I - dağların ıtırı
bir düşte çıktık içimizdeki yokuşları
uçurtmalar ekip kederimize
ellerimizde nar bereketi...
dağların ıtırıydı üzerimize
bahar yorgunluğu gibi çöken
terimiz akarken köklerine
geceyi resimlerdi sesin
- hem var hem yok olduğumuz - masal dilince
sevdalarda han duvarıydık...
II - özlem
özlemin kaç halini söylesem
yüzünde gezinir ellerim
kum tükenir saatimde
ne zaman o anlamlı sessizliği
kilitlesek gözlerimize
bir meltemde batık kalırız...
III - o kent
seni tanıdığım kentte
çürümüş bir halatın ucunda - iskelede -
sesin bekliyor beni...
çöreklenende kapımıza açaray
bağ makası bileklerimizde
budanalım aşka
işportaya düşmeden
yaşadık ve yenildik aşka...
küskünlüğümüz yok kendimizle
- şimdi o kent - yüzümüz gibi eskir bizimle...