..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bilinç ruhun sesidir, tutkular ise bedenin. -Rousseau
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Dinler, İnançlar ve Ateizm > Osman AKTAŞ




24 Ocak 2022
Dinhuriyet Sancısı  
Osman AKTAŞ
Bir imam 15 Temmuz değerlendirmesi yaparken, cumhuriyetin ilk yıllarında bugüne gelişmelere de değiniyor. Hükümetle fetö ilişkisine temas edip, bir sır perdesini kaldırıyor. Suçlu Amerika... Fetö aracılığıyla ülkenin gelişine vurulan darbe filan. Meraklıları için bu imam Ahmet Kalkan. Youtu.be'dan videolarını dinleyebilir, sizler de kendi değerlendirmelerinizi yapabilirsiniz.


:GDJ:
Bir imam 15 Temmuz değerlendirmesi yaparken, cumhuriyetin ilk yıllarında bugüne gelişmelere de değiniyor. Hükümetle fetö ilişkisine temas edip, bir sır perdesini kaldırıyor. Suçlu Amerika... Fetö aracılığıyla ülkenin gelişine vurulan darbe filan. Meraklıları için bu imam Ahmet Kalkan. Youtu.be'dan videolarını dinleyebilir, sizler de kendi değerlendirmelerinizi yapabilirsiniz.

Ahmet Kalkan'ın niyeti gerçek anlamda hükümeti eleştirmek değil, Mustafa Kemal'i put ve putperest göstermek. Bunu dinlerken şu kanaat doğuyor; Kadir Mısıroğlu, Niyazi Birinci ya da Necip Fazıl gibi cumhuriyet düşmanlığı yapan, ama bu konuşmayı yaparken bile cumhuriyetin nimetlerinden faydalanan biri.

Bu dinci zihniyet, din ile sistemleri birbirine karıştırıyor. Allah, Kur'an-ı Kerim'de nasıl bir devlet kurulacağından ve adının ne olacağından bahsetmiyor. Hükümlerin tamamı kişilere yönelik. Devlet durumuna gelmiş toplulukların da Kur'an hükümleriyle muamele etmelerini ve aşırı gitmemelerini söylüyor. Bu kafadakilerin Mustafa Kemal ile tek alıp veremedikleri cemaat, tekke, tarikat ve zaviyelerin kapatılmasıyla birlikte yatarak kazanç sağlayamaması... Necip Fazıl'ın "Din Mazlumları" adlı kitabında sözü edilen kişilerin aslında mazlum değil, İngiliz ve Yunanlıların Ankara hükümetine tercih edilmesini savunanlar. "Yalan Söyleyen Tarih Utansın" diye yazılan zırvalar din adına bu ülkede rağbet gördü ve kutsal kitap muamelesi görmeye devam ediyor.

Bu ülkede yaşanan iki önemli dert var; bunlar Arap misyonu ve kültürü olan kılık kıyafet ve Kur'an-ı Kerim'in Arapça okunması. Kılık kıyafet devrimi ve Kur'an-ı Kerim'i Türkçe okunması karşılığı her zaman dinin diğer bütün hükümlerinin önüne geçmiş ve geçiyor. Bu hükümler dışında tek önemli hüküm ise, kadına şiddet uygulama ve çok evlilik.

Kılık kıyafet yasası ya da diğer bir deyişle şapka kanununun dine etkisi neydi? Biz önce börüyü çıkardık sarık sardık, bunda gizli bir hikmet aradık. Sonra sardığı kaldırdık fesi getirdik, feste bir hikmet aradık. Sonra şapkayı getirdik, bunda bir hikmet aradık. Şimdi neredeyse hiç kimse başına beladan başka bir hikmet takmıyor. Herkes saçını kendince en güzel şekilde gösterip beğendirme çalışıyor.

Gelelim kılık kıyafet hikmetlerine; eğer hikmet sarıkta olsaydı Ebu Leheb ve Ebu Cehil de peygamber olurdu ya da sarık takan Ebu Leheb'e benziyor diye Hz. Muhammed dinden çıkardı. Biz bu garip düşüncelerden kurtulamıyoruz.

II. Mahmud'un yenileşme hareketleri arasında yer alan sarığın kaldırıp fesi getirilmesi sonucu, II. Mahmud dinsizlikle suçlanmıştı. Bu suçlamayı yapan neslin torunları fesin kaldırılmasını yine dinle ilişkilendirerek bu sefer de Mustafa Kemal'i dinsizlikle suçladılar.

Sol ve sağdaki kapitalist ve çıkarcı zihniyete en iyi destek de, dinci ve dinsiz yobazlardan geliyor. İki parelel namussuzun yaptıklarına değindiği kısımları eksik olmasına rağmen doğru buluyorum Ahmet Kalkan'ın. Mustafa Kemal'in adının kullanılarak içi boşaltılan kavram "Kemalizm" de Doğu bir tespit. Ancak dinin hoca efendi tarafından cumhuriyetle çatıştırılması yukarıda bahsettiğim duygusal bir hurafeden başka bir şey değil.

Bu ülke on yılda bir darbe ülkesi oldu, ancak bu ülkeyi hep kahraman ilan edilen yelpazenin sağındakiler yönetti. 1974 koalisyon Necmettin Erbakan ve Ecevit. (Ecevit ne kadar solcu, bu da ayrı bir tartışma konusu) 1978 yanlış hatırlamıyorsam yine Ecevit ve yine koalisyon... Sonrası malum 1999 ve yine koalisyon. Ecevit'i solcu sayarsak yine yanında ya dinci, ya muhafazakar birileri bulunuyor. Bu kısa kesintilerle 1950'den bugüne hâlâ ülkeyi aynı zihniyet yönetiyor. En çok memnuniyetsizlik de bu zihniyeti iktidar yapanlardan geliyor. Çok garip değil mi? Bu iktidar gitsin, bunun yerine benzer bir iktidar gelsin, görün yaygarayı. Yine bu iktidarın memnuniyetsizliği arş-ı alayı inletecek. Her zamanki gibi bu oyun sürekli gösterimde kalacak. Necip Fazıl gibi garip varlıkların deyimiyle Mustafa Kemal "Put Adam", İsmet İnönü lanet adam diye anılacak. Bu iktidarın yaptıkları da yine her zamanki gibi bu iki kişiye mal edilip, vicdani sorumluluktan kaytarılacak.

Hulasa çirkin bir oyunu, seyrede seyrede çirkinleşmekten korkuyorum dersem, yalan olmaz. Tevekkelallah ve sadakallahulazim.

25 Ocak 22
Gölcük



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın dinler, İnançlar ve ateizm kümesinde bulunan diğer yazıları...
İslam ve Rejim
İrade ve Kudret
Yoz Meyveden Aşı İçin Filiz Almak
Türklerdeki Kalıcı Din ve Geçici Dinler

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sefiller ve Sefilliğe Kefiller
10 Kasım
Millet Olmak İçin Toplumsal Değerler
Kanlı Temmuz
Bu Vatan
Vicdansız Medya Cahil Toplum
Yusuf Kuyusu Ya da Milli Eğitim
Sosyal Medyada ve Tanıtım Panolarında Dilencilik
Büyüklerin Toprak Kapmaca Oyunu
Yusuf Tekin Tekke ve Zaviye Bakanı mı

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Veda Partisinde Veda Hutbesi [Şiir]
Düş Geçiti [Şiir]
Saat Gökyüzüne Yaklaşıyor [Öykü]
Efsun [Öykü]
Sevgi Ya da Aşk Algısı [Deneme]
"Korkma Sönmez... "" Şairi [Deneme]
Aşkın Tarifi [Deneme]
Doğanın Çılgın Yaratığı ve Aşk [Deneme]
Bugün 23 Nisan [Deneme]
Eros'a Rekabet [Deneme]


Osman AKTAŞ kimdir?

1965 Erzurum doğdu. Gazi üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, TDE bölümünden mezun oldu. Sırasıyla Van, Bartın, Antalya,Bursa, Ankara, Bodrum'da öğretmen olarak görev yaptı. Halen Kocaeli'bde görev yapmakta. yaklaşık 40 yıldır şiir,öykü ve eleştiri yazıları yazmakta. Eserleri: 1. ayArsız; Uludağ Yayınları 2007 (Şiirler) 2. bermudayı tek geçmek; Cinius Yayınları 2016 (Şiirler) 3. AsiMilat(ör); Cinius Yayınları 2017 (Politik Denemeler) 4. (D)OKU(N)MUŞTUK; Cinius Yayınları (Kitap Eleştirileri) 5. cennet cazgırları; Cinius Yayınları 2017(Şiirler) 6. çorak düşler ülkesi; Cinius Yayınları 2018 (Şiirler) 7. Yağmur Yankıları; Artus Yayınları 2018 (Öyküler) 8. Sessiz Çığlık; Cinius Yayınları 2018(Kitap Eleştirileri) 9. dar vakitte aşk; Cinius Yayınları 2018 (Şiirler) 10. Âşık Hüseyin Fizâhî; Cinius Yayınları 2018 (Şiirler) 11. Şuaraya Elhan Olmak; Cinius Yayınları 2019 (Şairler Üzerine Denemeler) 12. ναυάγιο αγάπης (enkaz-ı aşk): Cinius Yayınları 2019 (Şiirler)


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Osman AKTAŞ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.