Gözleriyle uyuþmayan sesler çýkarýyorsa kadýn ya bir savaþtan çýkmýþtýr ya da bir savaþa hazýrlanýyordur. Yenilgiler elde mevcut ise, aðýr hasarlý da olsa, çok kan kaybetmeden mevzine çekilebilirsin ama, hasarý tahmin etmem mümkün bile deðil diyorsan, sen o zaman kelebek ömrünün son demindesin, demektir ve artýk sana kimse yardým edemez.
     Ýþin zordur. Huzuru küçük koylarda aramaya baþlarsýn,biliyorum.Tüm sýðlýklara aldýrmadan yaþama devam edecek mutlak hakimiyetin elindedir ve çocuk gözlü ihtiyar çýðlýklarýn seni gündemin merkezine oturtur, tüm gözler sana odaklanýr, döngülerden, hayrete bile düþsen anýlmak ve hürmette sýnýrsýz ittifaklar yapmaktan geri duramazsýn ! Dünya ne kadar senin uydunda kalýcý olarak kalmasa da, ayaküstü sýrlar paylaþmaya hazýr bile hissedersin kendini, fakat ayýn görünmezliðinin sebebini bir türlü sorgulayamazsýn yýldýzlý kaypak gecelerde…
     Acýn büyüktür bilirim. Lime lime kesilmiþ etine sürülen kaya tuzunun, beynindeki acýsýdýr yüreðinde duyduðun iç sýzýn ve acýna hiçbir sýzý merhem olmaz,bunu da bilirim. Kendini atarsýn yurt kokusunda otellere, içinden çýkýlmaz duygularýn kendini vura vura yürütür seni ve içtiðin demli çaylara tütün batýrýp yarana sürecek mor gözlü kadýnýn nemli yataðýna zor atarsýn o zavallý acýnacak bedenini, aðlarsýn belki hiç aðlanmayacak kollarda, anlatmak istersin acýný…Mor gözlü fanteziler kurulur pimapen kapýlý odalarda, yanýndaki güzellik derdine düþmüþtür, sen iç sorgusunda beyninin yüreðine akýttýðý sýzýyý yargýlama sürecine girip, o süreçten hiçbir zaman çýkmamak üzere bu dünyadan koparsýn da kendine bile söylemezsin ama mor gözlü kadýn benim canýmý neden sýkmýþtýr, bende bunu bir türlü çözemem.
     Baþta da demiþtik ya; “gözleriyle uyuþmayan sesler çýkarýyorsa kadýn ya bir savaþtan çýkmýþtýr ya da bir savaþa hazýrlanýyordur.” Ama o asla içindeki býçak kesiði acýsýnda, kapanmayacak yaralar gibi her dem sýzýsýna alýþmaya baþlar mý bilmiyorum ama ben bu gözlerin kanlý çapaklarýný bile…(özlüyorum)