En bilge insanlar bile arasýra bir iki zýrvadan hoþlanýrlar. -Roald Dahl |
|
||||||||||
|
ERMENÝSTAN’IN DURUMU Ermenistan Cumhuriyeti, Türkiye, Ýran, Azerbaycan, Gürcistan ve Nahcivan ile çevrelenmiþ, denize çýkýþý olmayan, Sivas büyüklüðünde 5 milyon nüfuslu bir ülke. Tarýma uygun çok az alaný olan ülkede eski Sovyet döneminden kalma üretim yapýsý ihracat için gerekli kaliteyi tutturmakta zorlanýyor. Yollarda lüks cip ve otomobillere cirit atan asalak bir azýnlýða karþýn, halk geçim sýkýntýsý çekiyor. Tüm para askeri harcamalara gidiyor. Asgari ücret çok düþük. Dýþ ticaret açýðý, diasporanýn yardýmlarýyla kapatýlýyor. Ermenistan’ýn, 1993 yýlýnda Azerbaycan’ýn Kelbecer ve Daðlýk Karabað bölgesini iþgal etmesi üzerine, Türkiye’den Ermenistan’a doðrudan ticaret sona erdirilmiþ; iki ülke arasýndaki sýnýr kapatýlarak kara/demiryolu ve havayolu baðlantýlarý kesilmiþtir. Ýsviçre’nin arabuluculuðunda baþlatýlan süreç neticesinde, 10 Ekim 2009’da Zürih’te “Diplomatik Ýliþkilerin Tesisi Protokolu” ile “Ýkili Ýliþkilerin Geliþtirilmesi Protokolü” imzalanmýþtý. Ermenistan 12 Ocak 2010 günü, Protokollarýn Anayasaya uygun bulunduðunu açýklamakla birlikte, onay sürecini askýya aldýðýný 23 Nisan 2010 tarihli bir nota ile Gürcistan Tiflis Türk Büyükelçiliðine bildirmiþtir. Cumhurbaþkaný Sarkisyan ise Þubat 2015’te Protokollarý meclisten geri çekmiþ, 1 Mart 2018 tarihinde ise tümünü geçersiz ilan etmiþtir. Türkiye þimdiye kadar Ermenistan’la iliþkileri normalleþtirmeye yönelik, tek taraflý birçok güven artýrýcý önlemi hayata geçirmiþtir. Ancak, Ermenistan’dan ayný yapýcý davranýþ görülmemektedir. Ermenistan’ýn þu an itibarile Azerbaycan ve Türkiye ile diplomatik iliþkisi yok. 2018 Aralýk ayýnda seçilen Baþbakaný Nikol Paþinyan’ýn da ayný gerilim politikasýný inantla sürdüreceði anlaþýlýyor. ERMENÝSTAN’IN MÝSYON VE VÝZYONU Önceki bölümlerde gördüðümüz gibi Ermenistan’ýn Lozan Antlaþmasýný tanýmayýp, Sèvres’e dayalý iddialarý durmadan dile getirmesi, maðduru oynamaya çalýþmasý hiçbir anlam taþýmamakta olup, üstüne üstelik Türkiye'den toprak ve tazminat alacaðýný ummasý çok tehlikeli bir beklentidir. Bu aslýnda bir “casus belli” dir. Ermenistan Sovyetler Birliði döneminde imzalamýþ olduðu Kars Antlaþmasý koþullarýný ve orada belirlenmiþ sýnýrlarýn geçerli olmadýðýný, bunun yerine Sèvres Antlaþmasýný esas aldýðýný beyan etmektedir! O halde, Türkiye de, ayný koþut mantýkla, Osmanlý döneminde Kafkasya ve Kýrýma kadar fethedilmiþ topraklarý geri mi istesin? Zorunlu göçün 1915 Osmanlý döneminde gerçekleþtiðini, o tarihte henüz Türkiye Cumhuriyeti'nin var olmadýðýný öne sürerek hiç bir sorumluluk kabul etmediðini ve bu sorunsalý tamamen gündemden kaldýrdýðýný mý ilan etsin? Bir baþka tutarsýzlýk da þudur: 1920’de Sèvres antlaþmasý imzalandýðýnda Ermenistan baðýmsýz ve resmen tanýnmýþ bir devlet deðildi. Sèvres antlaþmasýna Müttefiklerin oluru ile imza koymuþ olsa bile imzasýnýn uluslararsý hukukta bir yaptýrým gücü ve geçerliði yoktu. O halde, resmen taraf olduðu ve imzaladýðý tüm antlaþmalarý inkar etmesi, fakat, resmen taraf olmadýðý, üstelik Lozan’da geçersiz hale gelmiþ olan Sèvres antlaþmasýna takýlýp kalmasý gerçekçi olmayan, ikiyüzlü bir tutumdur. Zira -Yunanistan dýþýnda- hiçbir ülkenin meclisinde onaylanmayan, dolayýsýyla bir taslak halinde kalan bu antlaþma, Sèvres'i imzalayan devletlerin Lozan’ý imzalamasýyla kendiliðinden yürürlükten kalkmýþtýr. Ýki deðiþik antlaþma ayný anda yürürlükte olabilir mi? Küresel güçlere güvenerek soykýrým yalanýný inatla sürdüren Ermenistan'ý yöneten faþist zihniyetin tarihten hala ders almamýþ, hiç akýllanmamýþ olduðu görülmektedir. AVRUPA ÜLKELERÝ SEVRES ANTLAÞMASINDAN NEDEN VAZGEÇTÝ ? Burada merak edilen sorular þunlar olmalýdýr: Avrupa ülkeleri Sèvres antlaþmasýndan neden vazgeçti? Neden Türkiye Cumhuriyeti ile yeni bir antlaþma yapmak zorunda kaldýlar? Neden Ermenistan’ýn isteklerini dikkate almadýlar? Çünkü konjonktür ve statüko umulmadýk bir þekilde deðiþmiþti. Þöyle ki: Bir taraftan Vahdettin'e baðlý Osmanlý ordusu, batýdan Yunan, doðudan Ermeni ordusu, öte yandan güneyden Kürt ayrýlýkçýlar ile Ýngiliz, Ýtalyan ve Fransýz iþgal güçlerine karþý savaþan Ankara Hükümeti Mart 1921den itibaren ayrý, baðýmsýz bir ulusal erk ve egemen güç olarak yavaþ yavaþ tarih sahnesindeki yerini alýyordu. Ankara’nýn 1922de Yunan saldýrýsýný püskürtmesiyle Avrupa ülkeleri fikir deðiþtirmeye baþlamýþ, 1923 Lozan görüþmeleri sýrasýnda Türkiye'nin Kýbrýs, Oniki Ada, Suriye, Filistin, Ürdün, Irak ve Arabistan'da Müttefiklerin egemenliði tanýmasý karþýlýðýnda, Kürdistan’ýn kurulmasý ve Ermenistan'a toprak verilmesi dayatmasýndan o an için vazgeçmiþ ve bu iki istek Lozan Antlaþmasýnda yer almamýþtýr. Ermenistan’ýn görmek ve kabul istemediði gerçek budur ! Ancak, Türkiye'de karýþýklýk çýkmasý, ya da Kürtlere özerklik verilmesi, ya da herhangi bir þekilde Türkiye'nin Ortadoðu bölgesinde savaþa girmesi durumunda -geçmiþte yaptýðý gibi- Ermenistan'ýn doðrudan Türkiye’ye saldýrmasý göz ardý edilmemesi gereken güçlü bir olasýlýktýr. Türkiye bu olasýlýðý göz önünde bulundurarak her an tetikte olmak zorundadýr. 2014-2015 itibarile Ermenistan-Türkiye ve Ermenistan-Azerbaycan sýnýrlarý Ermenistan'ýn Azerbaycan’a ait Daðlýk Karabað ve Laçin Koridoru ‘nu iþgal etmiþ olmasý nedeniyle kapalýdýr. Ermenistan gerginlik politikasýný sürdürmekte ölümüne kararlý gözükmekte, Türkiye’nin Ortadoðu bölgesinde çýkacak bir savaþa girmesini veya Türkiye’de çýkacak bir iç savaþý beklemekte, tüm plan ve stratejisini buna göre yapýlandýrmaktadýr. Halkýn ekonomik sýkýntýlarýný ve öfkesini Türkler üzerine yönlendirmekte ve en büyük düþman ülke olarak Türkiye’yi göstermektedir. Her þeyden önce Ermenistan’ýn iþgal altýnda tuttuðu Azerbaycan’a ait Daðlýk Karabað bölgesini kayýtsýz þartsýz derhal boþaltmasý, savaþ taznimatý ödemesi, ayrýca, yapmýþ olduðu haksýz ve insanlýk dýþý iþgalin karþýlýðý olarak, 40.cý enlemin güneyinde kalan –Erivan hariç- Ararat, Vayots Dzor ve Syunik vilayetlerinin bulunduðu tüm bölgeyi askerden arýndýrarak Azerbaycan’a býrakmasý gerekmektedir. Böylelikle Nahçývan, Azerbaycan ve Türkiye kara sýnýrýyla birleþmiþ ve komþu olacaklardýr. Azerbaycan ve Türkiye’nin Kafkas politikasý bu eksen üzerine oturtulmalý, gereken tarihsel ders emperyalistlere ve Ermenistan’a verilmelidir. Ermenistan, ordusunu modernize etmek için büyük askeri yatýrýmlar yapmakta, Türkiye'deki ayrýlýkçý gruplar ile açýk dayanýþma içinde olup 2014 yýlýndan beri "Silah Geliþtirme ve Askeri Donaným Programý'ný hýzla uygulanmaktadýr. (Sonraki bölüm: Soykýrým propagandasý ve bildirgesi)
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Erdað Duru, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |