"Küle değil, ateşe üflemelidir." -Divanü Lügat-it Türk, Savlar |
|
||||||||||
|
Emperyalistler ve baş emperyalist Sam Amca ve aveneleri uzuneşek oynamayı çok severler. Uzun eşek oyununda Sam Amca yastık olur ve mazlum milletlerde başlarını birbirlerinin bacak arasına geçirerek altta kalırlar, her zaman üste çıkma umutları olsa da genellikle alttadırlar. Sam Amcanın aveneleri tek tek alttakilerin üstüne atlarlar. Daha sonra o bilindik cümleleri söylerler ''Pensilvanya İmamı alttan verir samanı üstten çıkar dumanı çattı pattı kaç attı.'' Altta ki vatandaşlar çoğu zaman çatıp patıp söylenen sayıyı bilemezler... Uzun eşek oyunu böylece sürer gider. Yastık bazen değişir, oraya başka başka biri gelir, ama sonuç değişmez... Bir başka meşhur emperyalist oyunu Körebe Oyunudur. Bu oyunda da yine Kör Ebe zaman zaman, hatta çoğu zaman Sam Amca olur. Bazı zaman Tony birader ya da Angela Yengenin de olduğu görülmüştür... Gözleri bağlı olan ebe, Müslümanlar üzerine oynanan oyunları asla görmez, görse bile görmezden gelir tıpkı Srebrenitza'da olduğu gibi, tıpkı Doğu Türkistan'da, Yemen'de, Hocalı'da olduğu gibi... İşin ilginç yanı emperyalistin gözündeki bant çıkar da yine görmez, neler olup bittiğini anlamaz, anlamak istemez... Bir başka emperyalist oyunu da Yağ Satarım Bal Satarımdır... Tabi bu oyun günümüzde ''Silah satarım füze satarım Müslüman ölmüş ben satarım.'' şekline dönüşmüştür... Ajanları ile Müslüman ülkeleri önce birbirine düşürüp ya da bir şekilde ekonomik yaptırım ile tehdit edip, cukkaları cebe indirirler... Anasını boyayıp babasına satan halasını boyayıp amcasına satan emperyalistlerin bu oyununu bozmak için yapılacak şey kendi silahını kendin üret kampanyaları düzenlemektir... Dedik ya emperyalizmin oyunları bitmez. Ne zamanki dünyada sömürülecek insan kalmaz, o zamanda birbirlerini mi sömürürler acaba bilemedim? Bir başka emperyalizmin oyunu Yakan Top dur... Atılan topları tutamayan mazlum milletler toplardan büyük zarar görürler... Çoluk çocuk kadın erkek herkes yanar toplar ile... Yakan Toplar ile mazlum milletlerin ülkelerini yangın yerine çevren Sam Amca ve aveneleri bir gün yakan topların kendilerini de yakacağını hiç hesap etmezler... Boş verin etmesinler... Bir de bunların Matruşka denen bir oyuncakları vardır. Adam içinde adam, kadın içinde kadın. Dışta ki parçayı çıkardıkça içinden hep benzeri başka bir şey, satılmış, vatan hainleri çıkar. Ama şuna dikkat etmek lazım, küçüldükçe küçülür o Matruşka... Saklambaç Oyunu da emperyalistlerin sevdiği oyunların başında gelir. Yayıldıkları, sömürdükleri ülkelerde yerli işbirlikçileri ile kendilerini çok iyi kamufle edip saklanırlar. Hatta öyle iyi saklanırlar ki siz onları demokrat, vatansever, dini bütün insanlar zanneder durursunuz. Dede Korkut Atam "Hain hanede ise kapı kilit tutmaz oğul" der. Saklambaç oyununda da hep sobelemek, hep sobelemek isterler... İllaki kendilerinin sobeleneceği bir zamanda mutlaka gelecektir...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |