oyundu oynanan. Bazen bütün bu düþündüklerinin, Allah ile arasýna bir duvar çizip onu cennetten kovaladýðýný düþünmeden de edemiyordu. Ama bir bilenle de bunlarý paylaþamýyordu. Ez keza babasýnýn kulaðýna giderse olacaklarý kestiremiyordu. Günler günleri kovaladý. Bir kitapçý ile anlaþmýþ okuduðu kitaplarý tekrar ona vermek þartýyla alýyordu. Onlarýn hiçbirini evde muhafaza etmiyordu ki bu onun tek celsede mahvolmasý demekti. Her þeye raðmen gerçekle bir gün yüz yüze geleceðini biliyor. Bundan hem korkuyor hem de bir an evvel olmasý için dua ediyordu. Bir Cuma öðleden sonra babasý eve her zamankinden farklý olarak dönmüþtü. Ve Elif’e çok yakýn davranýyordu. Normal bir þeyler olmadýðý belliydi. Babasýnýn hiç onunla dini konular dýþýnda bu kadar samimi davrandýðýný görmemiþti. Akþam annesi, usulünce babasýnýn kendisine uygun bir eþ bulduðunu artýk tüm varlýðýyla ona baðlanabileceðini anlatýrken o çoktan ýþýl ýþýl þehirlerden birine kaçmýþtý hayalinde. Annesi hiçbir tepki almadýðýný görünce sevindi aslýnda. Çünkü kýzýný tanýrdý, uzunca bir süredir onda deðiþiklikler olduðunu seziyor ancak adlandýramýyordu. O akþam nerelere kaçacaðýný bilemeyen yaralý bir hayvan gibiydi, ses çýkaramýyor yerini bilecekler diye , ama yarasý da kanýyor ve yardýma ihtiyacý olan. Sabahý sabah etti. Bir çare düþünüyordu. Önce onunla evlenmek istemediðini söyleyecek sonra da zaman içinde kendini ifade edecekti. Yapamadý.Ve ebebeynlerinin uygun gördüðü o kiþiyle evlendirildi.Belki de evlendikten sonra sihirleri aralamaya devam etti. Ama aralanan her sihir kapýsý ona kaybettiði hayatýný daha çok hatýrlatacaktý. Ona yýllarca anne ve babanýn sözünün dýþýna çýkýlmasýnýn günah olduðu, onlarýn çocuklarý için en iyisini düþündüðü öðretildi. Onun bir kýz olarak asla fikri sorulmadý. Sadece yapmasý gerekenler þart koþuldu. Bundan sonra kadýn olmanýn yükünü omuzlarýnda taþýmanýn verdiði ekstra bir aðýrlýkla hem kendini, hem de minik kýzýný hayata baðlamaya çalýþacak belki de.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
![]() | Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2023 | © Aysun Güven, 2023
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |