Bilen sever. -Leonardo da Vinci |
|
||||||||||
|
Uzun ince bir yoldayım gidiyorum gündüz gece Bilmiyorum ne haldeyim gidiyorum gündüz gece Gündüz gece gündüz gece gündüz gece Dünyaya geldiğim anda yürüdüm aynı zamanda İki kapılı bir anda gidiyorum gündüz gece Gündüz gece gündüz gece gündüz gece Şaşar Veysel işbu hale gah ağlayı gah güle Yetişmek için menzile gidiyorum gündüz gece Gündüz gece gündüz gece gündüz gece Ozan Aşık Veysel bu türkü sözleriyle acaba ne demek istemiştir. Duygusal melodinin etkisiyle verilmek istenen asıl mesaj fark edilememiş olabilir. Günümüzde yaşadığımız sorunlarla bu sözlerin arasında acaba ne gibi bir ilişki vardır? Balatta ki Agora meyhanesinde düzenlenen ozanı anma gecesinde bu sözler çeşitli akademisyenler tarafından enine boyuna, hararetle tartışılmıştır. Katılımcılar arasında özellikle dikkati çeken şarapçı İsmet rumuzuyla tanınan bir şair, bu sözlerin bir Türkün dünya yolculuğunu anlattığını ısrarla belirtmiştir. Şaire göre bu yolcunun önüne çıkan engeller arasında asıl en büyük engel kendisidir. Bu dünyaya gelmiştir ama neden niçin geldiğinin hala farkında değildir. O sadece bu yolun uzunluğu ve inceliği karşısında şaşkındır. Daha ilk adımlarından itibaren yolun bitip bitmeyeceğini merak etmektedir. Aşırı yorgunluk sonucu olacak ki geçen her kilometrede dünyaya geldiğine bin pişman olmaktadır. Bazen geri dönmek istese de buna bir türlü cesaret edemez. Çünkü, yorgunluğunun ikiye katlanma ihtimali söz konusudur. O çabayı göstermekten vazgeçer. Bu nedenle yeni bir umutla, sabırla yürümeye devam ederken yolun bir an önce bitmesi için dua etmektedir. Buna rağmen yol bitmemektedir. Zaman geçtikçe bu yol ona adeta rakip olmaktadır. Gittikçe öfkelenir. Artık bu yolu kendine hasım olarak görmektedir. İnatla bazen hırs ve kinle intikam alırcasına tüm gücüyle yürümektedir. O yüzden yol çevresindeki yaşayan o dünyayı ve insanları fark edemez. Yoldan çıkıp da o dünyaya katılmaya da bir türlü cesaret bulamamıştır. Çünkü o dünyadan korkmuştur. O gördüğü yabancılardan ürkmüştür. Ayrıca ikinci bir çabayı göstermeye de takati kalmamıştır Sonra yola alışır. Yolu kendine adeta yol arkadaşı olarak görmeye başlar. Bu yol alışkanlıktan olacakki artık onun evi gibi olmuştur. Artık hiçbir güç onu yolundan çeviremeyecektir. “Bu düşünce daha sonra diğer katılımcılar tarafından desteklenmiş ve ayakta alkışlanmıştır. Paylaşmak istedim.” -Geri dönersem, daha beter! Aynı korkunç yollardan bir kez daha geçmem gerekecek. Oysa ilerlersem, yolun düzelebileceği umudu var---Oriana Fallaci
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Şenol Durmuş, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |